Site icon Politik Merkez

Afganistan’ı Neler Bekliyor?

Okuyucu

Türk askeri TBMM yetkisiyle gittiği Afganistan, NATO (ISAF) ve Kabil, Hamit Karzai hava alanı işletme görevini başarıyla gerçekleştirdi ve bugün itibarıyla dönüşünü yapmaktadır. Sorular, bundan sonra Afganistan’da neler olur, şeklindedir.

Henüz Afganistan’da neler olacağı belli değildir. Afganistan için bir geçiş dönemi söz konusudur. Bir devlet, hükümet, devlet otoritesi ve uluslararası tanınırlığı olan yapı yoktur. Fiili bir durum vardır ve henüz Taliban ülkeyi yönetmeye adaydır. Taliban ileri gelenleri devleti yönetmeye aday ama bu konuda da uluslararası şüpheler vardır. Avrupa Birliği Taliban’ı tanımayacağını şimdiden açıkladı. Bir iç çatışma olur mu veya küçük çaplı çatışma olur ve bastırılır mı, bu gibi hususlar da net değildir. Bunlar önümüzdeki dönemlerde yaşadıkça cevaplanacak sorulardır. 

Türkiye ihtiyatlı davrandı, Afgan halkının selameti için isterseniz destek sağlarız, şeklinde bir açık kapı bıraktı. Bekle-gör politikası çerçevesinde Türkiye Cumhuriyeti, uluslararası toplum ve bizler de gelişmeleri izleyeceğiz.

Çin’in Taliban ile ilişkide olduğu görülüyor. Onların da endişeleri var. Doğal olarak Çin, ABD’nin Afganistan’da ve bölgede nasıl bir problemler bıraktığını iyi anlamak istemektedir.

Çin’in İpek Yolu projesi (Kuşak Yol İnisiyatifi, BRI) bağlamında Afganistan’ın hem Çin ile hem de bölge ülkeleriyle ilişkisi olacaktır. Afganistan denize kapalı bir ülke. Kara yollarına bağımlı ve daha çok dünya ile ilişkisi hava yoluyla, burada da lojistik altyapısı elverdiği için daha ziyade Hamid Karzai hava alanıyla, sağlanmaktadır. Düşünün bir ülkeyi, ilaç bile hava yoluyla ulaştırılıyor.

İpek Yolu ile Çin’in Pakistan, Belucistan’daki projesi halen devam etmektedir. Afganistan’ın denize en kolay açılacağı kapı yakında Pakistan ve Çin’in elinde olan Gwadar limanı olacaktır. Eğer gerçekleşirse kuzeyden güneye (denize) Türkmenistan-Gwadar yolu da Afganistan’dan geçecek ve burası Çinliler tarafından yapılacaktır. 

Genel olarak Çin’in Pakistan’daki proje harcaması 60 milyar dolardır ve bunun içinde, liman haricinde hava alanı, güç santralleri ve karayolu kolaylıkları olacaktır. Gwadar bölgenin en büyük lojistik üssü olacak ve buradan İran, Basra, Aden, Kızıldeniz, Afrika köprüsü kurulacak güzergahın kesişim noktası hüviyeti kazanacaktır.

ABD buradayken Çin Afganistan’a yatırım yapmamıştı. Bu yeni çıkan duruma göre Çin’in Afganistan’da belli bir politika ile yeni projeler ve destekler hazırlaması gerekecektir. Bu da Çin’in Afganistan’a girmesi anlamına gelecektir. Taliban-Çin ortaklığı nasıl gerçekleşir, göreceğiz.

Ancak Afganistan’da mevcut kabile reislerinin lokal olarak Taliban ile anlaşmaya vardıklarını hesaba katarsak, acaba hangi dengelerle bu anlaşmalar sürdürülebilecek, zaman içinde birlikte göreceğiz. Hatta 11 günlük Afganistan (ABD) ve Taliban arasındaki el değiştirme sürecini hesaba katarsak, (önceki) Afganistan yönetiminin ordusunun içinden yetkililerin silahlarını Taliban’a teslim ederken kendilerini bu çatışmadan kurtarma şeklinde ifade edebileceğimiz anlaşmanın da bundan sonra nasıl seyredeceğini şimdiden bilememekteyiz. Bide dışarıdan gelebilecek terör odakları olacaktır. Bunların Taliban ile ilişkilerini de bilememekteyiz. Bu bölge şu an tam bir belirsizlik alanıdır.

Afganistan bağlamında ifade edecek olursak, Yeniden Asya diyerek kendine bir perspektif kazandıran Türkiye’nin Çin, Rusya, Orta Asya Türk Devletleri, diğer bölge ülkeleri, Pakistan ve İran ile ilişkileri, bunun yanı sıra Batı kanadındaki Avrupa Birliği ülkeleri, Amerika ve İngiltere ile ilişkileri ileri düzeydedir. Bu durumda Afgan halkı için veya Afganistan-Pakistan birlikteliğine dayalı projesi olan Çin için Türkiye güvenilir ve başarılı bir ülkedir. Halen Türkiye bekle-gör politikası içinde kalıyor ve uluslararası toplumla hareket ediyor. Afgan halkının selameti önemlidir. 

Exit mobile version