g20-antalya-zirvesi-oncesinde
G20 Antalya Zirvesi Öncesinde

G20 Antalya Zirvesi Öncesinde

6 Kasım 2015
Okuyucu

Bu yıl G20 zirvesi 15-16 Kasım 2015 tarihleri arasında Antalya’da yapılıyor. Antalya G20 için hazırlanıyor, süsleniyor, yollar temizleniyor…

Geçtiğimiz yıl Avustralya’nın Brisbane kentinde gerçekleştirilen G20 zirvesinin sonuç bildirgesinde neler var idi? Zirvenin sonunda yayımlanan bildiride, ticaret ve rekabetin, kalkınmanın sağlanması, yaşam standartlarının yükseltilmesi ve istihdam yaratılması için en önemli faktörler arasında yer aldığı vurgulandı. Bildirgede gelişmekte olan ülkelerin küresel değer zincirlerine daha fazla katılmasına olanak tanıyan politikaların önemi vurgulandı.

Burada en somut karar ilave büyüme ile ilgili idi. Dünyadaki insanlara kaliteli iş imkanı sunmak ve daha iyi yaşam standartları sağlamak için küresel büyümeyi artırmanın G20’nin en büyük önceliği olduğu ifade edildi. Şöyle dendi: “Bazı ekonomilerde daha güçlü bir büyüme bekliyoruz. Finans piyasalarındaki risklerle ve jeopolitik gerilimlerden kaynaklanan riskler devam etmektedir. Büyümeyi güçlendirmek, ekonomik direnci arttırmak ve küresel kurumları güçlendirmek için işbirliği içinde çalışmaya devam edeceğiz.”

Bildiride; G20 zirvesinde Brisbane Eylem Planı, Küresel Altyapı Merkezi’nin Kurulması Kararı, Finansal Kapsama Eylem Planı, Gıda Güvenlik ve Beslenme Çerçevesi, Kalkınma Çalışma Grubu Hesap Çerçevesi, 2015-2016 Yolsuzlukla Mücadele Eylem Planı, Enerji İşbirliğinde G20 İlkeleri, G20 Enerji Verimliliği Eylem Planı’nın da onaylandığı kaydedildi.

Bütün bunlara paralel olarak, G20 ülkelerinin reform yapacağı, bu reformlar sayesinde 2018’e kadar ilave yüzde 2,1’lik bir büyüme öngörüldü. Ülkeler tarafından uygulamada pek çok reform niteliğinde atım atıldığı bildirildi. Başka dolaylı tedbirler de bu nokradan hareketle alındı. Örneğin hatırlayacaksınız, geçen günlerde FED Başkanı Janet Yellen ABD faizlerinde önemli bir değişiklik yapılmaması kararını (özellikle Çin’de ve buna bağlı olarak küresel genişlikte,) büyümenin durabileceği endişesi nedeniyle açıklanmıştı.

Brisbane kararlarına bağlı olarak daha geliştirilmekte olan uygulamalar var. Örneğin Yolsuzlukla Mücadele Eylem Planı’nda da bir takım somut konular ele alınıyor. Bilindiği gibi vergi cennetlerinde birçok paravan şirket (offshore) kuruluyor. Onlara ilişkin gizliliğin ortadan kaldırılması ve engellenmesi gibi önemli konular üzerinde çalışılıyor.

Vergi kaçaklığını azaltılmasında uluslararası işbirliği usulleri geliştiriliyor. 2018’e kadar ülkeler arasında otomatik bilgi değişimi yapılacak. Halen ülkeler birbirlerinden bilgi talep edebiliyor ama bu karşılıklı anlaşmalara dayanıyor. Çokuluslu şirketler açısından hangi ülke ile nasıl bir ikili anlaşmanın olduğu, belli boşluklar oluşturuyor ve büyük ölçüde bu konular istismar edilebiliyor.

Bütün bu ve benzeri işlerle ilgili Türkiye’nin önünde önemli dosyalar var. Her biri sağlam bir politik yapıda anlam kazanabilecek. Örneğin Türkiye verimliliği artırmaya ve inovasyona yönelik olarak çok fazla plan ve yatırım gerçekleştirmek zorundadır. Türkiye’nin insan-gücü planlamaları ve eğitim programları yeterli değildir.

Dış yatırımları yavaşlattığı düşünülen bürokrasideki engeller kaldırılsın derken kaynakların yabancılara aktarılması gibi önemli bir tehlike ile karşı karşıya olan Türkiye, bu küresel düzende kendine yarayışlı milli refleksler geliştirebilmelidir. Bunun dengesini ancak akıllı standartlar ve metotlar kurabilecektir.

İşsizliğe çare bulmak adına yapılan uygulamalardan bazıları yanlış sonuçlar verebilecek niteliktedir. Boş kadrolar yaratılması, liyakatin tersine kadrolaşma yapılması ve iş üretmeyene maaş bağlanması hususları engellenmelidir.

Türkiye halen zengin ülke gibi kaynak sarfında bulunuyor. Zor kazandığı paraları kolayca çarçur edebiliyor. İsrafın önüne geçmek belli disiplinlerin makamı ne olursa olsun, her bir bireye öğretilmesinden geçer.

En önemlisi şeffaflık gibi tedbirler bazı yanlış konuları açığa çıkartır ve gerekli bilinç artırır. Yani yapısal tedbirler de vakit gecikmeksizin alınmalıdır.

Şahsen üzerinde durmak istediğim konu ise Türkiye’de vergi adaletinin sağlanamamış olmasıdır. Eşitlik ve özgürlük kavramları Türkiye’de vergi toplanmasında kazanana ceza olarak yansıtılmakta, şımarık ve mağduru oynayan kötü niyetli kesimlere ise ödül şeklinde muafiyetler sağlamaktadır.

Bu somut ev ödevlerini yapamayan Türkiye, bir bakarsınız uluslararası piyasalar bakımından para aklama merkezine dönüşüverir!..

Diğer yandan Türkiye şirketlerinin büyümesini hangi yolla geliştirmeli, hangi standartlara eriştirmeli, karar vermelidir. Eğer NASDAQ’ta bir veya daha fazla Türk şirketi olacaksa ona uygun muhasebe kriterlerinin kurulu olması gerekir.

Bu gibi hususlara iyi karar verilmelidir. Gerçi bu söylediğim değerde dünya devi bir şirketimiz de yoktur. O halde, ne yapılırsa bir G20 ülkesi olarak küresel ölçekte söz sahibi dev bir şirket yaratılır, Türkiye bunu planlamalıdır, değil mi?

G20 gibi platformlarda ülkelerin gücü kasasında ne kadar dolar var ve küresel kaç şirkete sahip, buna göre belirleniyor, devlet gücü ve salt dış politikadaki haklılıklarla değil! Ne de olsa bu bir “zenginler kulübüdür.” Eğer gerçekten zenginseniz orda olabilirsiniz, sadece gönlü zengin değil.

Antalya Zirvesi için Türkiye daha çok dış ilişkileri, politik süreçleri tartışıyor görünecek. Örneğin, “Gelin şu Suriye ve IŞİD meselesini çözelim, biz de Irak ve Suriye’de ticaret yapalım, bu sizin de işinize gelir…” diyecek. Yani vizyonu bu olacak!

Ekonomi 'ın son yazıları

429 views

Küresel Kapitalizmin Vizyonu İçinde

Keşifler, sanayi devrimleri, Aydınlanma, Rönesans ve Reform Hareketleri, Fransız İhtilali, ulus devletler ve derken hızla bugünlere gelen insanın serüvenine çok farklı yaklaşımlarda bulunanlar var. Bugünden Sömürgeciliği, Emperyalizmi ve Orta Çağı yeniden hatırlatan yazarlar var. Her şey bir yana, her yaşanan gün, hatta saniye, 8 milyarlık dünya için çok değerli!
471 views

Kapitalizmin Kritiği

Güncel konulara ve kavramlara bakarak, kapitalizm gerçeğini, yaşananları, ülkelerin, politikacıların ve entelektüelin durumunu irdeleyelim. Gerçekleri, yanılmaları ve kritikleri gözden geçirelim.
556 views

BRICS Hakkında

Güney Afrika'da 22-24 Ağustos tarihlerinde BRICS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika) liderler zirvesi 15nci toplantısı gerçekleşiyor. Şimdi önemli soru ortak para birimi olacak mı? Bunu göreceğiz. Ancak böyle bir karar olsa nasıl mümkün olabilir, tarifini yapalım.
1.3K views

ABD’nin Jeo-politikası ve Küresel Ekonomideki Baskısı

Küresel ekonomik şartların aşırı derecede değişiklik göstermesinin mantıklı bir açıklaması olmalıdır. Rastgele gelişmelerin yaşanması şeklinde açıklamalar ve büyük ekonomilerin bunun üzerine politika üretmeleri pek kabul edilebilir değildir. 2008’de başlayan olumsuz dalga Covid-19'dan sonra, bugün Ukrayna’daki savaşın getirdiği olumsuz ekonomik şartları da geçti, gelişmeler salt politika deyip bakılamaz noktada, bugün Ukrayna'da bir savaş oluyorken, Hint-Pasifik’te hemen her an bir provokasyon ile şartlar gerginleştirilmektedir. Normal ekonomi yaklaşımlarıyla "normal, birbirini tetikliyor," şeklinde açıklanabilecek olumsuz ekonomik gelişmelerle, özellikle ABD kaynaklı jeopolitik ve jeostratejik girişimlerle, daha da derin sorunlar olmaya dönüştürülmektedir.
1K views

Global Inflation and Geopolitical Situation

Today we focused on the Ukraine issue. On the other hand, we have a big global problem, related to the economy. We do not talk about the relevance of these negative economic developments to the sanctions imposed on Russia, because the world wants this war to end. So who is making sacrifices or will make more, how will the atmosphere of Post-Ukraine develop?
DÖNBAŞA

Okumadan Geçme