Site icon Politik Merkez

ABD Ulusal Güvenlik Stratejisi (2022)

Okuyucu

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Ulusal Güvenlik Stratejisi (2022) bilgisi yayımlandı. Buna göre ABD, Çin Halk Cumhuriyeti’ni (ÇHC) tehdit kabul etti. Hint-Pasifik bölgesi öncelikli çalışma alanı olarak işaret ediliyor. Rusya konusunda bir Avrupa Güvenli bakış açısı var. ABD’nin tehdit tarifinde Çin, Rusya, Kuzey Kore, İran, terörizm ve küresel tehditler var. Anlaşılan o ki Biden Doktrini devam ediyor. ABD’nin Müttefikler ve Ortaklarla birlikte hareket etme kararı sürüyor.

Savunma öncelikleri şunlardır:

ABD Savunma Bakanlı, ÇHC’nin en önemli “stratejik rakip” olarak görmektedir. Bu bakımdan Bakanlık,ilerleme hızındaki zorluğu ile caydırıcılığı sürdürmek ve güçlendirmek amacıyla, acilen harekete geçecektir.

ABD’ye göre Rusya, Ukrayna’yı vahşice ve sebepsiz yere işgalinin gösterdiği gibi, ciddi tehditler oluşturmaktadır. Rus saldırganlığı karşısında güçlü caydırıcılığı güçlendirmek için NATO Müttefikleri ve Ortaklarla işbirliği yapacağız.

Bakanlık, Kuzey Kore, İran, şiddet ve aşırılık yanlısı örgütler de dahil olmak üzere, diğer kalıcı tehditleri yönetme kabiliyetine sahip olmaya devam edecektir.

Küresel iklim değişikliği ve pandemi dahil olmak üzere, diğer tehlikeli sınır ötesi tehditler, Savunma Bakanlığı’nın görev kapsamındadır. Müşterek Kuvvet ve onu destekleyen sistemler üzerinde giderek daha fazla baskı oluşturan bu zorluklara uyum sağlamak hedeflenmektedir.

Stratejik rakiplerin ABD’nin anavatanına yönelik artan kinetik ve kinetik olmayan tehditlerinin farkında olan Savunma Bakanlığı, dayanıklılığını (dayanıklılık, mücadele ve sorunlardan hızlı bir şekilde kurtulma yetenekleri) artırmak amacıyla gerekli önlemleri alacaktır.

Karşılıklı yarar sağlayan İttifaklar ve Ortaklıklar, ABD için kalıcı bir güçtür. Rusya’nın Ukrayna’yı daha fazla işgaline karşı birleşik cevabın gösterilmesi gibi, ABD hedeflerine ulaşmak amacıyla, bu İttifak üyeleri ve Ortaklar kritik öneme sahiptir. Ukrayna “eylem çağrısına” cevap veren Bakanlık, savunma planlamasının her aşamasında Müttefik ve Ortak bakış açılarını, yetkinlikleri ve avantajları birleştirecektir.

Savunma Bakanlığı, ABD hedeflerini üç ana yolla ilerletecektir: 

Bakanlık, stratejik hedeflere ulaşmak amacıyla, operasyonel kavramları ve yetenekleri birbirine bağlayarak,güçleri geliştirecek, tasarlayacak ve yönetecektir. Bu, ölümcül, dayanıklı, sürdürülebilir, hayatta kalabilen, çevik ve duyarlı bir Müşterek Kuvvet gerektirir.

Strateji Dokümanı yayımlanınca konuyu daha etraflıca değerlendireceğiz. Bu strateji ülkemizde akılları karıştırmaktadır. Daha dün bir programda karşıma çıktı, sanki ABD’nin Çin rekabeti yeni bir hususmuş ve Rusya tali bir tehditmiş gibi açıklamaya çalışanlar var. Aslında bu bir bütündür, ABD için iki ayaklı bir stratejiyi kapsar. Bugün; 

Bu iki husus birleştirilirse asıl hedef olan Çin hedefinde başarı oluşur. Hatta daha somut ifade edilirse, pek Yolu (Kuşak Yol İnisiyatifi) projesi güzergahına bakıldığında, bu güzergâh üzerinde ABD’nin verdiği mücadele açıktır. Bu bakımdan stratejik hamleler yapmaktadır. Biden Doktrini buna hizmet etmektedir. ABD’nin Tam Spektrumlu Savaş yöntemi (JP 3.0) ile Akıllı Güç uygulaması bu amaca hizmet etmektedir. 

Daha ayrıntılı bilgi için bakınız: ABD’nin Büyük Stratejisi

Ancak önümüzdeki dönemde ABD’nin her kuvvet ve yeteneği için daha fazla teknolojik sistemi kullanacağını şimdiden görmek yerinde olur. Dolayısıyla ABD’nin caydırıcılığının bel kemiğini teknolojik silahlanma yerine getirecektir.

Diğer yandan nükleer tehditler devam etmektedir. Caydırıcılıkta bu husus öne çıkmaktadır. Asıl doküman çıktığında Kitle İmha Silahları (nükleer, biyolojik, kimyasal) ile ilgili başka ayrıntılar da görebiliriz diye düşünüyorum.

Siber-Uzay konusunda da ayrıntılı açıklamalar gelebilir. Zira bu konu artık herseyini önüne geçmiş durumdadır.

NOT: Fikri mülkiyet hakları gereği bu bilgileri referans vererek kullanabilirsiniz.

Gürsel Tokmakoğlu

Exit mobile version