Siyaset ve yalan konusu çokça yazılır. Daha çok Batılı siyasetçiler büyük gösterilerle dünyayı ilgilendiren konularda alenen yalan atarlar. Bazen bu yalanlar tarihe mal olan önemli konulardır. Ben de tanık oldum hem ülkemi ilgilendiren konularda. Sizinle paylaşmak isterim. Bugünün siyasetine bakarken bu sorunlu örnekleri size de hatırlatmak isterim.
ABD’nin Irak ve Suriye’de fiilen yarattığı bir istikrarsızlık durumu var ve usullerin benzerliği nedeniyle buna uygulanan bir model olarak bakmamız gerekmektedir. Bölgenin istikrarsızlığından mağdur olanlar var, bir de çıkarları için bölgeyi istismar etmeye devam edenler. Türkiye bu konuda neyin mücadelesini veriyor?
Son iki gündür basında DAEŞ’in Kerkük’te başlattığı terör olayları, bunun devamında Irak Merkezine bağlı Haşdi Şabi güçlerinin bölgeye ilerledikleri ve çatışmaların asıl odağının Musul olması kaydıyla savaşın Kerkük’te de gelişebileceği gibi endişeler yer aldı. Basın Kerkük’ü mercek altına aldı. Peki, Kerkük ile ilgilenmekte geç kalınmadı mı?
Tarihin gösterdikleri ve yaşanmışlıklar elbette yok sayılamaz; dekorlar, insanlıkla ilgili olan konular, medeniyet ve kazanılmış değerler… Tarihten dersler çıkartılır ve bu dersler ileriye gitmenin çabası içinde kullanılmalıdır. İnsanlar dününü ve bugününü bir bütünlük içinde görüyor. Ama daha ilerilere aldığı derslerle bakıyor. Düşünceler “İleri demokrasinin gerekçeleri” için Türkiye özelinde dikkate alınması gereken; din istismarı; ülke, devlet, millet istismarı; politika, ileri demokrasi ve küresel değerler; bütünsellik hakkındaki düşüncelerimi aşağıya listeledim. Ele aldığım konulara göre bu düşüncelerimi uygun bir akışla yazı içinde doğrulamaya çalışacağım, dolayısıyla gerekçelerimi daha ayrıntılı bir şekilde açıklamış olacağım.