Dersler

9 Nisan 2021

Bugün Rusya ve ABD arasında Karadeniz merkezli derin bir sorun yaşanıyor. Bu sorunda kazançlı çıkmak amacıyla taraflar kendi bildikleri türden hamleler yapıyorlar. Hamlelerin bir kısmı Ukrayna, bir kısmı Türkiye… Bazıları ekonomik ve siyasi, bazıları jeopolitik hamleler yapıyor. Bizim de bu konuda düşüncelerimiz var, ders olsun diye şöyle açıklayayım:

Para ve İş Dersi

“Elinizi korkak alıştırmayın,” diye bir söz vardır. Dahasını söyleyeyim, “Asıl aklınızı, gönlünüzü korkak alıştırmayın!”

Toplumlara korku ve kaygı aşılarlar. Bunun nedeni ekonomik değil, politik çıkar elde etmektir. Küresel rekabet ortamında nüfuz alanını geliştirmekle ilgili sürdürülen kampanyalardır bunlar.

Türkiye’ye battın çıktın diyenlere kulak asmayın. Türkiye’den parasını alamayan yok. 

Küresel sermaye milletleri fakirleştirip daha çok almak isterler. Ülkeleri ufalayıp kolay yönetmek isterler. Buna imkân verenlerden bir kısmı dış sermaye ise diğer kısmı da içerideki havadır.

Jeopolitik açıdan Türkiye avantajlıdır. Bu avantajı ABD kendi eliyle verdi aslında. Bunun farkındadır.

Türkiye avantajlıdır. Piyasada dolaşımda olan sermayenin dışında Türkiye’ye çalışan paralar var bu dünyada.

Bugün için dünyada sorun para değil, iş. İş insanlar iş yapmak isterler. İşin olmadığı konjonktürde ortada parası olanlar Türkiye gibi ülkelere diyorlar ki, gelin iş yapalım. 

İş yapmaya engel politik çıkarlar ise bu başkadır. Örneğin, nasıl ABD, dünyaya İran ile iş yapmayın diyor ise sizce buradan çıkarılacak ders nedir?

İş, güvenle yapılır, para ikinci plandadır, bunu en iyi kapitalistler bilir. 

Türkiye ile iş yapmak kolaydır, kapitalistler bunu bilir.

Jeopolitik Dersi

Ruslar şöyle düşünür, Napolyon, Hitler geldi yenildi gitti, Joe Biden mı kazanacak? Burası Rusya.

Ruslar kendini tanımayanı asla tanımaz. Güven arar, yoksa yoktur!

Ruslar Ukrayna’ya diyor ki, gelseydiniz anlaşacak bir yer bulurduk, ABD’ye gittiniz, artık anlaşma yok. 

Şimdi gelin de siz çözün bu Ukrayna düğümünü…

Kafkasya’da, Balkanlar’da, Orta Doğu’da, Akdeniz’de, Karadeniz’de sorun mu var? Bölge ülkeleri çözer. ABD’ye neden ihtiyaç olsun ki?

Demokrasi mi sorun? Bu gerekçe bana yetmiyor. 

ABD’nin demokrasi dediğine bakın siz? Suudilere kral atamak demokrasi mi? 

FETÖ ile Türkiye’de siyaseti ve ekonomiyi dizayn etmeyi bugün bile düşünmek, buna yatırım yapmak demokrasi mi? 

PKK terör örgütü mü demokrat? 

Suriye, Irak, sonra başka ülkeler üçe bölünsün dediler. Neden?

Bu dünya milletleri, kültürleri çıkarcılığı, aldatmacayı, köleciliği, emperyalizmi, çifte standardı, yukarıdan bakanların demokrat olmadığını, terörü ülkelere dayatma siyaseti yapanları bilir. 

Dünyanın tecrübe etmediği yok, mesele akla saldırmak, bir süreliğine eksik, yanlış düşünenler üretmek.

Türk milleti ABD’yi vaktiyle kapitülasyon verdiği Avrupa’yı bilir. Bakmayın bazen farklı düşünenlerin çıktığına…

Her kültürün elbisesi farklıdır güneş ışığının farklı açıdan yansımasının doğallığı gibi. 

Bir ağaçtan iki yaprak alın bakın, ne kadar da çok fark görürsünüz.

Küreselciler, emperyalistler insanları neden tek şekilde formatlamak isterler ki?

Rus, Çinli, Hintli neden Amerikalı gibi olsun?

ABD doları dünyayı yönetmeye yetmez! 

ABD dolar kazansın diye yapay politikalarla dünyayı meşgul ediyor. 

Dünya milletleri ticaretlerini kendi anlaşmalarına göre yapabilir. 

Milletlerin cebinde dolar taşıması için Batı tipi demokrasi ve kapitalist sistemi kabul etmesi gerekmiyor.

Günlük İşler Dersi

Enerjik, sabırlı, pozitif, korkusuz olmak lazımdır. Birlik ve beraberlik içinde olursak kimse bize yan bakamaz.

Hasım ne yapar? Birlik ve beraberliği bozar, korkutur, kaygılandırır…

ABD, Rusya ile savaş yapmaz, yaptırır. Ukrayna’yı NATO’ya dahil eder. Rusya Ukrayna’ya ebedi kapıları kapatır, bugün doğalgazı kapattığı gibi. Avrupa bundan etkilenir. Sorunu yaşayan Ukrayna halkı olur. Bu ABD’nin umurunda değildir.

Türkiye’nin elinde Karadeniz’in anahtarı Boğazlar var.

Vaktiyle Şükrü Saraçoğlu’na Avrupalılar, “Şu Boğazlar’ı açın da Karadeniz’e donanmayı sokalım,” derler. Saraçoğlu cevaben, “Valla anahtar bende değil, Atatürk aldı, bilmiyorum,” der. 

Bugün Amerika ve Avrupa, Karadeniz’in anahtarını istiyor. Ne yapacak dersiniz? Kimden istiyorlar, anahtar kimde?

Mario’ya, Miçotakis’e, Macron’a bakmayın siz…

Hatta Zelensky de bunlara, Amerikalı kurtlara ve Avrupalı genç siyasetçilere pek uymasın, Türkiye ne derse onu yapsın. Türkiye güvenilirdir.

NOT: Fikri mülkiyet hakları gereği bu bilgileri referans vererek kullanabilirsiniz.

Gürsel Tokmakoğlu

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

ÖNCEKİ YAZI

Karadeniz’de Gerginlik ve Türkiye’de Siyaset

gucun-bilesenleri-ve-turkiye
DİĞER YAZI

Filozof, Lider, Medeni ve Öğrenci

Politika 'ın son yazıları

Stratejik Derinleşme

Politikada "stratejik derinleşme" terimini ifade etmekle, beraberinde neleri söylemiş oluyorum: Aktif, nötür (yeni-izolasyonizm) ve karma politikalar, politik seçenek olarak aynı anda yapılması gerekenler.

İran’ı Konuşmak

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve beraberindekiler için dün, bugün cenaze töreni yapılıyor ve yarın toprağa verilecekler. Peki bu durumda bizler İran'ı nasıl konuşmalıyız?

Reisi’nin Olayı

Dün öğle saatlerinde İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Dışişleri Bakanı Hüseyin Amirabdullahiyan'ın içinde olduğu bir helikopter, Azerbaycan sınırında İlham Aliyev ile açılışı yapılan barajların töreninden sonra dönüşte kötü hava şartlarında düştü ve sadece İran değil, herkes şokta. Enkazı Türkiye'den kalkan Akıncı İHA buldu. Ben bir havacı olarak burada kendi açımdan bazı hususlara değineceğim.

Rusya’nın Kharkiv Harekatı

Son günlerde Ukrayna-Rusya savaşında önemli bir gelişme var. Rusya için Kharkiv harekatı çok önemli bir koz olacak. Bu kez Rusya tarafı daha derli toplu harekat yapıyor, politikada daha akıllıca ifadeler seçiliyor. Zelensky ise endişeli görünüyor.

Politik Vizyona Göre Konumlanma Stratejisi

Ülkeler için sihirli kelimeler refah ve güvenlik, öyle değil mi? Peki 2030’lardan sonrasına bakın, dünyadaki gelişmeler ve Türkiye özelinde cevap arayın, vizyonumuz ve stratejimiz ne, refah ve güvenlik için neler düşünülmeli? Bu stratejik-vizyona esas olacak şekilde, politik anlayışımız, sosyo-politik ve sosyo-ekonomik etkileşimlerimiz ne durumda, neredeyiz, ne tarafa doğru gidiyoruz, riskler neler?
DÖNBAŞA

Okumadan Geçme