Gürsel Tokmakoğlu|
Okuyucu
|
Yapay zekâ (AI), nesnelerin interneti (IoT), büyük veri (BD) ve öğrenen sistemlerle birlikte dünyada çok şey değişecek. Kültürler dahi değişecek. Tüketici davranışları, psikolojik tatmin şekilleri değişecek. Kısaca bu konuda müşteri için ne tür farklı bir kapı aralanıyor, ona bakalım.
İnsan egosu bu, sen, ben, diğeri, kendisini psikolojik açıdan diğerine oranla üstün görmek istiyor. Jacques Lacan’ın de işaret ettiği gibi, insanların içinde itkilerinin tutsağı olanlar var.
Dördüncü Sanayi Devrimi’ni gerçekleştirmek üzereyiz. Öyleyse günümüzün adını Değişim Çağı (DÇ) koyalım. Madem ki her şey değişiyor, büyük bir kapasite ve tüketim alanı oluşturuldu, o halde günlük yaşamadan kültüre, her alandaki değişime dayalı ana tanımı bu tanımlamayla yapalım.
Değişim Çağı’nın müşteri profili bir önceki Bilgi Çağı insanına göre daha fazla istekli görünüyor. Bilgi Çağı insanı öğreniyor idi. Öğrenenler diğerlerine bilgisini aktarıyordu. Arama motorları yeni yeni piyasalarda hakimiyet kuruyordu.
Değişim Çağı İnsanı (DÇİ) öncekilerden daha çok oranda bencil ve tatmin edilmeyi bekliyor, hem de özeline giren her alanda. Bu durumda DÇİ tüketim davranışlarını değiştirme ihtiyacı duyuyor. Bunu nasıl gerçekleştiriyor? Kendisi keşfediyor, başkasından örnek alıyor veya aldığı özgün tavsiyelere uyuyor. DÇİ’nin bu “kendini yücelten tüketici davranışı” içinde doğrudan tüketici de var, şirket yöneticileri de.
Bu yaklaşım içinde hareket edenler AI, IoT, BD, e-ticaret ile vs. işlem yaparken, brifing alırken, araştırma yaparken, kararını olgunlaştırırken, “en akıllı, açıkgöz, kazançlı benim” güdüsünün ispatını gerçekleştirmek ve bunu da en seri şekilde geniş kesimlere göstermek istemekteler. Bu kesim özelinde belirginleşen bu ispat etme davranışını desteklemek için uygulananları ve beğeni görenleri bir tarafa bırakmak istiyor, öncelikle önlerine gelen mecralardan, platformlardan, sistemlerden yararlanarak alternatifi bulan ve keşfeden olmak istiyor.
Yeni düzenleyiciler, bu tip kendini yücelten tüketicilerin önlerine, “Ne geliyor ve hangi yolla geliyor?” sorusunun cevabını bulmalılar. Bulan, erişen, çözüm geliştiren düzenleyici ise rakiplerine göre öne geçiyor. Kim bu düzenleyici? DÇ’nda Dördüncü Sanayi Devrimi’nin ileri teknoloji sistemlerin arka planını hazırlayan stratejistler, mimarlar… Bunların yaptığı işin tam adına “servis” diyelim. Mesele, düzenleyiciler data ve sistem tercihlerini nasıl sunmalılar? Sistemlerden yeni sistemler üretmekteler. Data ve sistem eklemlerini artırmaktalar…
O halde Dördüncü Sanayi Devrimi’ni gerçekleştirenler için DÇ’nda sürekli bir şekilde tüketicinin önüne güncellenmiş data, sistem, platform, argüman servisi yapanlar hep kazanan olacaklar. Dördüncü Sanayi Devrimi ürün ve sistemleriyle bu servis ideal (indirim yapalım, ideale yakın diyelim!) şekilde yapılabilir. Bilgi Çağı’nda bunu yapmak söz konusu olamamış ancak yolunu açmışlardır. Bu isabetli, hızlı ve müşteriyi incitmeden gerçekleştirebilecek bir imkandır. Var olan Dördüncü Sanayi Devrimi kabiliyetlerinin amaca uygun servise konması ise en önemli konudur.
Değişim Çağı İnsanına hatırlatalım, iç dünyamız, psikolojimiz hala çok önemli. Bunun için etik konusu sürekli tartışma alanı oluyor. İtkilerin esiri olmamak gerekir. Sanal alemin siber ortamında daha dikkatli olmak gerektiğini de biliyoruz, değil mi?
