siber-savasta-cin-etkisi
Siber Savaşta Çin Etkisi

Siber Savaşta Çin Etkisi

11 Ocak 2017
Okuyucu

Sun Tzu’nun torunları Çinli siber casuslar Amerika’nın en sofistike silah sistemlerinin sırlarını çaldılar.

Son günlerin en çok konuşulan haberleri arasında, “Amerika en iyi savaş uçağı F-22’lerin seri üretimlerini neden durdurdu?” var. Gün geçmiyor ki siber casusluk alanında bir sansasyon yaşanmasın!.. Bugün öğreniyoruz ki iş çok ciddi. Yakın zaman önce Savaş Geldi Çattı isimli bir yazı yayımlamıştım. Burada Siber Savaş alanındaki konuları daha çok Rusya’nın ABD seçimlerine bu yolla müdahale etmesi ve bunun dünyadaki etkileri üzerine değerlendirmelerim olmuştu. Yazıda Çin’in özellikle teknoloji casusluğu yaptığına ve Başkan Obama’ya sunulan raporda bu noktanın yer aldığına dikkat çekmiştim. Yine aynı bağlamda, Siber Savaş konusunda bir başka detaya girmek ihtiyacı duyuyorum. Çünkü durum sadece Amerika için değil, tüm dünya için çok ciddi.

Yeni silah sistemleri internet gibi her şeyle entegre olduğuna göre işi bilen herkes can yakan savaşların gidişatına etki edebilir demektir; hem de oturduğu ve gizlendiği yerden. Sanal dünyadaki yoğun entegrasyon işin içindekileri hem güçlü hem güçsüz kılıyor. Savaşın siber alana kayması sofistike silahların ağ ile entegrasyonun artması demek oluyor. Ama bu sadece bununla sınırlı değil, aynı zamanda kendi içinde yapılabilen bir savaşın da alanını işaret ediyor.

Örneğin silah sistemleri harekât merkezleriyle, tanker uçaklarla, elektronik harp uçaklarıyla, radar uçaklarıyla, havadaki İHA’larla, savunma sistemleriyle, füze bataryalarıyla, lojistik depolarla, bakım atölyeleriyle, aklınıza gelen her şeyle entegredir. Eğer iyi kullanılırsa karşı tarafa çok kritik etki yapılabilir, ama açık verilirse aynı sistemi hiç çalışmadan başka biri elde edebilir. Tıpkı Çinlilerin Amerikan C-17, F-22 ve F-35 uçaklarına dair sistemleri çaldığı gibi.

F-35 tipi bir projede Türkiye de var. Ortada silah sitemleri bir yana onların geri planında bir teknoloji savaşı sürüyor. The Washington Free Beacon türü sitelerin haberlerine bakarsanız, savaşı çoktan kaybettiniz demektir. Ben burada yayımlanan bir makaleden alıntı yaparak konuyu açmak isterim. Bill Gertz imzalı 24 Mart 2016 tarihli yazıya bakalım.[1]

Daimî olarak Kanada’da ikamet eden ve Amerika’da ofisi olan Lode Tech adlı Pekin Havacılık Teknolojisi şirketinin temsilcisi olduğu belgelenen Stephen Su Bin isimli Çinli bir iş adamı, ABD savunma sanayi üreticilerinin bilgisayar ağlarına girip askeri uçaklar hakkındaki verileri çalarak Çin’e aktardığı nedenle Los Angeles mahkemelerince 2014 yılında suçlu bulunmuştu. Su Bin ve bir çalışanı 2008-2014 tarihleri arasında Boeing ve diğer savunma sanayii firmalarının bilgisayar ağlarına giriyor. Bu mahkemenin iddianamesinde teknoloji casusluğu konusunda Mayıs 2014’de Pennsylvania’da bulunan beş Halk Kurtuluş Ordusu korsanının da iddiaları birleştirilmiş görülüyor. Mahkeme belgelerine göre göre Su Bin’in, “Gizlilik dereceli dosyaların saklandığı bilgisayarlara izinsiz giriş ve ağ keşfi işlemi yapan iki Çinli bilgisayar korsanı ile çalıştığı,” tespit edildi. Bu iki Çinli siber ajan Çin’deki çoklu siber örgütler ile bağlantılıdır. Su Bin ve bu iki Çini ajan ABD’nin resmi savunma temsilcilerinin, ana yüklenici savunma sanayii şirketlerinin, diğer iştirakçi yabancı savunma şirketlerinin ve kullanıcılarının e-postalarına saldırdılar. Ayrıca Su Bin, Çin merkezli bilgisayar korsanları tarafından satılan çalıntı ABD teknolojilerini, Çin’deki devlete ait şirketlere de satmaya çalıştı. FBI’a göre onlarca askeri projeyle ilgili ayrıntılı bilgiler alındı.

Operasyon ne zaman başladı? Boeing’in C-17 askeri nakliye uçağı projesinden 2009’un başında yaklaşık 6,3 milyon bilgisayar dosyasına erişim sağlandığı tespit edildi. Veriler bu son nesil sofistike ana kargo uçağının araç bilgisayarı hakkındaki ayrıntıları içeriyordu. Buradan sonra araştırma derinleştirildi. Radarların yakalayamadığı Stealth teknolojili en gelişmiş savaş uçakları olan F-22 ve F-35’lerin verilerinin de çalındığı anlaşıldı. Bu arada unutulmasın, Çin bu tarihlerden itibaren kendi J-20 uçağını geliştirme projesini başlattı.

Çinli siber ajanlar F-22’nin atış eğitim bilgileri ve füze güdüm sistemleri hakkındaki kullanım verilerine erişebiliyorlardı. Daha da ileri gittiler ve en son geliştirilen F-35 ile ilgili uçuş test planlarını çaldılar. Bir FBI ajanı olan Noel A. Freeman, bu ajanlar tarafından yayınlanan bir rapora dikkat çekiyor: “Bu veriler ABD seviyelerine hızla yetişmemize imkân verecektir… Devin omuzlarında rahatça durmamıza imkân sağlayacak…” (Çin’in ABD omuzları üstüne çıkacağı ima ediliyor.)

Mahkeme davasında NSA kaynaklı başka bir detay daha var: Çinlilerin hırsızlığa, eski ajan Edward Snowden tarafından kamuoyuna açıklananlardan yola çıkıldığı, eski bir sözleşmeli çalışanının verilerinin araştırıldığı, bunların birer ipucu verdiği, sonra ABD uçak verilerine kadar ulaşma imkânı bulunduğu. Çinlilerin ipin ucunu uzatarak, bir NSA belgesi içindeki F-35 radar ve motor sırları da dahil olmak üzere ABD savunma ve hükümet ağlarından 50 terabayttan fazla veri aldıklarını belirtti. Veriler, F-35 radar modüllerinin sayı ve tiplerini ve Lockheed Martin uçaklarının detaylı motor şemalarını içeriyor. Sonuçta sadece bu yolla Çinli siber casuslar C-17, F-22, F-35, Uzay Odaklı Lazer ve diğer silahların verilerini çaldılar.

Diğer bir konu casus yazılımlarla ilgilidir. Mahkeme belgelerine göre, bu amaçla yürütülecek siber hırsızlığa imkân veren casus yazılımlar ABD, Fransa, Japonya ve Hong Kong’daki siber saldırılar için kullanılan sıçrama noktalarına bağlıydı.

Mahkeme belgeleri üç siber casusun nasıl tespit edildiğini de açıklıyor. Ağustos 2014’te çocuk pornografisi harcama kayıtları bulunan Boeing havacılık mühendisi Keith Gartenlaub üzerine araştırma derinleştiriliyor. Bununla ilişkili olarak Çinlilerin çocuk pornografisi üzerinden zaafı olan bu mühendisi kendilerine bağladıkları anlaşılıyor. Savcılar 2014’te düzenlenen gözaltı duruşması sırasında Gartenlaub’un karısının doğduğu Çin’e kaçtığını açıklıyor. Çin’de bu çiftin mülkiyetleri bulunuyor ve öncesinde sık seyahat ettikleri tespit ediliyor.

CIA direktörü Michelle Van Cleave, “Su Bin kovuşturmasının başarılı olduğunu ancak bunun her yıl daha da büyüyen kovadaki delikten kaçanları temsil ettiğini,” söylemesi dikkat çekicidir. Şöyle devam ediyor, “Çinliler 10 binlerce beşerî casusun ve bilgisayar korsanının Amerikan askeri ve teknolojik sırlarını hedef alan sofistike bir ağına sahipler… Yasal ticaret ya da birleşmeler ve satın almalar yoluyla edinemedikleri şeyleri çalıyorlar ve onları durdurmak her geçen gün daha da zorlaşıyor…”

ABD Savcısı Eileen M. Decker, “Bir siber suç ulusal güvenliğimiz için en ciddi tehditlerden birini temsil eder… Bu tür suçlar dünyada nerede olursa olsun bizi sorumlu tutar. Ulusumuzu güvenlik altına almak için hassas verilerimizi korumaya kararlı olduğumuz açıktır.” dedi.

FBI Müdür Yardımcısı Jim Trainor ise, “Düşmanlarımızın yetenekleri sürekli olarak gelişiyor ve biz siber tehditlerle mücadelede dikkatli olmaya devam edeceğiz,” dedi.

[1] http://freebeacon.com/national-security/china-hacked-f22-f35-jet-secrets/

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

kuresel-gidisat-nereye
ÖNCEKİ YAZI

Küresel Gidişat Nereye?

insanoglunun-hacklenmesi
DİĞER YAZI

İnsanoğlunun Hack’lenmesi

İnovasyon 'ın son yazıları

240 views

 Sonsuz Şiddet Dönemi ve Doğal Endişe

Yapay zekâ konusunun doğurduğu belirsizliği size, dahi makineler, derin karmaşa, sonsuz şiddet ve doğal endişe şeklindeki kavramlarla betimleyeceğim. Yaşam tarzımız hızla değişirken bireyler olarak alınan kararlarda herhangi bir etkimiz olmuyor. Daha çok kullanıcı oluyoruz, sayıdan ibaretiz, yani birer veriyiz. Yaratılan medeniyette her birimizin bir anlamı var.
2.1K views

Sosyal Medya Dilemması

Günümüzde derin bir biçimde sosyal medya dilemması veya gelişim paradoksu yaşanıyor! Dördüncü Sanayi Devrimi’nin etkileri her alanda değişimi tetikliyor. Teknolojinin ürünü medya platformları sosyal yaşamın ötesinde, hukuk, ekonomi, politika, uluslararası ilişkiler, güvenlik (ki içinde terörizm de var), sağlık ve eğitim gibi pek çok değişimin yerli yerine oturmasını baskılıyor. ABD’de yaşanan son 6 Ocak Senato Binası baskınını büyüteç altına alıp, konu hakkında tartışmak istiyorum. Ayrıca yazıda hukuki ihtiyaçlar açısından bazı temas ettiğim noktalar da olacaktır.
2.9K views

5G Teknolojisi ve ABD-Çin Rekabeti

Son birkaç yıldır en fazla duyduğumuz konulardan birisi 5G teknolojisi oldu. ABD ile Çin arasında büyük bir savaşa dönen teknolojide somut konu 5G’dir. Çin, 5G teknolojisini üretti. ABD henüz 3G’de kaldı. ABD bu alanda adım atana dek Çin’in teknolojiyi yaygınlaştırmasını yavaşlatmak veya durdurmak için önlemler almaya çalışmaktadır. Bu konu teknoloji kadar, istihbarat, ekonomi, altyapı, iletişim konusudur. Nedir 5G teknolojisinin farkı? ABD neden bu denli saldırgan davranıyor?
1.3K views

Netizenlerin Beyni Büyük mü?

Ağ tabanlı yaşam kalıplarının daha belirgin olacağı bir dönem girmiş bulunmaktayız. Yeni dönemin en önemli konularından birisi de kentlerin nadide noktalarında yaşayan ve değişik yaratıcılık kabiliyetine sahip genç beyinlerden azami istifade etmenin yollarını bulabilmektir. Silikon Vadisi örneğinden yola çıkarak birçok gelişmiş ülke kendi yaşama normlarına göre yeni bir sosyal yaşam dokusu oluşturmayı hedefliyorlar.
DÖNBAŞA

Okumadan Geçme