israil-rusya-gerginligi-buyuyor
İsrail-Rusya Gerginliği Büyüyor

İsrail-Rusya Gerginliği Büyüyor

24 Eylül 2018
Okuyucu

Rusya ve İsrail arasındaki gerginlik büyüyor. IL-20 olayı bunu başlatan bir neden oldu. Rusya yaptığı resmi açıklamalarla İsrail’in bölgedeki tek taraflı oldubittilerini ortaya sermeye başladı. “Bunlar barışçı ve medeni davranışlar değil,” dedi. Bakın neler konuşuldu?

Rus Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada IL-20 uçağının düşürülmesiyle ilgili bir açıklama yaptı. İhtimaller: Ya İsrail suçlu ya da komuta kontrolde bir sorun var. Savunma Bakanlığı Sözcüsü Konaşenkov, “Rus IL-20 uçağı trajedisinden tamamen İsrail Hava Kuvvetleri’ne suçlu olduğuna inanıyoruz, ” dedi. Olayı hatırlayalım. IL-20 Lazkiye bölgesinde görev dönüşündeydi. Bölgede 4 İsrail F-16’sı Suriye’de Hizbullah hedeflerine taarruzdan sonra Rus uçağını kalkan olarak kullandı. İsrail uçaklarına karşı atılan Suriye S-200 füzesi 17 Eylül’de saat 22:00 sularında gidip Rus uçağını düşürdü ve bu olayda uçak içindeki 15 Rus havacı öldü. Konaşenkov olayı, “2015 Rus-İsrail anlaşmalarının açık bir ihlali,” olarak nitelendirdi.

IL-20 olayı gerçekleştiğinde bu konuyu ele almıştık. Açıklamalara bakarsak olayın oluşunda değerlendirme hataları da var. Bir kere şu açık, Suriye hava savunma sistemlerinin başında oturan teknik ekip az sayıdaki askeri izi ayrıştırabilecek akla sahip değilmiş. Burada durum değerlendirme yöntemlerinde eksikleri oldu. Bir de onları aldatan konu İsraillilerin bilerek yaptıkları manevralarla ve elektronik karıştırmalarla sebep oldukları pozisyondur. Füzeyi İsrail uçağına attılar ama Rus uçağını vuracağını değerlendirmediler. Elbette bu hassas olmayan S-200’lerin de eksikliğini işaret eden bir durum.

Suriye hava taarruzu ilk pozisyona tepki verdiğinde, aynı zamanda İsrail jetleri radar karıştırması yapmaya başlıyor ve bir miktar geri bölgeye çekiliyorlar. İlk değerlendirme, bu geri çekilme başka bir taarruza hazırlık anlamı veriyor. Daha sonra İsrail F-16’larından biri Suriye kıyılarına yaklaşıyor ve o an inişe geçmiş olan Rus uçağına yaklaşıyor. İsrail pilotu, Suriyelinin önündeki ekranda IL-20’nin F-16’dan çok daha büyük bir radar izi yaratacağını biliyor. Suriyeli hava savunmacılar dost/düşman sembolleri kullanırken değerlendirmedeki hatayı sistem üzerine aktarıyorlar. Rusları dost göstermeleri gerekirken karıştırıyorlar ve düşman izine dönüştürüyorlar. Demek ki sistemleri dar alanda hassas ayrıştırma da yapamıyor. Teknolojinin burada önemi büyük. Sonuçta Suriyeli hava savunmacılar IL-20 keşif uçağını bir grup İsrail jeti olarak görüyor. Daha da akıllar karışsın diye İsrail jetleri Hmeimim hava üssünün hemen yakınında manevra gerçekleştiriyorlar. Haliyle IL-20 düşman izi olarak değerlendiriliyor. Videoyu bu linke basıp izleyebilirsiniz.

İsrail’e göre, “Ben ve sen burada uçuyorduk, Suriyeli görseydi,” anlamında bir açıklama yapıldı. Ama Rusya bunu konuşmuyor. İsrail’in öncesinden beri özellikle Rusya’ya karşı yaptığı yanlışları kapsıyor. Rusya, “Sen hava harekatı için kalktığında neden eksik bilgi veriyorsun,” diyor. Öğrenildiği kadarıyla 18 ayda 200 taarruz çıkışı olan İsrail’in Ruslara verdiği bilgi sayısı 25 imiş. Bu yüzde 10 civarında bir bilgilendirme demektir ki, işbirliğinde bulunulan ülkeyi yok saymak anlamına gelir. Buna karşılık Rusya, İsrail Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na 310 kadar bildirimde bulunmuş.

Konaşenkov şöyle dedi: “İsrail’in bu davranışı, ülkeler arasındaki işbirliği ruhunun açık bir ihlali anlamına geliyor. Rusya çatışmasızlık anlaşmasına olan bağlılığını asla ihlal etmedi, İsrail’i her zaman görevler hakkında bilgilendirdi ve onların hava sahasını hiç kullanmadı. Bazen hava harekatları Rus askerlerini tehlikeye atmış olsa da İsraillilere karşı savunma yeteneklerini kullanmadı.”

Golan Tepeleri’nde İsrail-Suriye arasında BM tarafından oluşturulan ama henüz üzerinde tartışmalı bir sınır var. İsrail burada sürekli hava devriyesi ve kendine göre Suriyelileri hedef alarak taarruzlar gerçekleştiriyor. Altı yıldır bu tartışmalı alanda İsrail harekat yapıyor ve Rusya bu duruma karşılık Suriye tarafını tutan bir davranış göstermiyor. BM’ye ve Rusya’ya karşılık İsrail’in yaptığı kabul edilemez şeklinde yorumlanıyor. Demek ki bu olaydan sonra İsrail uçakları Golan’da rahat bir şekilde uçamayacak, Rusya İsrail’e “Anlaşmalara uy!” diyecek.  Bu alanda başka bir konu, İran var. Rusya arabuluculuk yaptı ve Golan’ın güvenliği için İran’ın desteklediği grupları buralardan geri çekilmelerini temin etti. Ayrıca Rusya ‘da bölgeye barış gelsin diye kendi birliklerini, çok namlulu roketatarları ve ağır silahları geri çekti (Bilinenler: 1050 personel, 24 MLRS ve diğer taktik füze atar, 145 diğer ağır vasıta). Rusya’dan bu arabuluculuğu özellikle Tel Aviv istemişti. Uçak olay sonrası durum ne şekilde seyreder bilinmez, zira İran’ı ikna eden Rusya bundan böyle, “Ben karışmıyorum,” diyebilir.

Bu olayla birlikte yetkililerce başka konularda dile getirildi. Rusya Savunma Bakanlığı, Halep şehrinde İsraillilere, Yahudi kutsal yerlerini ve mezarlarını korumaya yardım etmişti. Rus Özel Kuvvetleri askerlerinin hayatlarını tehlikeye sokarak, aynı zamanda Suriye güçlerini ve DAEŞ’i bölgeden uzaklaştırarak İsrailli askerlerin çalışmalarına destek vermişti. Bütün bu yapılanlar birleştirilerek, İsrail’in yaptıkları “düşmanca” şeklinde nitelendirildi, ve eklendi: “Uygar bir hareket değil!” İsrail’in bu tür bir nitelemeyle ifadesi Rus mercilerce başka açıklamaların ve yaptırımların haklılığına zemin hazırlar mahiyettedir.

Benim düşündüğüm ise Rusya’nın bölgeye daha güçlü hava savunma sistemleri konuşlandıracağıdır; örneğin S-400’ler gelecek, belki başkaları da. Bunlarla birlikte bölge İsrail uçaklarına kapatılacak. Daha önce iki ülke arasında yapılan 2015 işbirliği anlaşmasını rafa kaldıracak ve “Karşılığını vereceğiz,” dedikleri şekilde bir İsrail uçağına ateş edilebilecek. Bu her iki ülkenin birbirlerine misilleme yapmasının ötesinde, bölgede iplerin gerilmesi anlamında çok daha belirgin bir sertleşme emaresidir. Rusya’nın bu tavrı İsrail’e olduğu kadar ABD’ye de gösterilmiş olacaktır.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

arsiv
ÖNCEKİ YAZI

Arşiv

ajan-ve-etki-ajani
DİĞER YAZI

Ajan ve Etki Ajanı

Güvenlik 'ın son yazıları

13 views

İsrail’in İran Saldırısı ve Polemolojik Analizi

19 Nisan gecesi İsrail, İran-İsfahan'daki bir askeri hedefi vurdu. Önce alınan bilgiler ve geliş yöntemleri doğru mu yanlış mı tartışıldı. Ancak, olağanüstü denebilecek türden yeni bir süreçle ilgilendiğimiz gayet açıktı. Ben sizlere bir askeri analiz yaparak, eldeki bilgileri de kullanmak suretiyle, bazı poüemolojik sonuçlar çıkarıp sunmak istiyorum.
70 views

İran Yine İsrail’e mi Çalıştı?

1 Nisan'da İsrail, İran'ın Şam elçiliğine saldırdı. 13 Nisan'da İran, İsrail'e günü-saati belli bir misilleme operasyonu yaptı, adı: Operation True Promise! 15 Nisan itibariyle durumu gözden geçirelim.
122 views

Birisi

Moskova’daki Crocus City Hall terör saldırısı konusunu analiz edelim. Ama önce bugünlere nasıl geldik, bir bakalım. Sonuçta aradığımız birisi var! Kim bu birisi? Hani öndekileri görüyoruz, yakalandılar da. Ama bu tür küresel etkisi olan ciddi konularda, Rusya gibi bir ülkeye terör saldırısı yapılarak, asıl ne amaç güdülüyor olabilir, bunu anlamaya çalışalım.
175 views

Küresel Silahlanma Tartışmaları

Her ülke silahlanıyor? Bu silahlanmanın caydırıcılık amacıyla yapılıyor olması bize neyi açıklar? Asıl konu egemenlik mi, küresel mücadele içinde daha fazla güçlü olabilmek mi? Bilinmedik şeylerden mi bahsediliyor? Bu soruları cevaplandıracağız. Ayrıca Macron ve Putin neler söyledi, değerlendireceğiz. Bu şekilde, asıl ilgilendiğimiz olgular ve temel düşünceler olacaktır.
186 views

Milli Güvenlik Siyaseti

Türkiye daima kazanan ve gelişen olmak zorundadır, başka türlü düşünülemez! Milli Güvenlik Siyaset Belgesi (Kırmızı Kitap) gibi dokümanların kendi gücü için geri planda çok çalışılmalı, fikri altyapısı ve anlayışı özgün ve tutarlı olmalıdır. Ama önemlisi; bunun uygulanmasında herkesin, her kurumun, her şirketin, inanarak, gösterilen hedefleri elde etmek amacıyla, bütünlük halinde ve bu bağlamda tek yolda yürümesi gerekmektedir. Bu, "devlet disiplini" konu ve kapsamını aşan bir yaklaşımdır, ülkece disiplinli olmayı gerektirmektedir. Eğer ülkece disiplinliysek hak edilen gelişmenin yolunda oluruz! Siyasetin kendisi, entelektüel yaklaşımlar veya iş dünyası bizi yolumuzdan alıkoymamalıdır. Bu çok hassas bir konudur.
DÖNBAŞA

Okumadan Geçme