Yangın mı Siyaset mi?

10 Ağustos 2021
Okuyucu

İçinde bulunduğumuz dönemde çok önemli bir tecrübe yaşamaktayız. Yangının korkunç etkisi ve dolayısıyla kayıplar var. Bu ciddi mesele tamamen siyaset üstüdür. Önümüzdeki yıllarda da yangınlar ve başka felaketler olacak, belki de daha çok!

Milli Takım Teknik Direktörlüğü’ne Guus Hidding getirilmişti. Bir süre çalıştı ve sonra gitti. Giderken sordular, ayrılma sebebiniz nedir, diye. Cevap: Türk tarzı! (Turkish style!

Yangın olur, sel olur, hatta savaş olur… Ancak Hidding gibi bir yabancı bize böylesi bir eleştiri yapabilir, Türkler böyle işte, dercesine. İçimizden biri söyleyemez. Çünkü ne derse desin ve ne denli haklı olursa olsun, bir biçimde bu Türk tarzının gelişmesi ve sonuçlanması bakımından konuya müdahil olanlardandır, kendini soyutlayamaz. Siyaset arenasından bahsedecek olursak, iktidar da muhalefet de Türkiye’dedir, dışarıda değil.

Şöyle denebilir, eleştirmeyecek miyiz? Eleştiriler yapıcı olursa, yangın yerinde omuz omuza verilirse mesele yok. Vatandaş böylesi meselelerde siyasetçilerin de omuz omuza olmalarını görmek istiyor.

Balkan Savaşı’nda mağlup olan dedelerimiz cepheden gözü yaşlı döndüler. Konu neydi? Siyaset mi? Sonuçta savaşı kim kaybetti? Topraklarımızı kimler aldı. Halen Balkanlar’daki kardeşlerimiz bizlerden ayrılar… Bayramlarımız, gönüllerimiz aynı, ama bayrak farklı.

Bu yangınlar bu yıl bir oldu ise seneye iki, birkaç yıl sonra on kat olacak gibi görünüyor. Küresel felaketler dönemine girdik, bunu anlamak gerekiyor. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği 2021 Raporu yayımlandı (IPCC). Küresel ısınma atışı var: Toprak ısınıyor, hava ve sular ısınıyor, otlar ağaçlar tutuşuyor, toplu balık ölümleri oluyor, buzullar eriyor, taşkınlar oluyor, hava olayları acımazca gelişiyor; daha da fazla olacak! Ülkemizin topoğrafyası malum. Her açıdan önlem almak zorundayız. Kanunlar, sistemler, cihazlar, makineler, vs. hazır edilmeli, siyaseten ve aklen bu duruma hazır olmak zorundayız. Kim sorumlu? Takım mağlup olduğu zaman Hidding çeker gider ve giderken de Türkler der.

Gelin anlaşalım, olması gereken; bir, birlik ve beraberlik içinde olmak; iki, aklımızı ve kaynaklarımızı doğru kullanmak, yolu planlı yürümektir. Bir kısmımız kendini geri çekerse kapasitemiz bölünür. Bölünmek iyi değildir.

Ayrıca siyaset nedir biliyoruz: İlerlemek için plan-program yapmak, icrada bulunmak. İlerleme sağlayacak girişimler siyasettir. Siyaseti olması gereken noktadan uzaklaştırmak, bölücülük yapmak ve halkı olumsuzluklara sürüklemek kamu vicdanında da hukuken de asla kabul edilemez.

Dünya siyaseti nasıl, bunu da biliyoruz. Ülkelerden bazıları, özellikle ABD ve Çin, sadece kendileri ilerlemek ve gelişmek adına dünyanın diğer yerlerine karşı adaletsiz davranışlar sergiliyorlar. Bu ayrı biz konu, ama mutlaka önemli, bu dünya bizim evimiz. Burada öncelikle ülkemizdeki halen devam yangınları konuşarak başladık, bu kavga neye?

Tartışmalara bakın, kendince siyaset yapan, yangına körükle giden var. Çok köklü meseleleri kısır alanlara çekmek isteyenler var. Böyle zamanlarda siyaset ve siyaset üstü nedir bilmek gerekir. Kendimize, bu ülkede bizim gibi ev sahibi olan canlılara ve hepsiyle beraber kaynaklarımıza sahip çıkalım ki gelecekteki sorunlara daha fazla hazırlıklı olalım, öyle değil mi? Olmaz böyle, kaybedecek bir savaşımız olmamalı!

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

ÖNCEKİ YAZI

ABD’nin İttifak Stratejisi

DİĞER YAZI

Batı Kapitalizminin Zorunlu Alıcılığı

Politika 'ın son yazıları

61 views

Politik Vizyona Göre Konumlanma Stratejisi

Ülkeler için sihirli kelimeler refah ve güvenlik, öyle değil mi? Peki 2030’lardan sonrasına bakın, dünyadaki gelişmeler ve Türkiye özelinde cevap arayın, vizyonumuz ve stratejimiz ne, refah ve güvenlik için neler düşünülmeli? Bu stratejik-vizyona esas olacak şekilde, politik anlayışımız, sosyo-politik ve sosyo-ekonomik etkileşimlerimiz ne durumda, neredeyiz, ne tarafa doğru gidiyoruz, riskler neler?
56 views

İsrail Gazze’de Ne Yapmak İstiyor? 

Hamas-İsrail çatışmasında 7 Ekim’den bu yana 212 gün geçti, Gazze konusunda ne noktadayız? Şurası net, 12 bini çocuk 35 bin Gazzeli öldürüldü, 1,5 milyon insan şu anda çok zor şartlarda yaşıyor, en son noktada Refah’a saldırı oldu olacak türü bir İsrail baskısı da sürüyor.
77 views

İkinci One Minute

Eğer dünya büyük bir krize doğru giriyorsa, Türkiye yaşadıklarının yaralarını büyük ölçüde sardı, geleceğe hazır gibi, ekonomik sorunlarla ilgilenmeyi bir yana koyuyorum, ama İsrail yeni ve kaotik dünya dönemine daha büyük bir sorunlarla gireceğe benziyor. Gazze konusu travmatik! Bu stratejik analizi, Türkiye merkezinde gerçekleşen olaylarla açıkladıktan sonra, 2024 itibariyle gelecekte bizi neler bekliyor, diye sorarak ele alıyorum.
70 views

Amerika’da Gazze Protestoları

Gazze'deki yaşanan zalimce olayların gerçekliği ve Batılı politikacıların ikiyüzlü uygulamaları bugün Amerika'da tartışılıyor ve protesto ediliyor. Yarın bu protestolar Avrupa'da da yaygınlaşabilir. Öyleyse diyebiliriz: Gazze sınırlarını aştı!
81 views

Irak’ta Aydınlık Dönemin Başlangıcı

Türkiye, Bağdat'ta Irak ile tarihi bir süreci başlattı, atılan imzalar var, geliştirilen yeni stratejiyle birlikte yapılacak işler var. Bunlar ekonomiden, kültürden, güvenliğe uzanan işler. En önemlisi, inanmışlık, güven ve umut ışığı!..
DÖNBAŞA

Okumadan Geçme