Serüvene kara, deniz ve hava stratejileri ile başlayacağız. Bu konularda öne çıkan stratejistleri hatırlayacağız. Yeni egemenlik stratejisine geçiş aşamasındaki karmaşayı tartışacağız. 2030’ların stratejisini açıklayacağız. Stratejist Yaklaşımı Asıl kara stratejistleri Türkler idi. Neredeyse Pasifikten Atlantik’e kadar at sürdüler. Ancak belirgin bir kara stratejisi yazıp bırakmadılar,
DevamıABD’den propaganda mermisi taşıyan politik silahlarla yaylım ateşi açılmak suretiyle Türkiye’nin NATO müttefikliği ve bu anlamda sadakati sorgulatılmak isteniyor. Ama burada bir gerçek var: Pivot Türkiye!
DevamıABD Ulusal Güvenlik Stratejisi (2022) bilgisi yayımlandı. Buna göre ABD, Çin'i tehdit kabul etti. Hint-Pasifik bölgesi öncelikli çalışma alanı olarak işaret ediliyor. Rusya konusunda bir Avrupa Güvenli bakış açısı var. ABD’nin tehdit tarifinde Çin, Rusya, Kuzey Kore, İran, terörizm ve küresel tehditler var. Anlaşılan o ki Biden Doktrini devam ediyor. ABD’nin Müttefikler ve Ortaklarla birlikte hareket etme kararı sürüyor.
DevamıTürkiye, Rusya'dan S-400 Hava Savunma Sistemi satın aldı. ABD bu konuda Türkiye'yi yoğun biçimde ve her kademede eleştiri yağmuruna tuttu. Hatta örtülü silah ambargosu uyguladı ve politikada hedef tahtasına koydu. Bugün Ukrayna Savaşı ile çok başka bir durum ortaya çıktı. her konuyu ele aldık, ancak bu bence önemli noktayı tespit etmemezi gerekiyor; zaman Türkiye'yi haklı çıkardı.
Devamıİnsanın hakimiyet mücadelesi bitmez. Belki de ilerlemenin yolu budur! Düşmanı ve kaynakları savaşla ele geçirme dönemi Soğuk Savaş zamanında bitti. Sonrası dönemde yeni birçok şey oldu. Düşünüyorum da son yarım asırda bu dünyada yaşamadığımız yok! İnsan eliyle dünyayı kirletme hızı bu dönemde öyle artış gösterdi ki bunun olumsuz etkisi bir yana dursun, eğer bunu bir veri olarak ele alıp söylersek, son yarım asırda ortaya konan performans şaşırtan derecede gerçekleşti. Ekonomi, politika, psiko-sosyal yapı, bilim ve teknoloji, askeri usuller, vs. her şey değişti. Bunlara başlı olarak hakimiyet projeleri de değiştirildi. Buna yeni hakimiyet mücadelesi denebilir.
DevamıBu bir ilk! ABD Kongre üyelerinden Dışişleri Bakanı Antony Blinken’a bir şikâyet mektubu iletildi ve bu suretle Türkiye’nin İHA/SİHA programından duyulan rahatsızlık dile getirildi. Demek ki Savunma Sanayii konularında ciddi bir adım attıysanız, ABD bile rakip olabiliyor ve politik açıdan önleyici bazı girişimleri başlatabiliyor.
DevamıABD ve karşısında dünya, Türkiye, politikalar ve ekonomiler, daha ne varsa, hepsi bir senkronizasyona tabiler. Rusya ve Çin gibi güçler ABD’nin bu senkronize etme politikalarına karşı olan taraftalar. "Eğer bu bir ayarlama ise neden ABD, Biden, Amerikan elitleri bunu yapıyor ki?" diyen bir başka dünya var. Gerilim artıyor... Bunu fark edebiliyoruz? Güç mücadelesinde tarafların niyetleri gözden geçirilir, ama önemli adım sahaya aktarılabilen kapasitesi ve performansıdır asıl belirleyici olan. Bu durumda ilişkileri sadece Türkiye bağlamında düşünmezsek, küresel çapta bu merkezden bakarak, sahada olacaklar açısından görmek gerekir. Bundan dolayı her adımda değerlendirmeler yapılır. Ama değerlendirmeleri yapanlara ben buradan bir hatırlatma yapmak istedim, bugün olanın adı, küresel senkron sorunudur.
DevamıDün (26 Nisan) Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan Ermeni sözde soykırımı yasa tasarısını onaylayan ABD Başkanı Joe Biden'a cevap niteliğinde yaptığı açıklamada ''24 Nisan'dan sonra Amerika ile yeni seviye'' ifadesi geçti, bu önemlidir. Her iki lider önümüzdeki günlerde Brüksel'de bir araya gelecekler. Erdoğan Brüksel'de muhatabına yaptığı yanlıştan dönmesi için son bir kez daha bilgilendirme yapacak ve hatta bahse konu Türkiye-ABD ilişkilerinin geleceği hakkında bir konuşma gececektir.
Devamı