Site icon Politik Merkez

Savaş Çanları

Okuyucu

Beyaz Saray ve Batı medyası savaş çanları çalıyor. Herkes duysun diye çanı daha hızlı vuruyorlar, troller de devreye kondu. Kiev savaş kabinesini topladı. Ortalığı kızıştıranlar “nükleer savaş bile çıkabilir” diyorlar. Rusya, Ukrayna ve Belarus sınırlarında tatbikat yapıyor; ama bu belliydi zaten. 

İşgal için neden 15-16 Şubat tarihi veriliyor? Olimpiyatlar zamanıymış! Çin ne der? Böyle bir savaşın olimpiyatla ne ilgisi olabilir ki? 

Elbette ABD’nin elinde Rusya hakkında istihbarat değerlendirmeleri vardır. Ama savaş senaryosu için şartları hazırlamak için kampanyaların gerçekleşmesi de olasıdır.

Bu şartlarda kimin ne istediğini bilmek, bulmak güçtür. Zira bu, kaotik şartları yönetebilme kapasitesine sahip büyük güçlerin işidir. Bunun dışındakiler sadece niyet beyan ederler: Savaşmayın, anlaşın derler.

Henüz Rusya’ya karşı Batı tarafından ekonomik yaptırımlar uygulanmadı. Acaba Batı, “ekonomik yaptırım zorunluluğu var,” dediği anda, bunu uygulamak için şartları mı oluşturuyor? Zira Batı’nın kendi içinden de gelebilecek direnç var. Oligarklar ayaktalar…

Avrupa telkin etti: Ukrayna’nın bugünlerde NATO’ya girmeyi açıklamaması gerektiği. Halen diplomasi kanalları çalışıyor. Başkanlar veya başbakanlar seviyesinde sürekli görüşme trafiği işliyor.

Acaba gerçekten bir sahte bayrak operasyonu olacak ise iki uçtaki liderler bunu değerlendirmeden mi savaşı kabul edecekler? Bu intihar olur.

Stratejik itidal fikrinden bahsettim. Savaş çanı çalanlara karşı yazdım bu yazıları.

Kim hata yapacak? Kim köşeye sıkıştırılacak? Kimin inisiyatifiyle gerginlik sürdürülecek ve birtakım kazanımlar elde edilecek? ABD tarafı Tam Spektrumlu Savaş içinde görüyor bütün bu süreçleri. Savaş çanları çalınıyorsa bunun anlamı bellidir; stratejik caydırıcılık.

Tarihe birkaç kelime not düşelim… Yumuşak Güç ile işgale demokrasi, Sert Güç ile işgale savaş denir. Savaşmadan hak elde etmek istediğinizde bile sizi mutlaka savaşla yüzleştirirler, stratejiyi buna göre oluşturmak gerekir!

Akşam saatlerinde Biden ve Putin görüşmesi sonucu açıklandı. Eğer doğruysa sonuçta liderler Ukrayna meselesi hakkında anlaşmaya vardılar denebilir. Nasıl mı? Kırım Rusya’da kalıyor! Peki ne oldu da böyle bir sonuç çıktı? Bu görüşmeye kadar neden ortalığı gerdiler? Neden savaş çanları çaldılar?

NOT: Fikri mülkiyet hakları gereği bu bilgileri referans vererek kullanabilirsiniz. 

Gürsel Tokmakoğlu

Exit mobile version