kafkaslarda-rusya-manipulasyonu
Kafkaslar'da Rusya Manipülasyonu

Kafkaslar’da Rusya Manipülasyonu

19 Temmuz 2020
Okuyucu

Ermenistan’ın Azerbaycan’a Tovuz saldırısı olarak öne çıkan ve bir anda dikkatlerin Kafkasalar’a çevirilmesine sebep olan bu elim hadise sonucunda üst düzey askeri yetkililerin şehit düştüğünü, buna karşılık veren Azerilerin iki yüzden fazla Ermeni askerini bertaraf ettiğini, Türkiye’nin ‘Bir Millet İki Devlet‘ şiarıyla kardeşlerinin yanında saf tuttuğunu, uluslararası platformlarda diplomatik faaliyetlerin gözlemlendiği ve küresel bakışla, bilinen bir çatışma alanından yeni bir beklenti içine giren Rusya’nın manipülasyonunu görmüş olduk. Bütün bunların çok ana hatlarla değerlendirmesini yapalım.

Rusya Gerasimov Doktrini ile sürdürdüğü Doğrusal Olmayan Çatışma yöntemini kullanıyor. ABD tarafı Rusya’nın bu yaptığına Çok Taraflı Savaş diyor. Gri Bölge‘de, yani barışta rakipleri baskılayarak sonuç alma yöntemiyle, Hibrit Savaş uygulamaları söz konusu oluyor.

Rusya asıl rakipleri olan, ben buna Rusya’nın İki Buçuk Rakipleri diyorum, ABD ve Çin birer, Avrupa buçuk rakibine karşı küresel çapta çok katmanlı ve çok yöntemli stratejisini uyguluyor. Bu manada yürüttüğü kampanyalar: ABD’ye karşı asıl faaliyetlerle ilgili ve bunun yanı sıra 11 bölgede; Geniş Batı/AB, Güneydoğu Avrupa/Batı Balkanlar, Batı Sınırı, Yurtdışında Yakın, Suriye, Ortadoğu, Çin İlişkileri, Afrika, Latin Amerika, Güneydoğu Asya/Hindistan, Kuzey Kutbu Kampanyalarını yürütmektedir.

Bu küresel kampanyalarla Türkiye‘nin bölgesel faaliyet alanlarında yer alır. Bu cephelerde Türkiye ve Rusya’nın çıkarları yönünden hem ortak hem de karşıt oldukları görülür. Örneğin; Ermeni-Azeri bölgesi Rusya’nın Batı Sınırı Operasyonları olarak işaret edilir; Suriye Operasyonu sahasında daha ziyade Türkiye ile sürdürülen Astana ve Soçi süreçleri ön plandadır; Afrika’da ise Libya‘yı görmekteyiz. Bu alanlarda aynı zamanda ABD, Çin ve Avrupa’nın çıkarları ve faaliyetleri vardır. Bütün karmaşıklık, kaos, bu denklemlerin birbirine geçmiş olmasından kaynaklanır.

Türk-Rus işbirlikleri de var: Akkuyu, TürkAkım ve S-400 gibi.

İşte Kremlin bu kapsamlı planında zamanı kollayarak Ermenistan üzerinden Azerilere yönelik, ama bir anlamda da ABD, Çin, Avrupa ve bölgede en belirgin aktör Türkiye’ye yönelik manipülasyonunun yaptı. Tovuz olayı stratejik bakış açısı ile böylesi bir kapsamdadır.

‘Harap ve bitap düşmüş, bütün kaleleri fethedilmiş’ konumdaki, nüfusunun, maddi değerlerini, ruhunu kaybetmiş Ermenistan lime lime iken havadan köprüyle Rusya’nın çok taraflı desteğine (ekonomik, askeri, vs.) muhtaçtır. Ermenistan Kafkaslar’da Rusya’nın geride kalan tek kalesidir ama idaresi zordur.

Ermenistan’da nüfus 2,5 milyon civarına düşmüş, yaşlı, çocuk, asker ve devlet memurlarından oluşur. Bu nüfusa ilave olarak diasporaya bakalım; 2 milyon kadar Rusya’da, 1 milyon kadar ABD’de, 500 bin kadar ise Fransa’da yaşamaktadır. Başka ülkelerde de diaspora vardır.

Denizi olmayan Ermenistan’ın yaşama imkanı ancak sınırdaş ülkelerle ortak hareket etmesiyle mümkün olur. Bu da barış demektir. Ermeniler Azerbaycan ile barışmıyor ise bunu engelleyen tek ülke Rusya’dır. Halbuki Rusya’nın Ermenilerle sınırı kalmamıştır. Sınırdaş ülkeler Türkiye, Azerbaycan, Gürcistan ve İran’dır. Rusya karadan sevkiyatlarını İran üzerinden sürdürmektedir.

Zira ABD ve Avrupa’nın da bölgede çıkarı ve planı vardır. ABD ve Avrupa 1990 yılından bu yana Orta Asya’dan Ukrayna’ya, Hazar ve Karadeniz havzalarında, Rusya’nın eski gücünün zayıflamasına, nüfuzunun azalmasına adım adım çaba sarf etmektedir. Kafkaslar’da Gürcistan ve Azerbaycan Batı standardı bir yaşam tarzını kabul etmiş görünmekte, Azerbaycan gayet güçlü bir ülke olarak dünya ticaret ve siyasetinde yerini almış durumdadır.

Azerbaycan açısından bu avantajlı gelişen durum askeri sahada güçlenmesi ve Ermeniler’e kaybettiği Dağlık Karabağ‘ı geri alacak potansiyele eriştiği bir durumun yolunu açmış gözükmektedir.

Arada şunu da hatırlatalım, Rusya SSCB zamanından sonra bu ‘Sınır Ülkeleri’ ile siyasi başlamda Bağımsız Devletler Topluluğu (CIS) ve askeri açıdan Ortak Güvenlik Antlaşması Organizasyonu (CSTO), yine ülkelerle ve özellikle Ermenistan ile Acil Müdahale Gücü bağlantısı vardır.

Tovuz olayı bütün bu konuları kapsıyor. Azeriler haklı sebebiyle, Türkiye bunun yanında uluslararası alanda çaba sarf edebilir.

Rusya, ‘Ermenistan benim nüfuz alanımdır, buraya daha fazla asker yığmama sebeplerim var, Ermeni ve Kafkas alanında görüşülecek başat güç benim, ABD, Çin, Avrupa ve hatta Türkiye Ermeni sorununda benimle görüşme zorundadır…’ dercesine bu Tovuz olayını yaratmıştır.

Hem bu konu Koronavirüs ve ABD seçimleri ile ilgili başka sorunlu alanların rakipleri baskıladığı bir zamanda gerçekleşmiştir.

Tovuz olayından sonra Rusya Kafkaslar’da geniş çaplı bir askeri tatbikat başlatmıştır. Ayrıca Kırım’da ilhak ettiği topraklardaki askeri varlığının sayısını artırmıştır.

Azerbaycan’ın bu Tovuz İlinden TANAP Boru hattı, başka enerji hatları ve Çin-Avrupa tren yolu hattı geçmektedir, yani İpek Yolu üzerindedir.

Türkiye‘nin, Orta Doğu‘da ve Kuzey Afrika‘da (MENA) olduğu gibi, Karadeniz, Kafkaslar, Hazar ve Orta Asya jeopolitiğinde nüfuz alanları ABD, Rusya, Avrupa ve Çin ile çakışmaktadır. Ortaklıklar ve rekabet aynı anda seyredecek konulardır. Türkiye bu bakımdan rakiplerin uyguladığı yöntemleri uygulamak durumundadır: Hibrit Savaş, Çok Taraflı Çatışma, Gri Bölge Savaşı, Doğrusal Olmayan Savaşı vs. Türkiye’nin askeri diplomasisi, sondaj gemileri, vs. alandadır.

Sonuç olarak bu manipülasyon Rusya’ya yeni bir Çok Taraflı Çatışma biçimi imkanı yaratmıştır. Bütün taraflar bundan böyle bu olaya böyle bakacaktır. Her şartta Türkiye Azeri kardeşlerinin yanında yer alacaktır. Türkiye, Doğu Akdeniz, Libya ve Suriye‘de olduğu gibi, Hazar ve Karadeniz politikaları ile de belirli gündemlerle karşımıza çıkacaktır.

Gürsel Tokmakoğlu

Güvenlik 'ın son yazıları

64 views

İran Yine İsrail’e mi Çalıştı?

1 Nisan'da İsrail, İran'ın Şam elçiliğine saldırdı. 13 Nisan'da İran, İsrail'e günü-saati belli bir misilleme operasyonu yaptı, adı: Operation True Promise! 15 Nisan itibariyle durumu gözden geçirelim.
120 views

Birisi

Moskova’daki Crocus City Hall terör saldırısı konusunu analiz edelim. Ama önce bugünlere nasıl geldik, bir bakalım. Sonuçta aradığımız birisi var! Kim bu birisi? Hani öndekileri görüyoruz, yakalandılar da. Ama bu tür küresel etkisi olan ciddi konularda, Rusya gibi bir ülkeye terör saldırısı yapılarak, asıl ne amaç güdülüyor olabilir, bunu anlamaya çalışalım.
173 views

Küresel Silahlanma Tartışmaları

Her ülke silahlanıyor? Bu silahlanmanın caydırıcılık amacıyla yapılıyor olması bize neyi açıklar? Asıl konu egemenlik mi, küresel mücadele içinde daha fazla güçlü olabilmek mi? Bilinmedik şeylerden mi bahsediliyor? Bu soruları cevaplandıracağız. Ayrıca Macron ve Putin neler söyledi, değerlendireceğiz. Bu şekilde, asıl ilgilendiğimiz olgular ve temel düşünceler olacaktır.
184 views

Milli Güvenlik Siyaseti

Türkiye daima kazanan ve gelişen olmak zorundadır, başka türlü düşünülemez! Milli Güvenlik Siyaset Belgesi (Kırmızı Kitap) gibi dokümanların kendi gücü için geri planda çok çalışılmalı, fikri altyapısı ve anlayışı özgün ve tutarlı olmalıdır. Ama önemlisi; bunun uygulanmasında herkesin, her kurumun, her şirketin, inanarak, gösterilen hedefleri elde etmek amacıyla, bütünlük halinde ve bu bağlamda tek yolda yürümesi gerekmektedir. Bu, "devlet disiplini" konu ve kapsamını aşan bir yaklaşımdır, ülkece disiplinli olmayı gerektirmektedir. Eğer ülkece disiplinliysek hak edilen gelişmenin yolunda oluruz! Siyasetin kendisi, entelektüel yaklaşımlar veya iş dünyası bizi yolumuzdan alıkoymamalıdır. Bu çok hassas bir konudur.
147 views

Küresel Stratejik Savunma 

Bu makalede, küresel savunma ve küresel strateji, savunma sanayiine olan ihtiyaç, bununla refah ve güvenlik yönleriyle kazanılacak avantaj, stratejik plan ve proje konuları ve KAAN projesinin değeri ortaya konacaktır. ABD, Rusya, Birleşik Krallık ve Türkiye örnekleri üzerinde duracağım.
DÖNBAŞA

Okumadan Geçme