Gerasimov Doktrini Çöktü

11 Ekim 2022
Okuyucu

Bu makalenin amacı; hem akademik bir analiz yapmak hem de çok kritik bir safhaya gelen Rusya’nın durumunu gözler önüne sererek, Ukrayna’daki savaşı bilimsel bazlı şekilde irdelemek olacaktır. Burada odaklanacağımız asıl nokta, Gerasimov Doktrini’nin nasıl başarısız kılındığını, böylelikle, planlı biçimde Rusya’nın nasıl alt edilmeye çalışıldığını ortaya koymaktır. Bunun yanında, savaş bilimi içindeki bu tür doktrinlerin uygulamalarıyla oryaya çıkan şartları da gözler önüne sereceğiz ki bizler için de bir ders olsun. Buradaki sözü edilen ve karşılıklı uygulanan Doğrusal Olmayan Savaş ve Tam Spektrumlu Savaş[1] yöntemleridir. Gerasimov Doktrini’nin başarısızlığını analiz ederken, burada Tam Spektrumlu Savaş doktrinini bütünüyle açıklamayacağım; çünkü bunun öncü yazılarını Politik Merkez’de çok değişik başlıklarla yazmış idim, inceleyebilirsiniz.

ASIL RAKİPLER

Bu kimin savaşı? Hegemonya kurmak için “ben de varım” diyenlerin. Peki, Ukrayna’daki savaşta ana aktörler kimler? ABD ve ortaklarının (AB, G7, NATO ülkeleri ve diğerleri) ve karşı tarafın. Karşı tarafta konumlananı Batı dünyası “otoriter rejimler” olarak tarif etmektedir. Bunun içindeki başat aktörler Rusya ve Çin’dir. Büyük güçlerin düşmanlıkları nasıl ifade edilir? Düşman sırayla ilan edilir. Yöntem nedir? Büyük balıklar bir kerede yutulmaz, parçalanarak, koparılarak yenmelidir, değilse çürümeye terk edilmelidir. ABD’nin hedefinde bugün Rusya vardır, yarın Çin olacaktır. Eğer bu bir hegemonya yarışı ise Rusya ve Çin masum mu, Batı sistemini hedef almıyor mu? Mümkün değil! Onlar da güçlenmek, güçlerini sahaya yansıtarak rakibini zayıflatmak, ilişkilerinde zayıf düşürmek ve hatta dağılıp gitmesini sağlamak için çaba sarf etmeyi gerektirir. Söylemler değişir; bunlar iç ve dış politika için gereklidir.

Önce bu gibi temel hususları tarif etmek gerekir. Sonra Ukrayna’da cereyan eden savaşta Putin’in nasıl bir hata ile karşı karşıya kaldığını analiz edebiliriz.

Özellikle 2. Dünya Savaşı sonrasından bu yana Batı dünyası ve Rusya iki rakip olarak gri alanlarda çatışırlarken kendi doktrinleri gereği faaliyetleri sürdürürler. SSCB ve sonrasında Rusya Federasyonu rakibine gücünü göstermek ve kabul ettirmek için istihbarat operasyonlarından nükleer alana kadar farklı biçimlerde faaliyet yürütmektedir. Bazı ajanları ve kendine müzahir politikacıları Batı ülkeleri içinde bulup yok etmek veya çeşitli kimyasal maddeler kullanarak suikastlar yapmak da Rusya’nın bu faaliyetleri içerisindedir. 

Batı, ama özellikle başat güç Amerika Birleşik Devletleri, rakiplerine karşı Akıllı Güç uygulamalarını geliştirmiştir. Örneğin Rusya’nın örtülü operasyonlarını açıklayarak hiç de masum olmadığını ifade etme yolunu izlemektedir. Batı dünyası güçlü diplomatik yöntemleri eksiksiz yerine getirmektedir. Rusya kendi gücünü sahada kullanıyorken, Batı tarafı rakibinin “insanlık dışı” ve “demokrasi dışı” uygulamalarını dünya kamuoyuyla paylaşmaktadır. 

2014 yılında Rusya, tıpkı Soğuk Savaş’ın başlarındaki gibi kendini tekrar güçlü görmeye başladı. Kırım’ın işgali bu zamanda gerçekleşti. Oysa ABD ve NATO, Boris Yeltsin dönemiyle başlayan süreçte, Rusya ile tarihi düşmanlıkları tamamen bitirmek ve geleceğe dönük ortak hareket etmeyi geliştirmeye yoğunlaşmış idi. Bu bile bazı yazarlarca, ABD’nin (öne çıkan şekliyle) Yumuşak Güç uygulamasının bir zaferi olarak gösterildi. Diğer yandan ABD önemli bir durumla karşılaştı; hem 2016 hem de 2020 seçimlerinde Rus siber güçlerinin Amerikan demokrasisine, yani seçimlerine etki ettiği ortaya çıktı. 

Bu tür hibrit faaliyetler bir tarafa, bu örneklerde işaret edildiği üzere, konjonktür Rusya’ya, rakibine gücünü gösterme imkânı verirken, karşı taraf ise durumu anlamaya, savunmada kalırken hızlıca tedbirler geliştirmeye yöneltti.  Bu arada Rus siber unsurları bankalara, şirketlere ve borsalara saldırılar bile yaptı. 

Burada amaç “belirsizlik” sisinin hâkim olduğu bir küresel algıyı ileri sürmekle ilgilidir. Bütün bunlara arada sırada nükleer silah vurgusu yapan gösterileri de eklemek gerekir. İşte bu gibi küresel, demokrasiyle ve Batı’ya saldırganlıkla ilgili denebilecek konuları da Ukrayna gibi bölgesel meselelere ilave ederek bir okuma yaparsak, Rusya’nın, Doğrusal Olmayan Savaş yöntemini Batı’nın doktrinlerinden ayrılan uygulamalarla birlikte ele almamız mümkün olmaktadır.

DOĞRUSAL OLMAYAN SAVAŞ

Dünyada, Doğrusal Olmayan (nonlinear) çatışma biçiminin öncü adımları 1990’ların ortalarında geçmeye başlamıştı. ABD akademileri tarafından Rusların “Doğrusal Olmayan Savaş” olarak adlandırdığı bu konuya zaten “Düzensiz” (irregular) savaş demekteydi. Daha sonra bu iki ifade biçimi daha da geliştirilerek dünyada ileri Harp Akademilerinde ders olarak okutulmaya başlanan temel bir başlık haline dönüştü.

Çok temel bir anlatımla bu tür bir doktrin, politik ve stratejik hedeflere ulaşma yöntemi olarak ulusdışı araçların rolünü belirlemektedir.

Rusya, 2014’te Kırım’ı ilhak etmeden önce, Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanı General Valery Gerasimov yeni çatışma biçimi olarak “Doğrusal Olmayan Savaş” doktrinini ileri sürdü. 27 Şubat 2013 yılında General Gerasimov bu hususları Military-Industrial Courier’da bir makale olarak yayımlandı.[2] Bu makale, Doğrusal Olmayan Savaş’ın Gerasimov tarafından anlatımını açıklıyordu.[3] Makalede belirtildiği üzere, Batı’nın, Rusya’nın faaliyetlerine nasıl karşılık verdiğine dayanarak, kendine göre bir karşı-yaklaşım sunmaktaydı. 

General Gerasimov makalesinde şunu ifade etti:

XXI. Asıda, savaş ve barış durumları arasındaki çizgileri bulanıklaştırmaya yönelik bir eğilim gördük. Savaşlar artık ilan edilmiyor ve başladıktan sonra bilinmeyen bir şablona göre ilerliyor. […] Savaşın kuralları değişti. Siyasi ve stratejik hedeflere ulaşmak için askeri olmayan araçların rolü büyüdü ve çoğu durumda, etkililiklerinde silahların gücünü aştılar.”[4]

2013’lere gelindiğinde teknolojideki ilerlemeler ve küresel siyasi iklim bağlamında Rusya gibi bir ülke için Doğrusal Olmayan Savaş’ın çok avantajlı olması hususu değişik uzamanlar tarafından ileri sürüldü, abartıldı. Bu tartışmaların daha somut adımlarını ise zaman içerisinde test ettik, Ekim 2022’ye gelindiğinde durum nedir, bu irdelemeye değer bir konudur.

CEVAP: TAM SPEKTRUMLU SAVAŞ

İyi de Rusya, Ukrayna’da bu yöntemle 2013’te başlayarak uyguladığı amaçlarını bugüne dek sürdürebilecekken, neden 23 Şubat 2022’de Putin konvansiyonel bir savaş ilan etti? Ukrayna’da askeri olmayan araçlar amaçları karşılamaya yetmedi mi?

Afganistan Savaşı zamanında ABD, Petreaus Doktrini’ni (Düzensiz Savaş) ileri sürdü ve sonra bunu geliştirerek Tam Spektrumlu Savaş yöntemini oluşturdu. 

O halde akla başka bir soru geliyor: Bu durumda Rusya mevcut doktrinini, ABD doktrinine karşılık gelecek şekilde neden geliştirmedi? 

Demek ki Rusya bir adım geride kaldı. Elbette bunun bedeli ağır oldu, Putin, Ukrayna’da “saldırgan” ülke konumuna düşerken, ABD (ve ortakları) savaşın fiilen içerisinde olmadı ama Ukrayna’yı destekleyerek kendi çıkarına kazanımlar elde etmeyi sürdürüyor. 

Sadece NATO açısından söyleyecek olursak, kuzeyde Finlandiya ve İsveç üyelik başvurusunu hayati gördüler ve hemen başvuruyu yaptılar, diğer yandan mevcut şartlarda dahi Ukrayna fiilen üyelik yapısına büründü. Üstelik NATO, Doğu Avrupa’daki gücünü 5 kat artırdı. Hani Putin NATO’yu sınırlarından uzak tutacaktı? Bu belirgin bir amaç değil miydi?

Daha bitmedi, Rusya her açıdan kan kaybetmeye devam ediyor. Bu durumun Putin şartların daha da aleyhine gelişmemesi için ikide bir Nükleer Savaş tehdidinde bulunuyor. (ABD de bunu abartarak Putin’e baskıda kullanıyor.) Son gelinen noktada Putin, NATO’yu Moskova’dan uzak tutamamayı ve Ukrayna’yı bu haliyle kabullenmeyi kendisi için yeterli görüyor.

Elbette savaş bölgede bütünüyle henüz bitmedi. Ancak konumuz Gerasimov Doktrini temelli olduğu nedenle, mevcut durum bu doktrinin başarısızlığını ve yeterince uygulanamamasını ortaya koyuyor. Ben bunun asıl nedenini ise ABD’nin 2014-2022 arasında dersine iyi çalıştığına yoruyorum. ABD bir üst model üstünlük kurma yöntemi olarak geliştirdiği Tam Spektrumlu Savaş’ı, Rusya’yı tuzağa çekecek şekilde uyguladı. Bu atılan Ukrayna’ya saldırı adımından sonra ABD’nin uygulayacağı hamleler de belirliydi.

GERASİMOV DOKTRİNİ ANALİZİ

“Doğrusal olmayan” kavramı, çatışmanın cephesinin veya dost/düşman hatlarının olmaması demektir. 

Ama bakın, Rusya’nın Ukrayna içinde küçük, Doğu Avrupa’da ise büyük olmak üzere iki adet mücadele verdiği cephe oluştu. 

Doğrusal Olmayan Savaş’a zemin hazırlayan dış etkenler vardır. Buna göre, jeopolitik durum, küresel istikrarın olmaması ve küreselleşmenin etkisiyle piyasaların birbirine bağlı olan doğası bütün bu şartları güçlendirmektedir. Küreselleşme, küresel fırsatları, caydırıcılığı ve sosyo-politik gelişmeyi istikrarsızlık yönüyle etkiler. Bunu yönetebilen güçler daha fazla avantajlı olurlar. Yani istikrarsız küresel şartlar, istikrarsız bölgesel ve yerel şartların oluşturmasını kolaylaştıran etkenlerdir. Ancak bunlar o denli bıçak sırtı bir konudur ki eğer savunan taraf gerekli etkin önlemi almaz ve karşılık vermez ise maruz kalacağı yara da o denli derin olur. Böyle bakılırsa, küresel güçteki saldıran ortamı daha net görüyorken, daha az güçteki savunan ortamı daha puslu görecektir.

O zaman ortaya çıkan tablo şudur, ABD konjonktürü, jeopolitiği, stratejik baskıyı daha iyi kullanan taraftır, Rusya onun istediği yerde hareket eder haldedir. ABD, Tam Spektrumlu Savaş ile Rusya’yı baskılarken ve istediği yere çekiyorken, ABD’ye göre savunmada olan Rusya, kendisi için hangi patika açılıyor ise oradan yürümek durumunda kalmaktadır.

ABD, küresel ekseni daha yoğun hareket ettiriyor, istediği coğrafyayı çok zorlanmadan sisli bulutlar içine itebiliyor, ancak Rusya’nın attığı her adım görünür kalıyor. Bu stratejik açıdan Rusya adına zafiyettir.

Doğrusal Olmayan Savaş, bir ülke veya güç tarafından, belirlenen stratejiyi gerçekleştirmek amacıyla rakip ülkenin hükümetini, nüfusunu ve hayati sosyal işlevlerini hedef alarak yıkıcı tedbirlerin uygulanmasının ve savaşın bu yönde gelişmesinin sağlanmasıdır. 

Şu sonuca bakın, Rusya için “kazanılan bir Ukrayna halkı” deniyor ise bu sadece ülkenin yüzde 20’si; buna karşılık ülkenin yüzde 80’i ilelebet Rusya’ya düşmanlık besleyecek. Bu savaş öncesinde olan bir durum değil idi. Zelensky yönetimi, geri dönüşü olmayan biçimde Rusya’dan uzaklaştı ve Batı’ya bağlandı.

Doğrusal Olmayan Savaş, saldıranın sadece sert güçle değil, karşı tarafa yöneltilen iradenin güçlendirilmesine yarayan her türden sosyo-politik kazanımları esas alan ve uygulanan planlı baskı neticesinde karşı tarafın bölünmesi şartlarını yaratan yöntemler bütünüdür. 

Ukrayna’daki savaşta görülen ne? Ana unsur olarak sert güç kullanılıyor. 

Doğrusal Olmayan Savaş fikrinde sınır yoktur ve bazen sınırlı planlama ile de faaliyetler sürdürülür. Böylece fırsatçılık esastır; çıkar ortamının dokusu bozulur ve buradan nasıl yararlanılacağı şartlara göre belirlenir. Eğer bir devletin bu yolda faaliyeti söz konusu ise kendini savunacak örtülü imkânı bulabilir. Eğer bir örgütün faaliyeti söz konusu ise yaratılan imkanlardan da yararlanarak, kendini geliştirecek fırsatları bulmuş olur. 

Halbuki Putin’in Rusya’sı, kendi içinde bile bir tartışmanın gerçekleşmesine neden oldu, bu önemli bir kayıptır.

Doğrusal Olmayan Savaş, bilinen savaştaki, düşmanı kendi isteklerini kabule zorlama hedefine tam karşılık gelmez. Farklı ve dolaylı yöntemleri kullanır, zamana oynamayı esas alır. Örneğin propaganda, soso-politik ajitatörler ve siber saldırı yöntemleri aynı anda baskılar nitelikte devrede tutulur ve izlenir. Ortaya çıkan duruma göre yöntemlerin çeşidi ve gücü ayarlanır. Bu, kinetik etkinin yapılmadığı veya sert taktiklerin kullanılmadığı anlamına gelmez. Sahada direnç gösteren unsurların üzerine bombayı atmak ve onları yok etmek gerekiyor ise bunu yapmaktan kaçınılmaz, ama süreçler örtülü faaliyetlerle ve griliklerle sürdürülebilir, fark buradadır. 

İşte ABD yöntemdeki başarı, bu şartı ortadan kaldırdı ve Putin’in Ukrayna’ya girmesi zeminini hazırladı; oysa bu bir tuzaktı.

Doğrusal Olmayan Savaş’ın yöntemi her şeyi kullanarak baskı yaratmak bu sayede karşı tarafı kararsız bırakmak, bilinmezliklerin sayısını artırmak ve sonuçta çaresizlik durumunu hissettirmek esasına dayanır. Genel olarak uygulanan baskılar bir toplumun temel ve hayati işlevlerine odaklanır ve onları yıpratmaya çalışır. Bu, bir ulusun hükümetini ve halkını hedef alabilir. İktidarın halk desteğini veya müttefiklerden aldığı desteği kaybetmesine neden olacak şekilde zayıflatıcı önlemleri içerir. 

İfade ettiğim gibi, gelinen noktada Zelensky yönetimi ve Ukrayna halkının geneli geri dönülmez biçimde Moskova’ya düşman oldu.

Doğrusal olmayan bir savaşta bir devletle, psikolojik, ekonomik, politik ve siber saldırılarla birlikte, geleneksel ve düzensiz askeri güçler kullanılır. Politik, sosyo-kültürel kimlikler karşı karşıya geldikçe, silahlı kesimlerin varlığı, halktaki güvensizlik algısını şiddetlendirir, kafa karışıklığı ve düzensizlik daha da güçlenerek ortaya çıkar. Bu bulanıklaştırma ortamı, kimlik politikalarını ve bağlılıkları sömürerek etkili çıkar gruplarını ve güçlü siyasi örgütleri böler. Ek olarak, bu tür savaş taktikleri, kuşatılmış devlet, daha güçlü bir müttefikine doğru kayar. Bu noktada kim daha fazla caydırıcı olacak sorusu tartışılır ve kuşatılan ülke bunun kararını vermek ister. 

Rusya’nın Doğrusal Olmayan Savaş’ta kuşattığı ülke başlangıçta, 24 Şubat 2022’de Ukrayna idi. Savaşın içinde, bir ay sonra, 25 Mart 2022’de Putin tarafından hedef küçültüldü, kuşatma alanı olarak ülkenin bir bölümü, yani Donbas ve Kırım olarak açıklandı. Ama 23 Şubat 2022 itibariyle görüldü ki, bu sürecin bütünü açısından kuşatılan ülke Rusya’nın kendisi idi. Tam Spektrumlu Savaş bunu temin etmişti; Gerasimov Doktrini parçalanmış haldeydi.

Ukrayna itilafında, Kırım’ın ilhakında ve ardından Doğu Ukrayna’daki iç savaşta Rus taktikleriyle karmaşaya sürüklenmesi sırasında, Batı (özellikle ABD ve İngiltere) hazırlıksız yakalandı ve NATO’ya girmek isteyen Ukrayna’nın egemenliğini garanti edemedi. Başlangıçta Rus askeri ve istihbarat uzmanları, egemen bir devlete karşı güç kullanımını yöneten uluslararası yasal çerçeveleri doğru bir şekilde belirledi ve kullandı. Ukrayna meselesine kadar, Rusya’nın hibrit bazlı saldırganlığına karşı ölçülebilir bir Batı tepkisi olmadı. NATO’nun eylemsizliği süreci sonradan aşıldı, bunu Joe Biden yönetimi istedi ve süreç ilerledi. 

Şimdi Rusya ne halde? Savaşı genişleteyim mi, nükleer silah kullanayım mı, bunları mı düşünüyor? Ukrayna halkının geneli, Avrupa Birliği ülkeleri ve daha pek çok kesim Rusya karşıtı bir noktada net bir biçimde birleşti.

Prensipte Doğrusal Olmayan Savaş, uluslararası hukukun ve diplomatik bütünlüğün saldırı altında kalmasıyla zayıflaması anlamına gelir. Ancak bunun için alınacak önlemleri beklemek yersizdir. Bir ülkeye diğer bir ülkenin veya gücün saldırısı varken, diğer ülkelerin veya güçlerin de benzer saldırılarla ortaya çıkan belirsizliği ve karasızlığı artırdığı bir durum söz konusudur. Zira çıkarcılar için fırsat penceresi bir kere açılmıştır artık! 

Şartlar böyleyken devletler sürekli hazır bulunmak durumundadırlar. Hazır bir plan olmayacaktır. Operasyonlar başlatılacak ve fırsat çıktıkça yeni bir kabiliyet devreye konacaktır. Her bir fırsat yeni bir fırsatın oluşması sebebidir. Karşı taraf sürekli önlem almak ister, bu önlemler izlenir ve yeni bir saldırıda bulunulur. Bütün bunlar bitmek bilmez bir süreci işaret eder. 

Doğrusal Olmayan Savaş politik ortamın zehirlenmesine yol açar. Uluslararası sisteme olan güven konusu dahi hesap edilmesi konular arasındadır. Doğrusal olmayan teknikleri kullanan devletler veya güçler, zor kullanarak kazanma kabiliyetlerine sahip olmayı tamamlamışlar, bununla ilerlemeyi planlamışlardır. Bu kabiliyetler ve onların buna göre geliştirdikleri senaryolarda gözden geçirdikleri arasında karşı tarafın zayıflıkları ve güvenlik açıkları bulunur, her fırsattan yararlanmak isterler. 

Uluslararası sistem ve politik yaklaşımların bulanık seyretmesi tarihte bu kadar tartışılır olmuş muydu, bilinmez. Ancak açık bir nokta var, Rusya ve Putin giderek netleşiyor, bu ise Doğrusal Olmayan Savaş noktasından uzaklaşıldığının kanıtıdır. Eğer başarılı bir uygulama olsaydı, karmaşıklığın içinde kim nerede duruyor bu kadar net olmazdı.

Görünür olmak, netleşmek, rakip tarafından sonraki adımların da görülmesine yarar. Buna bakarak rakip yönlendirmelerini daha güçlü şekilde gerçekleştirir.

Doğrusal Olmayan Savaş’a katılan bir devletin genel amacı zaten rakibi sosyal, politik ve askeri olarak yıpratmaktır. Başarılı bir doğrusal olmayan operasyon neticesinde savunmada olan; politik iradesinde belli ölçülerde yaralar alacaktır, zamanla konvansiyonel kuvvetlerin ve bunlara bağlı ittifakların gücünde azalma görecektir, daha fazla fiziki güç tehdidini kullanma yolunu seçmek isteyecektir, fiziki gücü ve tehdit oluşturma potansiyeli yıprandıkça iç huzursuzluklardan dolayı kendi iradesiyle hareket edip etmemekte tereddütler yaşayacaktır. Doğrusal Olmayan Savaş senaryosunun genel işleyişi böyledir.

Bugün hangi taraf askeri bakımdan yıpranıyor, Rusya mı, ABD mi? Ukrayna’daki savaşta asıl rakipler, başat aktörler, Rusya ve ABD olduğuna göre, Rusya’nın yıprandığını iddia etmek hiç de zor olmayacaktır. ABD, Rusya’yı istediği yere çekince ortaya çıkanlar; Putin politik açılardan belli ölçülerde yaralar almaktadır, Rusya’nın konvansiyonel kuvvetlerin gücünde azalma görülmektedir, daha fazla fiziki güç tehdidini kullanma yolunu seçmek istemektedir, fiziki gücü ve tehdit oluşturma potansiyeli yıprandıkça iç huzursuzluklardan dolayı kendi iradesiyle hareket edip etmemekte tereddütler yaşayacaktır. Örneğin kısmi seferberlik ilanı ile başlayan süreçte Rus gençler önemli ölçüde askerlikten ve savaştan uzak kalmanın yollarını aramaya başlamışlardır.

Düzenli ordular için harekât terminolojisi ve usulleri, taarruz, savunma, gedik açma, kontrol etme, emniyete alma, ele geçirme gibidir. Bugün Rusya’nın Ukrayna’daki adımları tam da bu açılardan tarif edilebilirdir. Ancak Doğrusal Olmayan Savaş için aynı terminolojiyle hareket edilmesi mümkün değildir. Olabilecek örnek terimler: İkna etmek, algısını yönetmek, kafa karışıklığı yaratmak, gizlemek, fon sağlamak, istikrarsızlaştırmak, aşındırmak, gibi. 

Rekabette bu başlıklarla öne çıkan taraf ABD olmaktadır.

Doğrusal Olmayan Savaş’ta siber, ticari, finansal, diğer ekonomik, bilgi harbi, psiko-sosyal amaçlı birçok noktadan saldırı yapılır ve açılan delikler büyütülerek ilerlemeye devam edilir. Gerekirse paralı askerlerin veya teröristlerin kinetik bir saldırısı ile mevcut durum provoke edilir. Bu ikinci söylediğim nizami veya gayrinizami kuvvet kullanımını gerektirir. Amaç sürekli baskılamaktır. 

Dikkatlice bakalım, Rusya giderek görünür olmaktadır. Rusya’nın cepheye sürdüğü paralı askerlerden tutun, sabotaj timlerine kadar hemen hepsi görünür haldedir. Rusya’nın ticari ve finans yapısı için alan ya daralmakta ya da yeni arayışlar için hamleler yine görünür olmaktadır. Bu bakımdan Putin’in elinde kartlar belirginleştikçe ABD’nin kartlarının gücü artmaktadır.

SONUÇ

Ülkemizde bu tür konuları çalışan uzmanlarımız var. Benim ilk hedefimde bu kitle vardır. Ancak öyle zannediyorum ki, savaş başlamadan beni takip edenler öğrendiler, artık herkes için konu bir şekilde kabul gördü zannediyorum; savaş bilimi, teorileri ve analizleri hakkında ülkemizde bir elin parmakları kadar güvenilir uzman var. Dolayısıyla bu konu akademiktir, popüler kısmıyla ise mevcut tartışmaları yürütenlere bakın, bunlar bizlerin sadece iyi vakit geçirmemizi sağlayanlardır.

Ciddi kurumların içindeki uzmanlar, danışmanlar, bürokratlar, hatta karar verici politikacılar dahi popüler kesimin geçici anlatımlarının etkisinde kalabilmektedirler. Bu ülkemiz adına bir kayıptır. Daha önemlisi, bir gün, Doğrusal Olmayan Savaşı ve buna üstünlük sağlayan Tam Spektrumlu Savaşı bilmemek yüzünden hedef tahtasına gelindiğinin ve bu sisli (gri) alanda görememenin bir faturasını ödemek zorunda kalınabilir. İşte bu popülist uzmanımsıların hiç de vatana-millete yarayışlı olmadıklarını hatırlayacak mısınız? Bugün onlara meydan verenler de aynı hatanın üstlenicisi olarak hatırlanacaklar mı? 

Bir yandan Gerasimov Doktrini’nin çöküşünü analiz ettik, diğer yandan da kendimize ne tür ödevler çıkarmamız gerektiğini değerlendirdik. Ama isterseniz Tam Spektrumlu Savaş konusunu gerekli dersleri eksiksiz çıkarmak adına daha fazla tartışmaya açabiliriz.

NOT: Fikri mülkiyet hakları gereği bu bilgileri referans vererek kullanabilirsiniz.

Gürsel Tokmakoğlu


[1] Daha önce çok defa yazdığım için aynı başlığı kullanmak ve bulunmasını kolaylaştırmak adına bu makalede bir önceki FM 3.0’ın kullandığı tarif olan Tam Spektrumlu Savaş’ı tercih ettim. Aslında araştırmacılar için FM 3.0’ın Ocak 2022 versiyonu olan Çok Alanlı Operasyonlar (Multidomain Operations) Doktrini’nin varlığını burada işaret etmek isterim. İncelemek isteyenler için: https://twitter.com/USArmyDoctrine/status/1579819728381808643/photo/1

[2] Robert Coalson, Top Russian General Lays Bare Putin’s Plan for Ukraine, The Huffington Post, September 2, 2014, Link: http://www.huffingtonpost.com/robert-coalson/valery-gerasimov-putin- ukraine_b_5748480.html

[3] Victor Morris, Grading Gerasimov: Evaluating Russian Nonlinear War through Modern Chinese Doctrine, Small Wars Journal, September 17, 2015, Link: https://www.google.com/url?sa=t&rct=j&q=&esrc=s&source=web&cd=1&ved=0ahUK EwiiqfWg7ILMAhXH2yYKHV9JBvAQFggdMAA&url=http%3A%2F%2Fsmallwarsjourn al.com%2Fprintpdf%2F30157&usg=AFQjCNFMiRaC3KT_zsBPZ_3VwMVI9CdR9w&sig 2=-gYQhmw546IOrXDNRkkBuQ 

[4] Robert Coalson, Top Russian General Lays Bare Putin’s Plan for Ukraine, The Huffington Post, September 2, 2014. Link: http://www.huffingtonpost.com/robert-coalson/valery-gerasimov-putin- ukraine_b_5748480.html

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

ÖNCEKİ YAZI

Savaşta Asıl Cephe ve Stratejik Adımlar

DİĞER YAZI

Güvenlik Stratejileri ve Türkiye

Güvenlik 'ın son yazıları

66 views

Birisi

Moskova’daki Crocus City Hall terör saldırısı konusunu analiz edelim. Ama önce bugünlere nasıl geldik, bir bakalım. Sonuçta aradığımız birisi var! Kim bu birisi? Hani öndekileri görüyoruz, yakalandılar da. Ama bu tür küresel etkisi olan ciddi konularda, Rusya gibi bir ülkeye terör saldırısı yapılarak, asıl ne amaç güdülüyor olabilir, bunu anlamaya çalışalım.
123 views

Küresel Silahlanma Tartışmaları

Her ülke silahlanıyor? Bu silahlanmanın caydırıcılık amacıyla yapılıyor olması bize neyi açıklar? Asıl konu egemenlik mi, küresel mücadele içinde daha fazla güçlü olabilmek mi? Bilinmedik şeylerden mi bahsediliyor? Bu soruları cevaplandıracağız. Ayrıca Macron ve Putin neler söyledi, değerlendireceğiz. Bu şekilde, asıl ilgilendiğimiz olgular ve temel düşünceler olacaktır.
114 views

Milli Güvenlik Siyaseti

Türkiye daima kazanan ve gelişen olmak zorundadır, başka türlü düşünülemez! Milli Güvenlik Siyaset Belgesi (Kırmızı Kitap) gibi dokümanların kendi gücü için geri planda çok çalışılmalı, fikri altyapısı ve anlayışı özgün ve tutarlı olmalıdır. Ama önemlisi; bunun uygulanmasında herkesin, her kurumun, her şirketin, inanarak, gösterilen hedefleri elde etmek amacıyla, bütünlük halinde ve bu bağlamda tek yolda yürümesi gerekmektedir. Bu, "devlet disiplini" konu ve kapsamını aşan bir yaklaşımdır, ülkece disiplinli olmayı gerektirmektedir. Eğer ülkece disiplinliysek hak edilen gelişmenin yolunda oluruz! Siyasetin kendisi, entelektüel yaklaşımlar veya iş dünyası bizi yolumuzdan alıkoymamalıdır. Bu çok hassas bir konudur.
103 views

Küresel Stratejik Savunma 

Bu makalede, küresel savunma ve küresel strateji, savunma sanayiine olan ihtiyaç, bununla refah ve güvenlik yönleriyle kazanılacak avantaj, stratejik plan ve proje konuları ve KAAN projesinin değeri ortaya konacaktır. ABD, Rusya, Birleşik Krallık ve Türkiye örnekleri üzerinde duracağım.
138 views

Ukrayna-Rusya Savaşı ve Geleceği

İkinci yılı dolan, üçüncü yılının da hızlıca geçeceği öngörülen, hemen herkesi ilgilendiren önemli bir savaşı değerlendiriyorum. Bugünden yarına bakılırsa, gelişmeler Ukrayna aleyhine gibiyken, acaba ne yapılırsa durumda önemli bir değişiklik yaratılabilir? Yoksa bugünkü muğlaklık devam mı edecek? Cephede ve stratejik alandaki sorunlar nasıl gelişiyor? Putin, satranç hamlelerini ustaca yapabiliyor mu?
DÖNBAŞA

Okumadan Geçme