rus-tarzi
Rus Tarzı

Rus Tarzı

2 Ekim 2015

“Putin Suriye’de hava harekatına başladı,” diye takdim edilen haberlere Amerika temkinli yaklaştı, ardından bazı ülkeler Suriye’de taarruza geçen uçaklardan dolayı Rusya’ya kınamada bulundu. İşin aslı yakında çıkar…

Ben buna benzer bir olayı daha önce Miloseviç ile ilgili NATO’nun girişimleri içinde görmüştüm. Tam Birleşmiş Milletler ve NATO, “Şimdi ben ne yapmalıyım?” diye aranırken Rus Dışişleri Bakanı Zagreb Meydanı’na askeri kargo uçağı ile inerek herkesi şaşırtmıştı. “İnsiyatif ve akıl dolu bir hamle,” diye aklımdan geçirmiştim.

Geçtiğimiz günlerde ise New York’ta Birleşmiş Milletler’de yapılan zirvede Obama ve Putin elele poz verirken, tüm politikacılar ve dünya basını, “Suriye sorunu çözülüyor, Esad’ın işi bitiyor, haydi hayırlısı,” türünden düşünmeye başlamıştı. Üzerinden az bir saat geçmedi ki Rusya Suriye’de askeri harekata başladı. Bu şaşkınlık yaratan bildik bir hamle idi.

Şöyle bir anlatım vardır, bilirsiniz; Slavlar satranç, Anglo Saksonlar poker, Orta Doğulular ise tavla oynarlar, diye. Birleşmiş Milletler’de bile olsalar, Putin satranç hamleleri yaparken bizim liderler yine tavla başındalar desenize.

Rusya bu hamle ile ne yapmak istemiş olabilir? Suriye’de işler sona yaklaşıyorken Rusya’nın denklem dışı kalması asla düşünülemez. Rusya öyle bir yerde olmalıdır ki, başta Amerika olmak üzere yeni-Suriye düzenlemelerinde hak iddia edecek ülkeler Rusya’sız bir denklem düşünemesinler. Burası neresidir? Tam da Suriye’nin içi.

Türkiye nerede? Suriye içinde Türkiye’ye muhalif örgütler ve oluşumlar varken ve diğer yandan Suriyeliler Türkiye’deylen, Türkiye Suriye’nin kenarındadır. Suriye’deki İŞİD’i vurmakla ilgili işlerde Türkiye var ama yine dışarıdan geliyor. Suriye’ye muhalifleri eğit-donat gibi işlerde var ama yine kenarda. İnsanlık dramına dikkat çekmeye çalışıyor, Türkiye daha çok yakınıyor ve yardım bekliyor.

Bu ifadelerden Türkiye işin ortasında olsun gibi bir anlam çıkarılmamalıdır. Bunlar Rus tarzının hamlesindeki farkı açıklayabilmenin bir açıklamasıdır.

Rusya başka ne yapmak istemiş olabilir? Ukrayna krizinden dolayı parası değersizleşti. Üzerinde Dolar ve petrol fiyatları baskısı var. Bu sorunu kendi istediği gibi çözmek isteyecektir. Eğer Suriye için masaya oturma hakkına sahip olursa, ki bu durumda olacağa benziyor, gündeme, “Siz de Kırım işinde bana ellemeyin,” önerisini getirebilir.

Zaman gösterecek… Rus tarzı açık; en kritik zamanda, herkes şimdi ne yapacağız derken, o tam da ateşin merkezine bir taş sürüyor. Sonra haliyle soruna müdahiller içinde oluyor ve çözüm süreçlerinde amacına vakıf isteklerini ileri sürerken elle tutulur kazanımlar elde etmeyi bekliyor.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

hdp-ile-nereye
ÖNCEKİ YAZI

HDP ile nereye?

secimden-oncesi-ve-sonrasi
DİĞER YAZI

Seçimden Öncesi ve Sonrası

Politika 'ın son yazıları

Stratejik Derinleşme

Politikada "stratejik derinleşme" terimini ifade etmekle, beraberinde neleri söylemiş oluyorum: Aktif, nötür (yeni-izolasyonizm) ve karma politikalar, politik seçenek olarak aynı anda yapılması gerekenler.

İran’ı Konuşmak

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve beraberindekiler için dün, bugün cenaze töreni yapılıyor ve yarın toprağa verilecekler. Peki bu durumda bizler İran'ı nasıl konuşmalıyız?

Reisi’nin Olayı

Dün öğle saatlerinde İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Dışişleri Bakanı Hüseyin Amirabdullahiyan'ın içinde olduğu bir helikopter, Azerbaycan sınırında İlham Aliyev ile açılışı yapılan barajların töreninden sonra dönüşte kötü hava şartlarında düştü ve sadece İran değil, herkes şokta. Enkazı Türkiye'den kalkan Akıncı İHA buldu. Ben bir havacı olarak burada kendi açımdan bazı hususlara değineceğim.

Rusya’nın Kharkiv Harekatı

Son günlerde Ukrayna-Rusya savaşında önemli bir gelişme var. Rusya için Kharkiv harekatı çok önemli bir koz olacak. Bu kez Rusya tarafı daha derli toplu harekat yapıyor, politikada daha akıllıca ifadeler seçiliyor. Zelensky ise endişeli görünüyor.

Politik Vizyona Göre Konumlanma Stratejisi

Ülkeler için sihirli kelimeler refah ve güvenlik, öyle değil mi? Peki 2030’lardan sonrasına bakın, dünyadaki gelişmeler ve Türkiye özelinde cevap arayın, vizyonumuz ve stratejimiz ne, refah ve güvenlik için neler düşünülmeli? Bu stratejik-vizyona esas olacak şekilde, politik anlayışımız, sosyo-politik ve sosyo-ekonomik etkileşimlerimiz ne durumda, neredeyiz, ne tarafa doğru gidiyoruz, riskler neler?
DÖNBAŞA

Okumadan Geçme