parali-askerler
Paralı Askerler

Paralı Askerler

17 Haziran 2020
Okuyucu

İnsanlık, harp tarihi içinde daha ziyade “paralı asker” diye ifade edilen unsurları Antik Yunan döneminden bu yana görmektedir. Yakın dönemde ise ABD’den Blackwater veya Rusya’dan Wagner gibi grupların bölgemizdeki faaliyetlerine şahit olunca, bu konunun önemini biraz daha anlamış olduk. Gelin kısaca göz atalım, bu konunun başlıca bilinmesi gereke noktaları neler?

Paralı asker (mercenary) dışında aynı amaçla birçok ismi kullanmak mümkündür. Aslında bu kategorideki birliklerin akademik açıdan temel ismi Özel Askeri Şirket (Private Military Companies, PMC) şeklindedir. Benzer ifade ile Özel Askeri Endüstri (PMI) diye de ifade edilen yeni bir iş kolu halinde tanımlar da kullanılmaktadır. Buna kısaca özel ordu, taşeron veya müteahhit (contractor) diyenler de vardır. 

Avrupa, daha ziyade Batı kültürü, bu konuyu hem tartışmış hem de fiilen teşkil edip kullanmıştır. Thomas More Ütopya isimli eserinde paralı askerlerin kullanılmasını savunmaktadır. Prens adlı eseri yazan Niccolo Machiavelli ise paralı askerlere muhalif tarafta yer aldı. Avrupa kaynaklı sömürgeci ve işgalci askerlerin tarihi ifadesi olan Fransız ve Romalılar Lejyoner (Latince Legio ordu demek), Alman Landsikneşt (Landsknecht) ve İspanyol Konkisdator (kısaca, daha çok kâşif ve sömürgeci iş adamı) gibi popüler isimlendirmeler de vardır.

Daha gerilere gidip bir bakalım. MÖ 400’lü yıllardan itibaren paralı askerle savaş alanlarında görev almışlardır. Antik Yunan, Makedonyalı Büyük İskender, sonra Roma dönemi. Romalılar Ortadoğu coğrafyasına gelince gördü ki bu bölgede de çeşitli kendi başına buyruk organizasyonlar para veya başka çıkarlar için askeri faaliyetlere katılmaktalar. Avrupa kıtası 30 Yıl ve 100 Yıl Savaşları dönemlerinde paralı askerleri kendi içinde de kullanmıştır. Modern dönemde Birinci ve İkinci Dünya Savaşları içinde de belli uygulamalar ortaya çıkmıştır.

Kontratlı askeri faaliyetler Sömürgecilik döneminde daha net görüldü. Özellikle Doğu ve Batı Hint Şirketleri gittikleri bölgelerde güvenlik işlerini yerel veya başka bölgelerden taşıdıkları çatışmayı veya önlemeyi bilen gruplarla çözmeye çalıştılar. Bu anlamda paralı askerler İtalyan, İspanyol, İngiliz, Fransız ve Alman sömürgecileri tarafından ilgili oldukları alanlarda bolca kullanıldı. Sömürge bölgeleri Çin’den başlayınız, Güney Asya, Hindistan, Ortadoğu, Afrika, buradan Atlantik’i geçin, Latin Amerika’ya kadar kapsanır. Bugün de bakılırsa modern paralı askerlerin çoğunlukla kullanıldığı yerler yine aynı bölgeler olmaktadır. Bu bakışla PMI’nın çalışma alanı bellidir.

Modern dönemde konunun uluslararası hukuk bağlamıyla ele alınıp tartışıldığını görmekteyiz. Birleşmiş Milletler (BM) konuyu geniş şekilde tartışmış ve ret etmiştir. BM konuyu Cenevre konvansiyonu ile defaten kayda geçmiştir. Savaş suçları, esirler ve soykırım bahisleri içinde paralı askerlerin asla kabul edilmemesi yönünde çıkışları olmuştur.

ABD, Soğuk Savaş’tan sonra hem kendi askerini kullanmış hem de modern PMC’lerin gelişmesini sağlamıştır. Bu dönemde dikkat çeken en önemli organizasyon DynCorp olmuştur. Blackwater ve GreyStone şirketleri de bilinenlerdir. ABD yakın zamandaki bütün bu organizasyonlarını istihbarat servisi CIA ile gerçekleştirmiş gözükmektedir. Daha sonra PMC’ler rüştünü ispat etmiş ve CIA sadece koordinatör olmaya başlamıştır. 

Bir yönüyle sahayı düzenleyen CIA’nın veya benzer başka dominant istihbarat servislerinin (örneğin FSB, Mossad vs.) geniş coğrafyadaki operasyonlarında yerel unsurları kendine müzahir kılması söz konusu olmuş, onları örgütlemiş ve maaşa bağlamıştır. Modern dönemde paralı asker, vekil (proxy), milis ve melez (hibrit) güç gibi kavramlar karışık bir şekilde kullanılır olmuştur. Çoğu çıkarcı grup ve istihbarat servisi ortamı şekillendirirken bu PMC’nin sağladığı imkanlardan yararlanmışlardır. 

Bazı örnekler verelim: Executive Outcomes isimli şirket 1998’de Angola, Sierra Leone, gibi yerlerde çalıştı. Sandline International, 2004 yılında Papua Yeni Gine ve Sierra Leone’de oldu. Gurkha Security Guards Limited aynı dönemlerde Sierra Leone’deydi. DynCorp International çok yerde oldu, örneğin Bosna, Somali, Angola, Haiti, Kolombiya, Kosova, Kuveyt, Afganistan (halen buradadır). Blackwater’in 2004’te Irak, Felluce’de bulunduğu kayıtlara geçmiş bir operasyondur.

Temel olarak ülkelerin örtülü destek verdiği olayların lehlerine gerçekleşmesinde kendine yönelecek karşı oklardan kurtulmak maksadıyla bu yola başvurmaları söz konusu olmaktadır. Yakın zamanda örneğini görüyoruz, Libya’da Wagner var, hem ABD Afrika Komutanlığı bunların 2 bin civarında olduğunu iddia etmektedir, ancak Rusya Federasyonu devlet birimleri asla bu hususu kabul etmemektedir. Bu bir yöntemdir ve paralı askerin tercih edilme sebebidir. 

Rusya Libya görevi için Wagner’in başka ülkeler tarafından finanse edildiğini ifade ediyor. En başta Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) var. Bu ülke ise bir kara-para cennetidir ve bu işler için uygun bir sistemi temsil eder. BAE’nin kendi politikası ile yürütülen bir planın sonucu olabileceği gibi, eğer birileri Wagner’in finansmanını burada toplayıp aktarıyorsa da mümkündür.

Günümüz şartlarında PMC’ler hangi alanlarda geliştiler ve kullanılıyorlar? Mayın ve patlayıcı temizleme ve dökme, istihbarat, suikast, koruma, ayaklanma çıkarma, provokasyon, siber faaliyetler, örtülü operasyonlar, gayri nizami harp. Çift taraflı çalışmak bile mümkündür.

ABD’nin örneğin Blacwater ile CIA ve Pentagon operasyonları için kullanılmasında ABD adına bir pürüz çıkmaz. Veya benzeri biçimde Wagner için FSB’yi de örnekleyebiliriz. Ancak bir başka ülke veya güç odağı (Afrika ve Güney Amerika’da bunun örnekleri çoktur,) bu şirketlerden birini kullanacaksa aralarında yapacakları kontrat çok büyük önem taşır. Çünkü bu şirketler tam bir profesyoneldir ve evrakta yazılanı bile istismar edebilecek pürüzleri çıkarıp ellerinde tutarlar veya sonradan kullanabilirler. 

Başka bir örnek daha, bir paravan şirketle bir operasyonun taşeronluğu kısa süre için gerçekleştirilir ve sonra ticari firma ortadan kaybolur. Hak iddia etmek mümkün olmayabilir. Bu taşeron örneğin Wagner’in veya DynCorp’un veya Blacwater’in bile olabilir. Piyasayı bunlar bir biçimde konsolide ederler.

Adeta bu hayalet silahlı güçler her türlü ortamı kendi amaçlarına göre dizayn edebilirler, dolayısıyla kontrolleri önemli olmaktadır. BM’nin PMC’leri ret etmesi bir yana devletler de kendilerine göre yasalar çıkarırlar ve kendilerini koruma altına alırlar.

Uluslararası sistemin, hukukun ve nihayette BM’nin isteği ülkelerin (ulusların) resmi ordularla savaşmasıdır, özel ordularla (private army) değil. Savaş ve çatışma hukuku bununla ilgili konuları kapsar ve bu durum aynı zamanda belli bir düzeni ve caydırıcılığı sağlar, kaotik hallerden kurtulmaya neden teşkil eder.

Günümüzde paralı asker gibi “yabancı asker” kavramı da gündemdedir. Örneğin Suriye ve Libya’da bazı ülkelerden yabancı askerler davet edilmiş ve kullanılmaktadır. Eğer yerel ülke bir başka ülke askerini resmen davet ettiyse ve bununla ilgili yasa çıkardıysa, bu durumu BM uygun görmektedir. Ancak tersine bir durumda yabancı askerler kullanıldığında suç teşkil eden durumlar söz konusu olur. Eğer PMC’ler aracı olup bölgeye yabancı askerler veya savaşçılar derleyip getirdiyse, bunun hesabını birilerinin mutlaka vermesi gerekir. Dolayısıyla yerel ülkelerde güç mücadelesi içindeki odakların meşruiyetleri önemlidir ve muhataplık bakımından bu bir uluslararası hukuk konusudur.

Her şeye rağmen günümüzde PMC’ler yeni bir çıkar alanı ve geniş bir piyasa oluşturmuş haldedir ve uluslar sisteme karşı odaklanan her bir gücün arkasında olabileceği çarpık bir oluşumdur. Genel konjonktürel değerlendirme içinde uluslararası sistem ile buna karşı küreselci arayış halindeki sistemin savunucuları arasında, daha özelde bakılırsa ABD ve Çin rekabeti dahilinde, Asya-Pasifik bölgesinde bu tür yeni çatışma alanlarının gelişeceği düşünülürse, paralı askeri yapıların istense de önüne geçilemeyeceği söylenebilir. O halde ülkeler kendi politikalarına göre yeni planlar yapmak durumunda kalabilirler.

Modern paralı asker çağındayız. Buna koşut olarak Neomedyevalizm (Neomedievalism) ve Neomedyeval Savaş (Neomedieval Warfare) kavramları doğmuştur. Neomedyevalizm, çıkarların birleştiği alanlarda kendini gösteren devlet merkezli olmayan ve çok kutuplu bir dünya düzeniyle ilgili bir kavramdır. Ne devletlerin yıkılmasını veya anarşinin başlangıcını önceden haber verir ne de böyle bir kaygısı vardır. Bunun yerine, yeni küresel sistem gereği sorunlu olan her meseleyi kendi haline bırakır, kalıcı bozukluğu kabul eder. İşte böylesi kaotik ortamın kabulü ile yaşamın devam etmesi algısı içinde her güç unsuru kendine özgü silahlı, istihbarat ve siber güçlerini kullanmaya başlıyor ve bunlarla kontrat yaparak kazanç elde etmek isteyen bir endüstrinin mevcudiyeti kabul görüyor.

Bu neomedyeval dönemde Vekalet Savaşı, Hibrit Savaş ve Siber Savaş öne çıkmaktadır. Bu savaş türlerinin hepsinde aktörler, karmaşıklık içinden avantajla çıkmak adına PMC’lerden istifade ederler.

Halen Türkiye’nin bulunduğu coğrafyada ve etki sahası Irak, Suriye ve Libya’da mevcut aktörler paralı askerleri kullanmaktadır. Ancak görülmektedir ki, Türkiye’nin de yakın dönemdeki faaliyetlerine balılırsa, gücünü sahaya aktarma biçiminde ve diplomasi manevralarında neomedyeval döneme hazırlıklı bir tavır içindedir. Eğer böyle olmasaydı nelerin kaybedilebileceğini sizler hayal edin!

Gürsel Tokmakoğlu

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

neden-iraktayiz
ÖNCEKİ YAZI

Neden Irak’tayız?

neomedyeval-savas
DİĞER YAZI

Neomedyeval Savaş

Güvenlik 'ın son yazıları

55 views

İsrail’in İran Saldırısı ve Polemolojik Analizi

19 Nisan gecesi İsrail, İran-İsfahan'daki bir askeri hedefi vurdu. Önce alınan bilgiler ve geliş yöntemleri doğru mu yanlış mı tartışıldı. Ancak, olağanüstü denebilecek türden yeni bir süreçle ilgilendiğimiz gayet açıktı. Ben sizlere bir askeri analiz yaparak, eldeki bilgileri de kullanmak suretiyle, bazı poüemolojik sonuçlar çıkarıp sunmak istiyorum.
88 views

İran Yine İsrail’e mi Çalıştı?

1 Nisan'da İsrail, İran'ın Şam elçiliğine saldırdı. 13 Nisan'da İran, İsrail'e günü-saati belli bir misilleme operasyonu yaptı, adı: Operation True Promise! 15 Nisan itibariyle durumu gözden geçirelim.
145 views

Birisi

Moskova’daki Crocus City Hall terör saldırısı konusunu analiz edelim. Ama önce bugünlere nasıl geldik, bir bakalım. Sonuçta aradığımız birisi var! Kim bu birisi? Hani öndekileri görüyoruz, yakalandılar da. Ama bu tür küresel etkisi olan ciddi konularda, Rusya gibi bir ülkeye terör saldırısı yapılarak, asıl ne amaç güdülüyor olabilir, bunu anlamaya çalışalım.
190 views

Küresel Silahlanma Tartışmaları

Her ülke silahlanıyor? Bu silahlanmanın caydırıcılık amacıyla yapılıyor olması bize neyi açıklar? Asıl konu egemenlik mi, küresel mücadele içinde daha fazla güçlü olabilmek mi? Bilinmedik şeylerden mi bahsediliyor? Bu soruları cevaplandıracağız. Ayrıca Macron ve Putin neler söyledi, değerlendireceğiz. Bu şekilde, asıl ilgilendiğimiz olgular ve temel düşünceler olacaktır.
215 views

Milli Güvenlik Siyaseti

Türkiye daima kazanan ve gelişen olmak zorundadır, başka türlü düşünülemez! Milli Güvenlik Siyaset Belgesi (Kırmızı Kitap) gibi dokümanların kendi gücü için geri planda çok çalışılmalı, fikri altyapısı ve anlayışı özgün ve tutarlı olmalıdır. Ama önemlisi; bunun uygulanmasında herkesin, her kurumun, her şirketin, inanarak, gösterilen hedefleri elde etmek amacıyla, bütünlük halinde ve bu bağlamda tek yolda yürümesi gerekmektedir. Bu, "devlet disiplini" konu ve kapsamını aşan bir yaklaşımdır, ülkece disiplinli olmayı gerektirmektedir. Eğer ülkece disiplinliysek hak edilen gelişmenin yolunda oluruz! Siyasetin kendisi, entelektüel yaklaşımlar veya iş dünyası bizi yolumuzdan alıkoymamalıdır. Bu çok hassas bir konudur.
DÖNBAŞA

Okumadan Geçme