Site icon Politik Merkez

Ekonomik Büyüme ve Cari Açık

ekonomik-buyume-ve-cari-acik

Ekonomik Büyüme ve Cari Açık

Okuyucu

2017 yılı ekonomi değerleri güncellendi ve cari açığın 47,1 milyar Dolar olduğu açıklandı. Bu sonuç, “Cari açık vererek mi büyüyoruz?” sorusunu tekrar gündeme getirdi. Evet. Başka faktörler de var ama Türkiye büyüyor ise bilin ki bütçede açık vererek bunu yapabiliyor. Derseniz ki; “(örneğin) Almanya %0.6 oranında büyüyorken Türkiye rekor kırdı, sevinmeliyiz…” burada bir durup değerlendirme yapmak gerekiyor.

Her ülke dinamikleri farklıdır. Ne Almanya ne Çin bir Türkiye örneği olabilir. Bu tür konuların ruhunda bilinmesi gereken temel mesele budur. Örneğin Çin’in büyümesi iki rakamlı ise küresel ekonomik dengeler bile bundan olumlu yönde etkilenmektedir. Çünkü sermaye küresel sermayedir. Eğer Çin tek rakamlı büyürse dünyada bazı ekonomik sıkıntılar meydana gelebilmektedir. Şunu da ilave edelim, Çin büyük oranda mal ve hizmeti üretirken; işçisini karın tokluğuyla çalıştırıyor, elektriği-suyu bedava veya çok az bir bedelle veriyor, yatırımın yapılacak araziyi kullandırma kolaylıkları sunuyor… Bunları Almanya’da yapmak mümkün değildir. Ama Almanya da kendine göre yatırım yapacaklara avantajlar vermektedir ve verilen avantajları bütçesinde göstermektedir ve beklentilerini kontrol edebilmektedir.

Bu genel değerlendirme sonrasında Türkiye’ye dönelim:

2016 yılında büyüme %3,2 idi. 2017’nin ilk üç çeyreğine bakıldığında yıl sonu gerçekleşmenin %7,3 olacağı görülebiliyor. Bu iki kat fazla büyümek demektir. Ama ne pahasına?

Büyümenin ve cari dengelerin rakamları ile beklenen değerler mukayese edildiğinde gerçekleşmenin farklı şekilde olduğu görülmüştür. Zira ekonomik program ile gerçekleşmelerde bir sapma oluyorsa (Ekim 2016 tahminine göre sapma %47,4; Ekim 2017 tahminine göre %20,2 olduysa), buradan “hesap tutmuyor” anlamı çıkarılabilecektir.

Ancak yine de ekonomiyi yönetenlerin hakkını teslim etmek gerekiyor. Çünkü Türkiye bugünlerde olağanüstü bir süreçten geçiyor ve bu sapmanın olması sevindirici bile sayılabilir. Ordu Suriye’de ve ülkede en azından ekonomik sorun çıkmamakta, itibarlı ve güven veren bir sonuç elde edilmekte ve ülkedeki çarklar dönmektedir.

Cari açığa bakalım. 2016 yılına göre 2017 yılında cari açık 14 milyar Dolarlık bir artış göstermiştir. Bunun sebeplerinden en büyüğü  dış ticaret açığının büyümesidir. 2016’dan 2017’ye ihracatın %10,4 artmasına karşılık ithalat %17,4 oranında artış göstermesi bu durumu açıklamaktadır. İthalat kalemlerine iyi bakmak gerekiyor. Bu kalemlerden hangilerinin Türkiye’de ikame edilebileceği ve yatırımlarda nerelere destek verilebileceği iyi analiz edilmelidir.

Bu açığı neyle finanse ediyoruz? 47,1 milyar Dolarlık cari açığın finansmanı için Merkez Bankası rezervleri (8,2 milyar Dolar) kullanılıyor.

Ödemeler dengesinin finansmanı önemlidir. Dışarıdan sağlanan toplam 38,9 milyar Dolarlık finansmanın %21’lik bölümü doğrudan yabancı sermaye yatırımlarıyla, geriye kalan %79’luk bölümü ise sıcak parayla gerçekleştirilmiştir.

Büyüme ile cari açık birlikte değerlendirilirse şöyle bir değerlendirme yapılmalıdır: Büyüyelim, ama cari açık vermeyelim, hatta büyümek adına kullanılan finansın bir bölümünün sıcak para olması bizi aldatabilir. Bu demektir ki para kazanacak iş alanlarında üretim yapalım, mal ve hizmeti kazanç elde ederek satalım. Eğer sıcak para kullanımı ile göstergeleri düzenliyorsak ve devamında Merkez Bankası rezervleri ile dengeleri kurmak istiyorsak burada bir yanlış vardır. Yapılması gereken büyümeyi biraz kontrollü tutabilmektir. Zaten resmi planlama tahminlerinin tutmaması da bize kontrolde eksiklik olduğunu işaret etmektedir.

Eğer istikrarlı bir büyümeden bahsedeceksek, bunun karşılığı şöyle resmedilebilir: Yıllara sari büyüme eğrisi az ama belirgin şekilde yukarı yönlü bir ok şeklinde gösterilir, şimdiki gibi inişli çıkışlı olmaz. İdeali bu tabi. Gerçekler ise sahada meydana geliyor. Politikalar, küresel etkileşimler, psikolojik sebepler ekonomiyi etkiler konulardan bazılarıdır.

Bir ülke için önemli olan refah ve güvenliktir. Bunlar birbirinden ayrılmazlar. Şu an güvenlik kapsamındaki süreçler daha çok öne çıkmış görülüyor. Eğer Suriye meselesi bir süre daha devam edecekse, ekonomiyi yönetenlerin dikkat etmesi gereken konulardan biri de “cari açık ve bununla birlikte sıcak para hareketleri” olacaktır. Önümüzdeki dönemlerde politik istikrarın tam olarak meydana gelmesi sonrasında ise Türkiye’nin bütün bu deneyimleri de lehine kullanarak daha hesaplı (tahminleri tutan) bir sürece girebileceği değerlendirilmektedir.

Exit mobile version