Arabulucu Almanya ve Şımarık Yunanistan

25 Ağustos 2020
Okuyucu

Avrupa Birliği (AB) dönem başkanı Almanya’nın Dışişleri Bakanı Heiko Maas Atina’dan sonra bugün (25 Ağustos) Ankara’ya geldi ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüştü. Maas kendi misyonunu “arabuluculuk” olarak işaret ediyor. Ben de soruyorum, bu bulunması gereken neyin arası? Derin meselelerin uçları nerelerde? Her iki taraf “diyalogdan yanayız” diyor. Diyaloğu bozan kim? Bu durumda soruyorum, Maas’ın ziyaretinin amacı ne?

Bundan önce ifade etmiştim, eğer Maas Yunanistan’ı hak ve hukuk yolunda olması gereken noktalarda ikna edip, yanlış adımlarından vaz geçirerek, gerçekten iki ülke arasındaki ve aslında Doğu Akdeniz’deki barış ve istikrar için şartları düzenledikten sonra Ankara’ya gelir ise Türkiye’ye sonuca bütünüyle olumlu karşılık verecektir, diye. 

Peki, Maas Ankara’ya nasıl geldi? “Atina’yı dinledim onlar Türkiye’yi şikâyet ettiler… Şimdi Ankara’dayım ve tam tersine ifadeleri duyuyorum.” Tam bir “arabulucu” edasıyla Maas böyle dedi. Bu durumda Maas mekik diplomasi mi yürütecek; yani başkentler arasında gidip gelmeye devam edecek. Bir defa bu mekik diplomasisi Almanya’nın dönem başkanlığı süresini aşar. Ortada gerçekçi bir durum olmadığı, diyalog şartlarının var olmadığı, ön şartsız müzakere için Maas’ın hazırlanmadan Ankara’ya geldiği açık!

Çavuşoğlu ile Maas arasında konuşulacak çok konu vardı. En önemlileri, sıcakları ve bunların durumları nedir? 

Temel konular: 

  • Göç Anlaşması, Gümrük Birliği, AB ve Türkiye üyelik ilişkileri. Bu AB konularında yolu tıkayan ve verdiği sözleri tutamayan AB’nin kendisi. Bunları Türk tarafı uzunca süredir ifade ediyor, Almanya da gayet iyi biliyor. 
  • Kıbrıs. Bir oldubitti ile iki taraflılığı ret eden ve bir oldubitti ile Güney Kıbrıs’ı (GKRY) AB bünyesine alanlar kendileri.

Sıcak konular: 

  • Yunanistan ve Türkiye gerginliği denen konu ki durumu geren aslında tek bir taraf, o da Yunanistan. Yunanistan kendini düzeltmeden Almanya bu arada bir ilerleme kat edemez. 
  • Fransa’nın huzursuzluğu. Macron yönetimiyle Fransa NATO’da, AB içinde, Libya’da ve Doğu Akdeniz’de çıban başı. Üstelik Yunanlıları Türk donanmasının önüne atan taraf da Avrupa’nın başat ülkelerinden Fransa. Almanya Fransa’yı hangi konularda uslandıracak?
  • Yunanistan’ın AB’ye ekonomik borç yükü (320 milyar Avro); Almanya (68 milyar Avro) ve Fransa’ya (44 milyar Avro) olan borçları. Fransa’nın bu şartlardayken Yunanistan’a silah satıp (aslında verip) daha da borçlandırması. Bu durumda Almanya kendi parasını mı kurtaracak, yoksa Fransa’nın parasını mı? 

Bakın Maas’ın başarılı olma şansı yok ama diyalogdan bahsediyor, Türkiye’yi Yunanistan ile anlaşma makasına almak istiyor. Geç bunları Maas! Türk diplomasisi bu süreçlerden çoktan geçti ve şimdi çok başka bir yerlerde, önce bu gerçeği anlamanız gerekiyor. Başta dediğim gibi arabuluculuk sözcüğü bile Maas’a iki numara büyük gelir. Bu neyin arası?

Türkiye bu “diplomatik durum üstünlüğü”nü elde etmek için kendi üstüne düşeni yaptı, Almanya bunu anlamalıydı ve Maas bunu bilerek Ankara’ya gelmeliydi. Şansölye Angela Merkel’in Oruç Reis’in ilk Doğu Akdeniz’e çıkması hadisesinde Türkiye’den zaman istemesi, jest dedikleri budur, ardından Türkiye’nin olumlu cevap vermesi, ama her zamanki gibi oyunbozan taraf olarak Yunanistan’ın Mısır ile sözde bir Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) anlaşması imzalaması ve bunu parlamentosunda onaylatması, dolayısıyla Almanya’yı da yok sayması. Maas bunu nasıl açıkladı acaba? Herhalde Çavuşoğlu bu konuyu konuşurken Maas cevap vermekte güçlük çekmiştir!

Ben bir Türk vatandaşı olarak neler istiyorum: Maas veya benzerleri, özellikle konu bu olduğuna göre, Yunanistan, Kıbrıs, Libya, Fransa, AB meselelerinde Türkiye’ye pazarlık yapmaya hazır iyimser biri gibi gelmesinler. Türk diplomasisi eskisi gibi değil, iyi pazarlıkçı!

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

demokratik-guclenme
ÖNCEKİ YAZI

Dış Politikada İnsanlık Perspektifi

simarik-yunanliya-hatirlatma
DİĞER YAZI

Yunanistan Sorunu

Politika 'ın son yazıları

22 views

Amerika’da Gazze Protestoları

Gazze'deki yaşanan zalimce olayların gerçekliği ve Batılı politikacıların ikiyüzlü uygulamaları bugün Amerika'da tartışılıyor ve protesto ediliyor. Yarın bu protestolar Avrupa'da da yaygınlaşabilir. Öyleyse diyebiliriz: Gazze sınırlarını aştı!
35 views

Irak’ta Aydınlık Dönemin Başlangıcı

Türkiye, Bağdat'ta Irak ile tarihi bir süreci başlattı, atılan imzalar var, geliştirilen yeni stratejiyle birlikte yapılacak işler var. Bunlar ekonomiden, kültürden, güvenliğe uzanan işler. En önemlisi, inanmışlık, güven ve umut ışığı!..
46 views

Filistin-İsrail Politikası Hakkında

Ortadoğu'da, ABD'nin "kontrol bende" dediği bir ortamda, İsrail'in şımarıklıkları ve İran'ın anlamsız çabaları sürerken, Filistin konusunda nasıl ilerleme sağlanabilir? Bu dramatik konuyu aktörleri belirterek gözden geçirelim.
48 views

Stratejik Algı Yönetimi

Strateji ile algı yönetimi bahislerini, canlı örnek olduğu nedenle, Ortadoğu, ABD ve İsrail ile açıklayacağım. Buradaki amacım yaşamda ve çıkarları elde etmede dilin ve yaratılan algının kullanılmasının ne kadar etkili olduğunu göstermektir. Evet, temel olarak bu bir iletişim konusu olsa da görüldüğü üzere, ülkelerin mücadeleleri ve savaşların nedeni dahi olabilmektedir.
80 views

Yapay ve Doğal

Size analitik bir yöntemle, halen Ortadoğu'daki onca yapaylığa ve yürütülen negatif amaçlı algıya rağmen, Türkiye'nin ne denli doğallık içinde ve istikrar amaçlı politika yürüttüğünü açıklayacağım. ABD ve Rusya gibi büyük güçlerin yanısıra, bölgede İran ve İsrail arasında yaşananları kavramsal boyutta irdeleyeceğim. Analizin her bir basamağında belirginleşen kuralları açıklayacağım.
DÖNBAŞA

Okumadan Geçme