nevruz-neden-milli-bayram-degil
Nevruz Neden Milli Bayram Değil?

Nevruz Neden Milli Bayram Değil?

9 Mart 2016
Okuyucu

Bugüne dek nevruz ile ilgili pek çok konuyu tartıştık. Daha çok Farsça telaffuzu ile kullanılan nevruzun bilinen anlamı baharı karşılama ve yeni doğumdur. Türklerde Ergenekon’dan çıkış sembolü ile mitleşen ve değişik destanlara da konu olan bir şenliktir, kutlamadır, bayramdır. Başta Orta Asya ve Güney-Batı Asya coğrafyaları başta olmak üzere dünyanın geniş bir bölgesinde değişik isim ve şekillerle, aynı iklimler için yaklaşık aynı tarihlerde, çok eski çağlardan bugüne insanlığın uyanış bayramı olarak kutlanmaktadır. Bu kutlamanın bir yandan insanın doğayla irtibatlı diğer yandan kültürel yönü güçlü olduğunu işaret etmemiz gerekmektedir. Bu bakışla nevruz politik, dini ve ırki değildir. Hiçbir şekilde bir ülkenin ve toplumun sahiplenebileceği konu da değildir. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu 21 Mart’ı “Dünya Nevruz Bayramı” olarak kabul etmektedir.

Konu böyle, biliniyor. Kürt toplumu için önemsendiğinden ve biraz da siyasi amaçları için sembolleştirmelerinden dolayı ülkede her yıl bir sorun yaşanıyor. Ortak değerleri içeriyorsa, ötekileşmeyi değil birlikteliği sembolize ediyorsa, ayrıştırıcı ve sömürücü değil kapsayıcı ise o zaman nevruzu neden resmi tatili olan büyük bir bayram hüviyetiyle kutlanmıyoruz? Nevruzu Türkmenler, Kırgızlar, Kazaklar, Özbekler, İranlılar, Afganlar, Tacikler ve diğer ülkeler resmi bayram olarak kutluyor, Türkiye neden kapsamlı şekilde kutlamıyor dersiniz? Nevruz anayasa ile korunan milli bayram olmalıdır.

Türkiye’de ateş yakıp üzerinden atlamakla geçiştirmeye çalışan bir bahar bayramı adeti var. Bu yeterli değildir. İnsanlar doğaya çıkmalı, toplu hallerde büyük şenliklerle kutlamalıdır, kucaklaşmanın en büyüğü nevruzda olmalıdır. Nevruz ne düşmandan kurtuluşla birlikte kabul edilen ne de dini bayramlarımıza engeldir. Nevruz insana ait bir şölendir.

Nevruz tatili olan bir bayram olsun, bunu birlikte isteyelim.

Kültür 'ın son yazıları

393 views

Eleştiriler

Sizlere günümüzün iyi algılanması gerektiği bağlamında, özellikle bizi ilgilendiren yönleriyle, sosyal bilimler ve dış politikaya dair bazı eleştirilerimi aktaracağım. Dünya hızla değişiyor, güç dengeleri bildiğimiz biçimden oldukça farklılaştı, eğer bunlara ait kavramlara ve anlayışlara vakıf olamıyorsak, konuşuruz ama aslında başka bir şey anlatırız.
390 views

Devrim

Bize devrimin ne tarafı kaldı? Diyeceksiniz ki hangi devrimin? Açıklayacağım. En başta şöyle sloganik işaret edeyim: Devrimden değil, sapkınlardan ve geç kalmışlıktan kork!
590 views

Generalist

Ülkeler ve dünyamız için iyi bilinmesi gereken bir konuyu işleyeceğim, generalist olmak. Buna karşılık gelen bir sözcük aradım bulamadım, yine de ben genele yetkin diyeceğim. Genele yetkin kimseler kimler, örnekleri neler? Uluslararası İlişkiler, Ekonomi ve Askerlik sahalarında örnekler vereceğim, neden gerekli, bunu açıklayacağım.
535 views

ENTELEKTÜEL SORUNSALI

Temelde insanın doğası, zamanın getirdikleri ve sürekli gelişen küresel zorluklar var. Bunun üzerine her alanda tereddüt uyandıran değişik adımlar ve gerçek bir hedef. Sözü edilen şu, kalkınmak! Eğer artık kalkınmışlar sınıfında olmak istiyorsanız!.. Gerçekten istiyor musunuz? İşe bu emelin ne denli büyük bir mücadeleyi gerektirdiğinin farkında olmakla başlanmalı. İşte tam da bu noktada, düşünsel içerikli bir açıklamam olacak. 
2.1K views

Sıradan ve Mükemmel

Bu makalede sizlere insan zihni içerisindeki tarif veya algı ile gerçeğe ilişkin olanın farkını açıklayacağım. Ele alacağım temalar sıradancılık, mükemmelcilik ve gerçeklik ötesi hakkındadır. Başta soralım, karşılaştığınız şey gerçek mi, yoksa gerçek ötesi mi?
DÖNBAŞA

Okumadan Geçme