Dersimiz Terörle Mücadele

23 Şubat 2024
Okuyucu

Yerel seçimlerin arefesinde medyada uzmanlar arasında ve entelektüel seviyede ilginç tartışmalar oluyor ve ben bunlara bakarak, bugün bile terörle mücadeleyi anlamayanlar var, diyorum. Nasıl mı? Bunu anlatacağım. Ama daha önemlisi, en azından son kez olsun isterim, teröristlerin yöntemlerini, siyaset yapma biçimlerini, sistemli istismarın durumunu, Gri Bölge Operasyonlarını, Hibrit Savaşı ve Asimetrik Savaşı açıklayacağım.

Kimse kusura bakmasın, biraz sert yazacağım. Neden? Onlarca yıl “terörle mücadele” ifadesiyle, terörle, propagandayla, topla, tüfekle, tuzakla, ajanla, çatışmayla uğraş, hatta bugün bile buna dair akıl ve zaman ayır, buna mecbur olduğunu hisset, ama işler yoluna girmesin… Bırak onu, üzücü tarafıyla ifade ediyorum; bazıları bu işleri hiç anlamamış olsun! Ülkem bu konulardan ve esasen zaaflardan zarar görmeye devam etsin!.. Bu asla kabul edilemez. 

Eğer kırk yıl önce ben de siyasete girseydim, şimdi neredeydim? Bakandım, başbakandım, onu bırak ailem de başka yerlerdeydi. Bu nedir arkadaş? Onca insanımız şehit oldu, gazi oldu… Bu nedir? Düşünün, ben ve benim gibiler, hatta şehit, gazi ve ailelerini de düşünün, vaktiyle, terörle mücadele etmeyip de değişik meslek ve alanlarda iştigal etseydi, mesela hukukçu, gazeteci, siyasetçi olsaydı, ne olurdu? Burada bazı savaşçı gazeteci, hukukçu, siyasetçi kardeşlerimi tensiye ederek yazıyorum, onların alınlarından öperim, konu başka. 

Ama bir defa benim bu sözleri bu şekilde söyleme hakkım var, bırakın beni hakkı olan çok insanımız var! Her şeye rağmen devam ediyorum, ülkeme bu özü berbat olan bir alanda yararlı olmaya çalışıyorum; neredeyse çamur diyeceğim. Çamur bu; “sıçrat olsun“ diye düşünilebilir de… Bugün bile teröristleri, bot hesaplardan saldırıları, bu işlerde kaymak yeme peşinde olanları düşünecek olursak, demek ki bu çamurla uğraşmayı göze alarak yazıyorum.

Her şeye rağmen gelelim dersimize…

(Görselden takip edebilirsiniz.)

Bizler meşru alandayız. Burada siyaset yapılıyor, hukuk var, medya görevini yapıyor, seçimlerde meşru propaganda yapılıyor, ekonomi ülkenin gelişmesi için çarkları çeviriyor, güvenlik görevlileri vatanın savunması için sınırda…

Terörist, çeşitli kılıkta ve rolde hem içeride hem dışarıda. Hatta terörist bir ülkenin aparatı (proxy) halinde de olabilir ki PKK terör örgütü böyle kabul edilir. Terörist kendine bir alan yaratır ve burada köklenmeye ve genişlemeye çalışır. Elindeki tüm imkanları fazlalaştırmaya, bazılarını ise çeşitli yöntemlerle yerinden temin etmeye ve değişik yollarla kullanmaya çalışır. Terörist hedeflediği o meşru olanla arasındaki alanı her açıdan sömürmek ve istismar etmek ister. İşte bu alan hem hibrittir (melezdir, karışıktır) hem de griliktir (bulanıktır). Bu alanda hibrit çatışma yöntemleri uygulanmak zorundadır. Buna çatışma dilinde Hibrit Savaş denmektedir.

Diğer taraftan ise Gri Bölge Operasyonları dediğimiz yöntemler uygulanır. Burada, terörden istihbarata, medya operasyonlarından siber taarruzlara, propagandanın her türüne (gri, beyaz, kara), hukuk aşımlarına, ekonomik çıkar yaratma şekillerine, teröristin ve uzantılarının siyasette meşru zeminini ve çıkarlarını geliştirme çabalarına, çatışma ve huzursuzluk yaratmaya, neredeyse hemen her şeyi sulandırmaya, imkânı ölçüsünde baskı yaratmaya, tehdit etmeye dönük olaylar vardır, yoksa da olması için bir gayret söz konusudur.

İşte bu gri bölgedeki veya hibritleşmiş (melezleşmiş) güç alanındaki duruma etkin ve kararlı bir politika geliştirilemez ve ilgili uzmanlar bu yönde kendilerini yetiştiremezler ise istismarın derinleşmesi ve genişlemesi gibi bir tehlike ortaya çıkacaktır. 

Terörist her şeyi tartışılır yapmak ister. Adeta meşru alandan parçalar kopararak gri alana, buradan da taşıma yoluyla terör alanına çekmek ister. Bölücü sıfatlı terör kampanyalarının asıl üzerinde durduğu demokrasi, toplumun belli bir kesiminin hak ve özgürlükler yönüyle mücadelesi gibi ifadeleri içerir. Bunlar hedef sözcüklerdir, istismar ve istikrarsızlaştırma, güven duygusunu aşındırma ve toplumda ayrılık yaratma böyle yapılır. 

Burada kullanılanlar kimler? Terörist burada kendi insan gücü ve kabiliyetlerinin ötesinde düşünür ve meşru alandan kullanabileceği her imkânı değerlendirir.

Bakın burada işin teorisini anlatıyorum. “Teoriye karnımız tok” diyenler olacaktır. Ama kendini birilerine payanda edenlere böyle ifade etmem gerekiyor, onun için “ders” dedim. Daha ne yapayım? Derse ihtiyacı olanlar var!

Unutmayın, terör, normal değil, rezil insanların bir iş alanıdır, ucunda da istismar vardır. Yozlaşma ve yozlaştırma, bozma ve bozgunculuk, bölücülük, haksızlık, hak arar gibi yapıp haksızlıkların üstüne oturmak, her türlü melaneti barındırır bu terör. 

Efendim, Orta ve Güney Amerika’da, Avrupa’da, falan yerde terör örgütleri şuydu buydu… Geçin bunları! İnsan öldürenlerden, işkence yapanlardan, zararlı her türlü ticareti yapanlardan, zulümden bahsediyoruz burada. Hiç kimse terörü aklayamaz!

Bana ideoloji de demeyin. Bana bir şey satacaklar önce benim kadar okusunlar, ondan sonra karşıma gelsinler. Mesela ben 15 yaşında Marks okudum, Tom Savyer’in Maceraları’nı bundan çok önce okumuştum… Elinde sosyal medya aleti, iki cümleyi birleştiremeyenler bana ideolojik akıl vermesinler. Bir ayağı yağda bir ayağı balda olanlar da bana ideoloji demesinler. Benim ideolojim var ve herkesin kendine göre olacaktır da: Ama bunlar insana zulmetmeye değil, insanlığı ihya etmeye yaramalıdır.

Ne zaman ki PKK terör örgütü tarafından Kandil’de KCK oluşturuldu, ben o dönemde başladım, “bundan böyle mücadele farklı olmalı” demeye. Hukukla, siyasetle, ekonomiyle, sosyolojiyle, medyayla, teknolojiyle ilgili, çok yönlü terörle mücadele yapılmalı dedim. O gün bugün tekrarladım, açıkladım… Yazılarımı okuyanlar, yaptığım konuşmaları dinleyenler bilirler; “Türkiye’de sınır içinde terörle mücadele, ama sınır dışında, mesela, Irak ve Suriye’de artık Hibrit Savaş” dedim. Demedim mi? Ülkemde ilk ve halen en fazla Gri Bölge Operasyon nedir, anlatan ben olmadım mı? Peki ne kazandım? 

Geçtiğimiz günlerde yetkililerden “Hibrit Savaş” ve “Gri Operasyon” sözünü duydum ve anladım ki, daha yeni yerleşiyor bu tür fikirler. Uzmanlarımız, siyasilerimiz, akademisyenlerimiz, entelektüelimiz, NATO misyonu, Ukrayna-Rusya Savaşı, Suriye’deki ABD, İran ve Rusya varlığı, İsrail’in yaptıkları, Siber Savaşın belirginleşmesi, gibi hususlara bakınca anlamış olmalılar, Hibrit Savaş ve Gri Bölge ne diye… Ama ben en başında söyledim!

Beklentim, terör bitsin, milli gelirimiz artsın, gelecek nesillerimiz bizim çektiklerimizi çekmesin… Bu açıdan ne kazandık arkadaşlar? Ben bir şey beklemeden yaptım, ama ülkem vatandaşım bu benim bildiğim işlerden olabildiğince yararlansın istedim. Ne kazandım? Ama anlaşılmayı beklemek de hakkımdır. İlgililer neyi ne kadar anladılar? Ama konu anlamak! Anlayınca oluyor…

Bugün Hibrit Savaşı akademik yönden anlatanları alkışlıyorum! Aferin size, diyorum. Ama bakın, örneğin şu medyadaki konuşmalara, inanılacak gibi değil! Sanki kimse bir şey anlamamış gibi. Bırakın anlamayı-anlamamayı, teröristin tam da istediği zeminde konuşmalar oluyor, bilerek veya bilmeyerek… Terör örgütü neyi istiyor, yukarda özetledim.

Sonuç ne? “Terörle mücadelede kararlılık” ne demek? Terörist Kandil’de bunu düşünebilsin, bizim hukukçumuz, gazetecimiz, siyasetçimiz bunu sıradan tartışma babından yapsın! Olmuyor… Sıradanlaştırmak, bayağılaştırmak olmuyor! Kırk yıl biz bu işlere kafa patlattık. Yarın yapılacak bir seçim var, bazıları seçim konuşacaklar, günlerdir DEM, vs. sapkınların uzantılarını konu ediyorlar, sonra bir de bakıyorum, üstüne vazife olmayan biri çıkıyor ve kendince memleketin terör analizini yapmaya çalışıyor. Gerçek uzmanına sor bari; ayıp! Ama konu o değil zaten, seçimler…

Şemamıza bakın, DEM veya öncekiler nerede? Zaten gri alanda… Hatta buna hibrit parti dense olur. Gri alandakilere nasıl bakılır? Hibrit olanla nasıl mücadele edilir? Bakın, bu tür bakış açısı değişince yöntemler de buna karşılık gelecek şekilde olacaktır. Ben bu işin tekniğinden ve stratejisinden söz ediyorum.

Net yazıyorum, terörist: 1) Ara hatlardan, boşluklardan, bulanıklıklardan faydalanır. 2) Her şartta ayakta kalmaya çalışır. 3) Olabildiğince meşru, normal ve olağan akışı ve dokuyu bozar, oralardan parça koparmaya çalışır. 4) Asimetrik güce yaslanır. 5) Durumunu maksimize edecek unsurları kullanır.

Asimetrik güç… Nedir bu, tam biliyor muyuz? Asimetrik gücün kendine has kuralları ve özellikleri vardır. Mesela bugün oradan buradan konuşanlar, bunları tam biliyorlar mı? Asimetri, birilerini ve bir şeyleri kullanarak, istismar ederek kendine yer bulur. İstismar, asimetrinin beslendiği alandır. Günlük yaşamında simetriye, dengeye, normale alışanlar körleşirler, teröristin kan emiciliğinin nerelerde ortaya çıkacağına odaklanamazlar, çünkü oralarda değillerdir. Bu bir bilmeyen insanların beyin fırtınası yapma işi değildir, hem de kamuoyu önünde!..

Aslına bakarsanız bunu size başka bir yaklaşımla açıklamalıyım. Terörle mücadelede başarı ve kararlı duruş isteniyor ise; bu sıradan uzmanın bile anlayabileceği bir şey olmak zorundadır. Anlatabildim mi? Ülkece yapılan bir mücadeleden bahsediyorum, işi bilen uzmanı geçin, sıradan uzman bile bu konuda ne tür sorumluluk aldığını bilmek zorundadır. Bu oyun değil! Zira bulanık zihinleri terörist kendine yem yapar. Bu durum anlaşılsın, kimse kendini kullandırmasın. Teröristin kendisi zaten bir maşa, bir de bakarsınız, ak yapmak isterken kara yapan bir uzman, siyasetçi, vs. o da bir maşa oluvermiş… Olmaz mı? Görüldüğü gibi oluyor!

Bu konu siyaset sahası için fazlasıyla önemsenmelidir. Seçimler siyaset için çok önemli bir arenadır, kılıçlar çekilir ve kozlar paylaşılır. Buradaki mücadelede terörist de az koyup çok almak ister. Nerede? Boşluklarda… Ortamı Gri Bölge Operasyonuna hazırlayanlar ve olabildiğince melez hale sokanlar ise söylediğim gibi, farkında olmadan bu işin aleti durumuna düşüverirler…

Bu son olsun. Artık ben terörle mücadele konusunu işaret etmek istemiyorum. Devlet nasıldır? Güçlüdür!

Güvenlik 'ın son yazıları

57 views

İsrail’in İran Saldırısı ve Polemolojik Analizi

19 Nisan gecesi İsrail, İran-İsfahan'daki bir askeri hedefi vurdu. Önce alınan bilgiler ve geliş yöntemleri doğru mu yanlış mı tartışıldı. Ancak, olağanüstü denebilecek türden yeni bir süreçle ilgilendiğimiz gayet açıktı. Ben sizlere bir askeri analiz yaparak, eldeki bilgileri de kullanmak suretiyle, bazı poüemolojik sonuçlar çıkarıp sunmak istiyorum.
89 views

İran Yine İsrail’e mi Çalıştı?

1 Nisan'da İsrail, İran'ın Şam elçiliğine saldırdı. 13 Nisan'da İran, İsrail'e günü-saati belli bir misilleme operasyonu yaptı, adı: Operation True Promise! 15 Nisan itibariyle durumu gözden geçirelim.
146 views

Birisi

Moskova’daki Crocus City Hall terör saldırısı konusunu analiz edelim. Ama önce bugünlere nasıl geldik, bir bakalım. Sonuçta aradığımız birisi var! Kim bu birisi? Hani öndekileri görüyoruz, yakalandılar da. Ama bu tür küresel etkisi olan ciddi konularda, Rusya gibi bir ülkeye terör saldırısı yapılarak, asıl ne amaç güdülüyor olabilir, bunu anlamaya çalışalım.
191 views

Küresel Silahlanma Tartışmaları

Her ülke silahlanıyor? Bu silahlanmanın caydırıcılık amacıyla yapılıyor olması bize neyi açıklar? Asıl konu egemenlik mi, küresel mücadele içinde daha fazla güçlü olabilmek mi? Bilinmedik şeylerden mi bahsediliyor? Bu soruları cevaplandıracağız. Ayrıca Macron ve Putin neler söyledi, değerlendireceğiz. Bu şekilde, asıl ilgilendiğimiz olgular ve temel düşünceler olacaktır.
218 views

Milli Güvenlik Siyaseti

Türkiye daima kazanan ve gelişen olmak zorundadır, başka türlü düşünülemez! Milli Güvenlik Siyaset Belgesi (Kırmızı Kitap) gibi dokümanların kendi gücü için geri planda çok çalışılmalı, fikri altyapısı ve anlayışı özgün ve tutarlı olmalıdır. Ama önemlisi; bunun uygulanmasında herkesin, her kurumun, her şirketin, inanarak, gösterilen hedefleri elde etmek amacıyla, bütünlük halinde ve bu bağlamda tek yolda yürümesi gerekmektedir. Bu, "devlet disiplini" konu ve kapsamını aşan bir yaklaşımdır, ülkece disiplinli olmayı gerektirmektedir. Eğer ülkece disiplinliysek hak edilen gelişmenin yolunda oluruz! Siyasetin kendisi, entelektüel yaklaşımlar veya iş dünyası bizi yolumuzdan alıkoymamalıdır. Bu çok hassas bir konudur.
DÖNBAŞA

Okumadan Geçme