Site icon Politik Merkez

Gaziantep Saldırısının Ardından

gaziantep-saldirisinin-ardindan

Gaziantep Saldırısının Ardından

Okuyucu

İnsanlık suçu, vahşet, barbarlık, terör… 20 Ağustos 2016, saat 22:50, terör kirli yüzünü Gaziantep’te bir düğünün kına gecesinde gösterdi. Açıklamalara göre terörden kaçıp göz etmiş Kürt nüfusunun yaşadığı bir mahallede düğün yerine çocuk yaşta bir IŞİD’li giriyor, muhtemelen uzaktan kumanda ile canlı bomba eylemi gerçekleştiriliyor, çok sayıda ölümlere ve yaralanmalara sebep oluyor. Değişik ülkelerden ve uluslararası kurumlardan teröre tepki mesajları alınıyor, acılar paylaşılıyor, terör karşı ortak tavır gösteriliyor. Ülke çapında siyasilerden sanat camiasına kadar değişik kesimler konu hakkında kınamalarını yapıyorlar. Millet tekrar kenetleniyor.

Basına göre, IŞİD’in militanları tarafından bu eylemin yaklaşık iki ay önce sözü edilmiş, mahkeme kayıtlarına geçmiş bir konu. Demek ki beklenen bir durum. Ama yöntemi çok farklı ve acımazca. Çocuk canlı bomba kullanılması konusu IŞİD tarafından daha önce Irak’ta denenmiş, bu gözü dönmüşlerin uyguladıkları bir yöntem. Gaziantep’te çocukların da aralarında olduğu masum sivilleri hedef alan eylem çokça konuşulacak bir olaya dönüştü. Bu, Gaziantep’te bugüne kadar dördüncü IŞİD saldırısı.

Ayrıca eldeki bilgiler gösteriyor ki sadece sınır illerinde değil, ülke çapında sorun yaratacak saldırılar giderek tırmanacak gibi. Karşılık vermek amacıyla 22 Ağustos’tan başlayarak Türk topçusu sınıra yakın Suriye, Cerablus’taki IŞİD hedeflerini vurmaya başlıyor. TSK Suriye sınırına acil müdahale birlikleri kuruyor ve asker sayısını gözden geçiriyor. Ülke çapında önlemler artırılıyor.

IŞİD, Türkiye’yi öteden beri hedef almış bir küresel taşeron örgüttür. Amacı Türkiye’yi Ortadoğu bataklığına çekmektir. PKK da taşerondur. Bir yandan da PKK’nın eylemleri sürmektedir. Bilindiği gibi geçen hafta PKK bir kamyon dolusu patlayıcı ile Elazığ’da kanlı bir eylem ile gerçek yüzünü bir kez daha göstermiş idi. Ortaya çıkan duruma bakılırsa, çoğu yorumcunun mutabık kaldığı biçimde, FETÖ/PDY’nin gerçekleştirdiği 15 Temmuz darbe girişiminin asıl amacının Türkiye’yi bölünmeye götürecek bir büyük eylem olmasıydı. Bu gerçekleşmeyince PKK ve IŞİD tekrar eylemlerini artırdı. Ancak hepsinin arkasında düğmeye basan ortak bir aklın olduğu işaret ediliyor.

Tümüyle okunacak olunursa, Türkiye 3,5 terör örgütüyle bir savaş halindedir. Bunlar; FETÖ/PDY, PKK, IŞİD ve buçuk olanı DHKP-C. Peki, neler yapabilirler? Tahminler:

Darbe girişimi sonrası güvenlik boyutunda çeşitli düzenlemelere girmiş olan Türkiye aslında güvenilir ve güvenilmez kesimleri ayıklama imkanı bulmuş, ama yine de temkinli davranarak kontrolü elinde tutma eğilimiyle süreci geliştirmektedir. Burada amaç güvenlik risklerini en aza indirmektir. Ancak terör konusunda geçmişte en çok üzerinde durulan konu istihbarat zafiyeti olmuş idi. Şimdi bu konu yeniden gündeme geldi.

Dış gelişmelere bakalım, ne kadar sıcak, yoğun ve üst üste:

Bütün iyimser tahminler; ABD, Avrupa, Rusya ve elbette içinde Türkiye’nin de olduğu bölge ülkelerinin birlikte kronikleşen Suriye konusunda ivedi çözümü dikkate alan bir anlaşmaya varabilmesiyle ilgilidir. Eğer bu olur ise IŞİD konusunda da ortak bir çabaya tekrar odaklanmak söz konusu olabilecektir. Avrupalılar IŞİD’in kendilerine yönelik tehdidin de sürdüğünün göz ardı edilmemesini her fırsatta işaret etmektedirler. Ne yazık ki IŞİD’in manivela olarak kullanımı devam etmektedir. Aksi halde senaryoların tümü tahminleri kötüye doğru çekebilecek potansiyeli içerir.

Peki, Biden ziyaretinden önce Ankara inisiyatifi elinde bulundurduğunu göstermek amacıyla Suriye’de bir politik-askeri girişimde bulunabilir mi veya Biden gelişmelere bakarak, “Bak şimdi oldu!” der mi?

Anlaşılan Gaziantep bizlerden çok önemli konuları gözden geçirmemizi istiyor.

(Görsel AA’dan alınmıştır.)

Exit mobile version