tanker-sorunu-ve-uluslararasi-hukuk-ihtiyaci
Tanker Sorunu ve Uluslararası Hukuk İhtiyacı

Tanker Sorunu ve Uluslararası Hukuk İhtiyacı

4 Ağustos 2019
Okuyucu

Uluslararası hukuk açısından ilginç bir durumla karşı karşıyayız. ABD ve İran arasındaki tartışmalı konular gelişti ve Hürmüz Boğazı’nda tankerlere el koyma şeklinde somutlaşmaya başladı. Acaba buradaki tırmanma ne tür bir gelişmeyi işaret ediyor? Bu dönmede dünya uluslararası hukukla ilgili önemli bir sınamayla karşı karşıya görünüyor.

Bugün (4 Ağustos 2019) haberlerde kritik bir olay var. Şöyle “IRGC, İran’a ait Fars Adası yakınlarında Körfez’de Arap ülkelerine kaçak 700.000 litre petrol taşıyan yabancı bir tankere el koydu. Yedi kişiden oluşan gemi mürettebatı İran resmi makamlarına getirildi ve kaçakçılıkla yargılanacaklar…”

Ayrıca Temmuz 2019’da İran güçleri bölgede İngiltere’ye ait bir tanker de dahil birkaç tankere bu şekilde el koydu. Yine bir İran petrol tankerine İngilizler Cebelitarık’ta el koymuştu.

Yaklaşık bir yıldır İran, ABD ve daha başka Batılı ülkeyle görünürde nükleer program konulu anlaşmazlıklara dayalı olarak gerginlik yaşıyor. Ortadoğu’da kapsamlı bir gerginlik anlamı taşıyan ABD-İran arasındaki konular, bugün hemen herkesi tedirgin etmektedir. Yaşanan ve daha da büyüme potansiyel olan çatışmadan dolayı doğrudan tedirginlikler yaşandığı gibi, petrol gibi önemli bir hammadde üzerinden ve ticaretle alakasından dolayı tedirginlik konuları artmaktadır.

Özellikle Suriye’de ve Lübnan’da bulunan (daha başka Ortadoğu ülkelerinde de var,) İran’a ait milisler yüzünden, İsrail ve Suudi Arabistan başta bölge ülkelerinin rahatsızlıklarına dayalı olarak ABD, İran’a başka bir tedbir daha aldı. ABD Nisan 2019’da İran Devrim Muhafızları Birliğini (IRGC) terörist ilan etti. Hemen ardından İran yetkilileri de ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı CENTCOM’u terörist ilan etti. Halen İran’ın egemenlik sahasında IRGC ve Ortadoğu’da CENTCOM askerleri yerleşik durumdadır ve karşı karşıyalar.

Hürmüz’de tankerler üzerinden bir gerilim yaşanmaktadır. Burada ortaya çıkan sorular şunlar olmaktadır: Uluslararası hukuk açısından ülke egemenlik sahalarındaki fiillerde ve gümrük ve ticarette yasal ne tür hakların gerçekleşebileceği belliyken, bugün neden böyle bir gerilim yaşanıyor? Bölgesel planda Körfez Ülkeleri’nin ve uluslararası planda Birleşmiş Milletler’in (BM) konuya ilişkin belirleyici bir açıklama yapılmamasından dolayı endişe duyulmalı mıdır? Bu sürecin başındayken, Hürmüz’de petrol fiyatlarını ve dünyadaki hemen herkesin günlük yaşamını ilgilendiren türden bir konuda, petrol tankerlerinin ele geçirilmesi operasyonunu gerçekleştiren IRGC’nin terörist ilan edilmesinin, acaba özel bir anlamı var mı?

Uluslararası politikanın kapsamlı boyutlarıyla sertleşmesi, son döneme damgasını vuran dış ilişkilerdeki tek taraflı ve tek rezerv para sisteminin objesi dolar üzerinden etkili olan ABD yaptırım uygulamaları, küresel terör ile ilgili açıklamaların daha da ilerilere taşınarak düşmanlaştırmanın ana öznesi haline getirilmesi, hatta çok ülkeyi kat eden boru hatlarına gelebilecek potansiyel tehditlerin engellenmesi, tüm hukuk insanları ve entelektüel çevrelerce iyi tartışılması gereken konulardır. Hatta önleyici ve pozitif hukuk kavramları bağlamda BM ve Uluslararası Adalet Divanı dahil belirleyici kurumsal yapılara önemli görevler düşmektedir.

Bu çerçevede son soru şudur: IRGC gibi askeri yapıların terörist ilan edilmeleri, taraflara göre terörist tanımı yapılmasının önüne geçilmesi, ülkelerin egemenlik sahalarında hukuk uygulamaları, önemli mal taşımalarda ülkelerin vasıtalara hukuk çerçevesinde el koyma girişimlerinin kapsayıcı bir esasa bağlanması, tek rezerv para dolar ile tek taraflı yaptırımların uygulanma hakları, gibi pek çok konuda uluslararası hukukun çözümü nedir?

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

yeni-dunya-duzeninde-nukleer-antlasmalar
ÖNCEKİ YAZI

Yeni Dünya Düzeninde Nükleer Antlaşmalar

lazkiyenin-onemi
DİĞER YAZI

Lazkiye’nin Önemi

Güvenlik 'ın son yazıları

58 views

İsrail’in İran Saldırısı ve Polemolojik Analizi

19 Nisan gecesi İsrail, İran-İsfahan'daki bir askeri hedefi vurdu. Önce alınan bilgiler ve geliş yöntemleri doğru mu yanlış mı tartışıldı. Ancak, olağanüstü denebilecek türden yeni bir süreçle ilgilendiğimiz gayet açıktı. Ben sizlere bir askeri analiz yaparak, eldeki bilgileri de kullanmak suretiyle, bazı poüemolojik sonuçlar çıkarıp sunmak istiyorum.
89 views

İran Yine İsrail’e mi Çalıştı?

1 Nisan'da İsrail, İran'ın Şam elçiliğine saldırdı. 13 Nisan'da İran, İsrail'e günü-saati belli bir misilleme operasyonu yaptı, adı: Operation True Promise! 15 Nisan itibariyle durumu gözden geçirelim.
146 views

Birisi

Moskova’daki Crocus City Hall terör saldırısı konusunu analiz edelim. Ama önce bugünlere nasıl geldik, bir bakalım. Sonuçta aradığımız birisi var! Kim bu birisi? Hani öndekileri görüyoruz, yakalandılar da. Ama bu tür küresel etkisi olan ciddi konularda, Rusya gibi bir ülkeye terör saldırısı yapılarak, asıl ne amaç güdülüyor olabilir, bunu anlamaya çalışalım.
191 views

Küresel Silahlanma Tartışmaları

Her ülke silahlanıyor? Bu silahlanmanın caydırıcılık amacıyla yapılıyor olması bize neyi açıklar? Asıl konu egemenlik mi, küresel mücadele içinde daha fazla güçlü olabilmek mi? Bilinmedik şeylerden mi bahsediliyor? Bu soruları cevaplandıracağız. Ayrıca Macron ve Putin neler söyledi, değerlendireceğiz. Bu şekilde, asıl ilgilendiğimiz olgular ve temel düşünceler olacaktır.
218 views

Milli Güvenlik Siyaseti

Türkiye daima kazanan ve gelişen olmak zorundadır, başka türlü düşünülemez! Milli Güvenlik Siyaset Belgesi (Kırmızı Kitap) gibi dokümanların kendi gücü için geri planda çok çalışılmalı, fikri altyapısı ve anlayışı özgün ve tutarlı olmalıdır. Ama önemlisi; bunun uygulanmasında herkesin, her kurumun, her şirketin, inanarak, gösterilen hedefleri elde etmek amacıyla, bütünlük halinde ve bu bağlamda tek yolda yürümesi gerekmektedir. Bu, "devlet disiplini" konu ve kapsamını aşan bir yaklaşımdır, ülkece disiplinli olmayı gerektirmektedir. Eğer ülkece disiplinliysek hak edilen gelişmenin yolunda oluruz! Siyasetin kendisi, entelektüel yaklaşımlar veya iş dünyası bizi yolumuzdan alıkoymamalıdır. Bu çok hassas bir konudur.
DÖNBAŞA

Okumadan Geçme