Site icon Politik Merkez

Hainler İçimizdeymiş!

hainler-icimizdeymis

Hainler İçimizdeymiş!

Okuyucu

Önümüze savunma koydular, “Vatan hainisiniz, savunmanızı yazınız!”  Sonra yolumuz belirlendi: Biz karargahın dışına, 15 Temmuz darbecisi Akın Öztürk ve ekibi oturduğumuz koltuğa. Biz uzaklaştırıldık ve sonra başladı Ergenekon, Balyoz… Neler çekmedi bu ülke?

FETÖ’cülerin darbe teşebbüsünde olanları içeride, tespit edilen örgüt mensupları yapılan ciddi çalışmalarla sürekli içeriye alınmaya devam ediliyor. Ama önemli bir örgüt elemanı dışarıda, Amerika’da, yüzden fazla ülkede, hatta ülke içinde, bazıları da Ankara’da konutlarında oturuyorlar, haberleri seyrediyorlar. Örgütün önemli bir kısmı dışarıdan propaganda yapmaya devam ediyor, küresel ve siber yöntemlerle aktifler. Örgütün para babaları businessman. ABD’nin küresel çıkarlarına hizmet için başka ülkelerde faaliyet gösterenler ise yerlerindeler. Bunlar genel olarak bilinen konular. Bilinmeyenler neler? Var mı bilinmeyen? Neyse bunu bir tarafa koyalım, konu hainler idi.

O bizim önümüze savunma koyanlar 15 Temmuz gecesi gördüler ki asıl vatan hainleri darbe girişiminde bulunanlarmış; biz ise birer vatansever olarak emekliliğe sevk edilenler olmuşuz. Bize savunma verenler henüz hesap vermediler, biliyor musunuz? Onlar darbe girişiminde uçakları alıp milletine mermi sıkmadılar belki, ama o hainlere yol verdiler. O “Ergenekoncu” denilenler ve dörder beşer yıl mağdur edilenler de vatan haini değillermiş, dün mahkeme karar verdi.

Ama bu ülke insanı neler kaybetmedi bu süre içinde, neler? İnsan, zaman, itibar, para, enerji, motivasyon… Kim kazandı dersiniz? O hainleri örgütleyip bu ülkeyi çok büyük bir zarara sokan başat güçler.

Gerçek hainler nerede? Bir kısmı içeride, diğerleri dışarıda. Peki, buna sebep olanların tümüne fatura edilmesi gereken nedir dersiniz? Hukuk sadece işlenen suçun karşılığını koyuyor önlerine, delil tamsa. Ama bu ülkenin kaybettiği kaynaklara ve geleceğine dair olanların tümüne ilişkin bir fatura hazırlanamıyor maalesef.

Meğer hainlerden biri yanıbaşımızdaymış! İstihbarata Karşılar Koyma Şube Müdürü akşamları gidip Hava Kuvvetleri İmamı Adil Öksüz’den emir alıyor ve o zaman bunu bilen yok. Bu şube müdürünün asıl işi neydi peki? İçeriden veya dışarıdan bu ülkeye hainlik yapanları ortaya çıkarmak! Bunu ekibiyle yapacak, astsubayları var üç dört kişi. Meğer takım halinde çalışıyorlarmış ve işleri darbe planlamak için Hava Kuvvetleri’ni ele geçirmekmiş. Ben engel miydim? Evet. Üç beş aylık Daire Başkanı engeldi, hatta o bilinen Flaş Bellek mevzusu ile örgütü deşifre etmeye başlamıştı ki… Adil Öksüz ve henüz ele geçmemiş bazı “şahsiyetler” acil bir plan yaptılar ve sonuç, ifade ettiğim gibi, “Vatan hainisiniz, savunmanızı yazınız!”

O zamanın yetkili kişileri, komutanları bizleri koruyamadılar, direnemediler; nedendir bilmem!.. O zamanın yetkilileri Flaş Belleği (içinde örgüte ait bilgiler vardı,) ellerine aldılar ve her nedense konuyu savcılığa vermek istemediler, ki savcı da sağlam biri, FETÖ’cülerin hedefindeki bir diğer kişi, bu milletin iyi bildiği Hava Kuvvetleri Savcısı. Onun da başına gelmeyen kalmadı. Ama zamanın yetkilileri onu da koruyamadı.

“Zamanında ben söyledim inanmadınız, ama sonra darbeci itirafçılığa soyunup iki laf etti, ona itibar ettiniz.” Böyle söyledim… Nasıl bir süreç bu böyle? Bana inanmayanlar, hatta kurda kuşa yem edenler, hainlerin işini kolaylayanlar konutlarında oturuyorlar, hatta maaş almaya devam ediyorlar.

Meğer hainler içimizdeymiş!..

(Not: Bu yazıda geçen her konu ilgili makamlarca bilinmektedir.)

Exit mobile version