Gürsel Tokmakoğlu|
Okuyucu
|
Küresel çapta bir tartışma yeniden alevlendi. Bir süredir körüklenen bu Huawei siber güvenlik konusu üzerine daha çok tartışacağız. Zira Çin Huawei ile 2020’den sonra küresel üstünlüğü ele geçirmenin hazırlığını yapıyor. Bu ne demek? Sadece sosyo-ekonomik bir konu değil, hemen her alanda, bilim-teknoloji, savunma, uzay, gibi çok boyutlu liderlik savaşı. Dikkatlerden kaçan burası oluyor. Son olarak İngiltere devreye sokulmaya çalışılıyor. İşte bu süreci incelemek şart, çünkü büyük bir savaş oluyor!
Şimdiden söyleyelim, 1) özelikle 5G teknolojisini kullanan Huawei, 2) kuantuma göre tasarlanan Micius uydusu ve 3) yapay zekayı (AI) kuantum işletim teknolojisi ile kullanan bütün gereçler, bunların üçü birlikte kullanıma geçince Çin piyasaları ele geçiriyor. Nasıl? Bütün cihazlardaki temel altyapı ve işletim sistemleri için kapasitenin ve süratin çok yukarılara taşınması sayesinde. Bu kapasite ve hız, beraberinde yeni bazı alanların da ürün vermesine sebep olacak. Bu ürünlerin çoğu yapay zekâ kullanan sistemlerin en üst modelleri şeklinde olacak. Demek oluyor ki Çin yapay zekada en üst seviyeleri yakalarken, ABD ve onunla birlikte hareket eden diğer ülkeler şimdikine benzer seviyelerde kalacaklar.
İşte size savaş: Güvenlik, teknoloji, ticaret… ABD tarafı hemen her anını bu gerçek savaşla geçiriyor. Her türlü meselenin özünde bu durum içinde gelişen tırmanmanın gerekliliklerini arayabilirsiniz. Bırakın bilim insanlarını ve ticaret ekonomi, finans, sanayici vs. aktörleri, istihbarat teşkilatları ve hukuk adamları geceleri uyku uyumadan bu savaşta birkaç siperi ele geçirebilmenin gayreti içindeler.
Daha yakın zamanda The Times bir makale yayımları ve sonra birçok küresel medya unsuru buradaki değerlendirmelere göre haberler verdiler. Ne deniyor? “CIA, Huawei’ye yatırım yapan Çin Hükümeti’nin güçlü ancak somut bir kanıtını üretemedi.” Yatırımın Çin Halk Kurtuluş Ordusu ile irtibatı biliniyor. Ordu, Ulusal Güvenlik Komisyonu ve Hükümetin yatırım ağının üçüncü bir kolu durumunda.
CIA’nın kanıtları Beş Gözler (ABD, Kanada, İngiltere, Avustralya ve Yeni Zelanda) istihbarat topluluğu üyeleriyle paylaşıldı. Bugüne kadar çalışanlarının sahibi olduğu Huawei’de Ren Zhengfei’nin yüzde 1,14 ile en büyük hissedar olduğunu kanıtlamıştı. Esasında bu pozisyon bir örtü idi. Huawei, Çin’in küresel üstünlükte öne sürdüğü bir devlet firması olarak işaret edilmeye başlandı.
Huawei’nin 5G teknolojisindeki ileri hamlesi Beş Gözler ülkelerini endişeye soktu. Bu alandaki altyapı ihalelerini gözden geçirmeye başladılar. Bu gruptan ABD, Avustralya ve Yeni Zelanda Huawei’yi kullanmamak için birleştiler. Kanada ‘da Huawei’nin CFO’su Meng Wanzhou’nun tutuklanması süreci ile Kanada’nın da aynı amaca yönelmesi gerektiği ifade edilmişti. Bugünlerde de İngiltere’de bu tür haberler var. Böylelikle Beş Göz Çin’e karşı somut biçimde ortak etmiş olabilecek. İşte tam da bu aşamada The Times dergisi ortalığı hararetlendiren taraf oldu.
Bu derginin makalesinden sonra geçtiğimiz hafta Huawei’nin Küresel Siber Güvenlik Başkanı John Suffolk, “hayal kırıklığı yaşadıklarını” ifade etti. Suffolk, Çinli bir şirket olmanın neden bu kadar sorun yarattığını anlamadıklarını işaret ediyor. Suffolk’a göre Huawei, önündeki her türlü güvenlik soruşturmalarını ve test prosedürlerini geçti. Sanki açıklamalarıyla Suffolk, soruşturmalar yoluyla karşı tarafça 5G teknolojisinin kaynak kodunun ele geçirilmeye gayret edildiğini, ama bunu başaramayacaklarını hatırlatıyor. Bu durumun ticari mantıkla bağdaşmadığını söylüyor.
Ama başta ABD olmak üzere Beş Göz ülkeleri şimdi bu Huawei şirket yapısını masada tutarak ihalelerden el etek çektirilmesiyle ilgili kanıtları ve iddiaları çoğaltmakla meşguller. Yani yine ticaret hukukunun içindeki meşruiyeti işletmeye çalışıyorlar. Bu “ispat veya kanıt savaşı” nasıl sonuç verecek bilinmez. Ama eğer Çin kazanırsa piyasalar 2020’den sonra ABD’den kayacak ve Çin’in kontrolüne geçecek, ki bu büyük bir değişim. Tersi olursa, Beş Göz ülke dışındaki bütün Batı ülkeleri, özellikle Avrupa Çin’i casusu olarak damgalayacak ve aslında ekonomik savaşta kendini korumaya almış olacak. Demek oluyor ki önümüzdeki birkaç gün birçok soruyu cevaplayacağız.
Şimdilik The Times gibi medya gücü üzerinden İngiltere Hükümeti ayağa kaldırılmaya çalışılıyor. İngiliz Ulusal Siber Güvenlik Merkezi şu an sessiz. Fakat bir açıklama olacağı bekleniyor. Sadece 24 Nisan 2019’da İngiliz basınına baktım, ne anlatıyor diye, 8-9 yazı var peşi sıra manşete yerleşen. Örnekler: “Huawei 5G row: Ministers demand leak lnquiry”; “Ministers in a froth amid Huawei row”; “Best of Today: Is Huawei a security risk”; “Huawei: Why UK is at odds with its cyber-allies”; “News Daily: Huawei, 5G fears and Sri Lanka attacks latest”; “Huawei row: UK to let Chinese firm help build 5G network”; “Huawei: A simple guide to why the company is in so much trouble”… Ne diyor bu yazılar: Bilgi sızması, kabinenin etkilenmeye çalışılması, güvenlik riskleri, siber müttefiklik, çok ilginç Sri Lanka (ve demek ki Yeni Zelanda eylemi de böyle bir şey!) terör eylemi…
İşte size savaş! Bu savaşta ülkeler güçleri ve müttefiklikleri ölçeğinde taraf oluyorlar… Başat güçler Siber Savaş Ordularını ve Uzay Savaş Komutanlıklarını kurdular, boşuna değil!
