Site icon Politik Merkez

Bir Dönüm Noktası: Kabil

Okuyucu

Bu ilktir, bir ayda altı tane Virginia eyaleti büyüklüğündeki Afganistan gibi bir ülkeyi ABD’nin küresel terörist tehditler listesine yazdığı Taliban’a teslim ettiler. Gelişmelerin en iyi ABD biliyor olmalı! Ancak Liberal Demokrat Joe Biden Yönetimi’nin politikası buydu, Afganistan’dan askerlerini çekeceklerdi. Hem Başkan Joe Biden hem Dışişleri Bakanı Antony Blinken ifade ettiler, “ABD’nin Afganistan gibi bir sorunu yok, El Kaide vardı, o da bitti!” O halde ABD tarafından Taliban terör tehdidi listesinden çıkarılmış durumda, bu kez “Şeriat Yönetimi” demeye başladı. 

Yaşananlar 11 Eylül 2021’e yetiştirilecek acelecilikle, küresel, bölgesel ve yerel dengeler tam olarak hazırlanmadan yapıldı ve bizler bu nedenle el değiştirme işini kaotik görüntülerle izledik. Biden’ı ikna edemediler, kendisine biraz daha hazırlık yapılması gerektiğini ifade ettiler, eleştiriler ve tartışmalar ABD’de devam ediyor. Ama olan oldu! 

Afganistan’daki yirmi yıl süren ABD inisiyatifini düşünerek ifade edelim: Bugün bile “insan hakları” endişelerini dile getirmeye devam eden Birleşmiş Milletler (BM) gibi bir kurumun aldığı kararlardan ve harcadığı maddi imkanlardan dolayı aldatıldığını söyleyebiliriz. Kuzey Atlantik Savunma Örgütü (NATO) gibi bir ittifakın ülkelerinin ve kurumsal yapısının aldatıldığını söyleyebiliriz. NATO dışında ABD’nin peşine takılıp küresel terörle savaşacağını düşünen ve koalisyona dahil olan ülkelerin aldatıldığını söyleyebiliriz. En önemlisi Afganistan halkının aldatıldığını söyleyebiliriz. İnsanlar umut bağlamış olabilirler, barış ve istikrara inanmış olabilirler. Sonuç ne? Yüzüstü bırakıldılar.

Peki, Biden neden bunu yaptı? Taliban gibi bir el bombasının pimini çekti ve Afganistan coğrafyasına bıraktı gitti, neden?

Bu zaman periyodundan (2021) itibaren her bir değerlendirmemizi gelecekle bağdaştırarak yapmalıyız, yeni tarifleri yapmalıyız… O biline anlayışlar, teoriler, tarifler olabilecekleri açıklamak için yeterli gelmeyecektir.

Bundan sonra uçuk sorular sormamız gerekiyor: Haziran 2021’de NATO 2030 vizyonunda belirlenen ilkeler acaba NATO’nun da vekalet savaşlarını onayladığını mı ifade edecek? BM terör örgütlerinden devletler kurulabileceğini ve bunların tanınması gerektiğini mi önerecek? Küresel göç konusu dünyayı düzenlemek için bir manivela olarak mı kullanılacak? ABD’nin Çin ile sürdürdüğü küresel rekabette Afganistan benzeri başka ülkeler de bu tür kaotik değişimleri yaşayacaklar mı? Bütün bunlar bir yeni düzenin inşası mı ve insanların benimsemek zorunda olduğu türden görüntüler mi?

Taliban’ın Afganistan’ı o bildiğimiz dünya usullerine göre yönetebilmesi mümkün değildir. Ancak ve ancak ülkesinde ve bölgesinde karmaşayı ve terörü yönetebilir. Sanırım ABD’nin aradığı da budur. Afganistan ekonomisi ne ki Taliban bunu yönetsin ve halkının ihtiyaçlarını karşılasın? ABD yıllarca bu ülkeye maddi yardım yaptı, bu tariften sonra Çin mi yardım edecek? Taliban’ın güvendiği konular uyuşturucu ticaretini, Çin’in yatırımlarını ve desteğinin yönetmek mi olacak? Taliban etrafındaki ülkelerle ticaret yapacak, sınır kapıları çalışacak, ne alıp satılacak ve hangi parayla? İran’dan Çin’e, Rusya ve Tacikistan’dan Pakistan’a bir yeni kaotik cephe inşası mı öngörüldü? Sonu Gelmeyen Savaş‘ı yeni cephesi Afganistan mı? Kabil bundan böyle bu cephedeki ülkelerin ve toplumların terör, kaçakçılık ve insanlık sorunlarının başkentinin adı mı olacak? Siber alanda, uzayda ve birey bazındaki nörolojik etkide çok büyük değişimlerin yaşandığı yerkürede neden böyle bir başkente, Kabil inşasına gerek duyuldu? Her şey tesadüf mü, sadece büyük patron Amerika’nın alışılagelen türden bir politikası mı, yaşlı Biden’ın inadı mı? Hayır, olamaz!

NOT: Fikri mülkiyet hakları gereği bu bilgileri referans vererek kullanabilirsiniz.

Gürsel Tokmakoğlu

Exit mobile version