Blog

savas-stratejileri 5K views
20 Mart 2014

Savaş Stratejileri

Bu konu günümüzde çok önemli oldu! Savaşı bilen biri olarak işlemeden geçemeyeceğim. Bazı sorularımız olacak, sırasıyla onları cevaplandıracağız. Savaş nasıl bir şeydir? Bir devlet stratejik olarak savaş halinde olmayı seçtiyse sonuç ne olur? Peki, toplumun özgürlüğü bir tehdit unsuru olabilir mi? Barış stratejisi uygulamak ne demektir? Hazırlıksız
insanin-superpozisyonu 1.7K views

İnsanın Antropik Çelişkisi

9 Temmuz 2014
1.7K views
14 mins read
Temel olarak bu yazı bilim ve din arasındaki yaklaşımları analiz etmek ve insanın antropik bakış açısını eleştirmektedir. Bu konuda ileri sürülen kuramları ve boyut kavramını tartışmaktadır. Yaratan’ın hitabı insan merkezli midir? Durun biraz düşünelim! İslam’a davetin son hatırlatması, alemlere rahmet Hz. Muhammed (SAS) ile gerçekleşti. Bu demektir ki, yaşama dönük geçerli konular üzerinde durmak daha değerlidir. İlginç olan şudur: Salt Kur’an kapsamı bile bize gösterir ki, Yaratan’ın hitabı insan merkezli değildir. Kur’an tekrarlar halinde, görünür görünmez varlıklardan, bu zaman boyutundan ve diğer zamanlardan, bu ortamdan ve başka ortamlardan bahseder. En önemlisi ise Yaratan alemlerin Rabbidir. Bu bilgilere göre düşüncelerimiz insan
varlik-paradsiz-olmaz 1.1K views

Varlık Paradsız Olmaz

22 Nisan 2014
1.1K views
5 mins read
Parada dair çok şey söylemek mümkün. Ben bir kenarından yaklaşacağım, kenarın ise sadece bir noktasından. İnsan merkezli olmak zorundayım, çünkü ben de insanım. Zehre karşı insan panzehir üretti. Uçağı icat eden insan uçaksavarı da icat etti. Bilgisayar programlarının içine Truva atları, böcekler veya solucanlar bulup koydu. İşler tıpkı haşerelere karşı aerosollerin var olması gibiydi. Savaş ve barış için çok şey yapılmaktaydı. Kurmak ve yıkmak salt insanın işi gibi algılanıyordu. İnsan gülerken de ağlarken de aynı yüz ifadesiyle görülüyordu. İnsan deney yaparken karşıtlıkları yazdı, kutupları inceledi, artı-eksi üzerine düşündü durdu. İnsan çalışkanlıkla tembelliği geliştiriyordu, çünkü her ikisine de yatkındı. İnsan sağına
ana-dalgalar 1.7K views

Ana Dalgalar

20 Nisan 2014
1.7K views
16 mins read
Dalgalarla ilgili bir çalışma yapacağız. Düşünceme göre yakın dönemde olanların özetine bakılırsa iki ana dalga var. Biri “Fransız Devrimi” ile meydana gelen, diğeri ise “Bilişim Devrimi” ile. Aralardakiler asıl olanın ve dirençlerin etkisiyle meydana gelenlerin gösterdikleridir. Şöyle açıklayayım: Tablo-1’de iki eksen var, dikey olan belirgin değişimleri, yatay ise çoğunlukla görebildiğimiz gibi zaman. 1789 Fransız Devrimi’ne dayalı gelişmelere “Politik Devrim” adını verdim. Ana dalganın birincisi budur. Yetmişli yıllarda adını alan Silikon Vadisi, 1980’e gelindiğinde şu anki işlevine profesyonelce adım atmıştı. Böylelikle “Dijital Devrim” olarak bilinen gelişmelere tanık olduk. Kapitalizm ve küreselleşme ile bir örgü içine girmesine bağlı olarak 2. Ana Dalganın adı
yeni-kuresel-devrim 1.3K views

Yeni Küresel Devrim

8 Nisan 2014
1.3K views
8 mins read
Yakın geçmişe göre yaşamın bu döneminde görülenler bir sonraki dönemlerin ne denli yoğun değişimler içereceğinin de kanıtıdır. Çoğu şeyin değişimini seçebiliyoruz ama göremediğimiz bir alan var ki bu insanlık tarihinde hemen her dönemde oldu, oluyor da.
bilgi-uzerine-cesitleme 1.1K views

Bilgi Üzerine Çeşitleme

7 Nisan 2014
1.1K views
7 mins read
İnsan algısı ve fiili içinde kalmakla, bunun dışındakilerin neler olduğunu ayrı tanımlamak mümkün, birlikte tanımlamak da… İnsanlık bunun her ikisini de yaptı. “Bana göre bir dünya kurun, ben her şeyi anlayayım…” Doğdu, büyüdü, toplumun içinde… Canlı birey her aktivitede görülmeye gayret ediyor, çevresine bir şeyler anlatıyor… Bir cümlelik düşünceye mecburen bakıyor, “Bu ne demek?” diyor. Ona göre bir sunum yapılmadığına kızgın her halde! “Ben biliyorum!” Biliyorsun, ama neyi, ne kadarını? Peki, bildiğin gerekli mi? Bilgi konusunda doğrudan, dolaylı ve aldatıcı o kadar çok şey var ki!.. Günlük yaşamda kullanılanlar bile belirgin bir karmaşanın tarifini yansıtır mahiyette. Hanımlar kolunun çay partisinden
basitlikler 1.1K views

Basitlikler

28 Mart 2014
1.1K views
3 mins read
Elinizdeki malzemeyi kullanarak bir şeyler yapabilirsiniz. Malzemeniz az mı, çok mu; kaliteli mi, kalitesiz mi; denenmiş mi, denenmemiş mi; uyumlu mu, uyumsuz mu…? Bir bakışla, eğer eldeki ne ise, ortaya çıkan da öyle bir şey olur; diğer bakışla, eğer elde ne varsa değeri bilinir, gerekli hüner, akıl ve iradeyle en iyisi gerçekleştirilir. Kendi başına basitlik basitliğe, zenginlik zenginliğe, esas özüne bağlıdır… Kuvvet, olan kadarıyla iş görür. İradeyle, akılla ve hünerle yaklaşılan basitlikten bir garabet yerine, ortaya önemsenecek ciddi bir şey de çıkarılabilir. İki çocuğun gayretine bakalım, örneklik olsun diye: Burada herşey basit ve masum! Çocuklar, oyun, oyuncaklar, amaç, ürün, sonuç…
kirilma-etkisi 1.6K views

Kırılma Etkisi

25 Mart 2014
1.6K views
6 mins read
Bu dünya yaşamındaki kırılma etkisinden yola çıkarak İslam’ın emrine varan koca bir yolu öz bir şekilde tarif edeceğiz. Önce Batı’nın kendi tarifinden de yararlanarak, modernitenin meydana getirdiği kültürel hafıza kaybını inceleyeceğiz. Daha sonra özgün bir modelle bu dünyada nefsin unutkanlığına dayalı kırılmayı ve insana ait bu dünya algısını işaret edeceğiz. Buradan sonra açık olarak göreceğiz ki; kainatın tek dini İslam, maddi ve manevi değerler, şahitlik, muttakilik, dünya hali, insanlık kültürü, Rab’bin verdiği ruh ve insanın maddi dünyadaki varlık halini tarif eden nefs gibi kavramlar doğru bir algıyla açıklanabilir olacaktır. Modernite ve Kültürel Hafıza Kaybı “Toplumsal hafıza” ifadesini çokça kullanırız. Bu
utopyaya-dayali-catisma-alanlari 1.1K views

Ütopyaya Dayalı Çatışma Alanları

7 Mart 2014
1.1K views
10 mins read
Çatışma konusunu farklı bir yaklaşımla ele alalım. Geniş bir pencereden bakmaya çalışalım. Ütopya üzerinde duracağım ve sonra terör ve siber savaş konusunu işleyeceğim. Gidilen yolda nelerin olduğu ve nerelere ulaşılabileceğini ütopya üzerinden açıklayacağım.
sistemlerin-dinamigi 1.1K views

Sistemlerin Dinamiği

3 Mart 2014
1.1K views
6 mins read
Anlamları yan yana koyunca büyük bir dil sorunsalının kaygısına kapılıp, durup dururken kendimi sorgular oluyorum. Sonuçta, “Muttakiler haklı, esasen tam da böyle olmalı!” diyorum. Bu durum bir yapay kurgudan değil, asıl uzak algıların kendileri için çevrimleşen yapılarından kaynaklanır. Var olan yapıların gezegenler gibi kendileri merkezlerine dönük döngülerin ayrı bir döngünün tanımı gibidir. Aşağıya “Sistemlerin Dinamiği” adını verdiğim bir şekil ekledim. Anlatımı bu basit şekilden takip edelim.  Şekilde üç ekseni başlangıçta listeleyelim: 1) (Mevcut Sistem) Üst Sistem: Sapkın Din, Kopuk Bilim, Bencil Ekonomi. 2) (Mevcut Sistem) Alt Sistem. 3) (Gereken Sistem) Alt Sistem yerine, Muttaki Sistemi=Bir Sistem: Sahih İslam, Asıl Bilim, Paylaşan Ekonomi.
yurutme-erki 2.2K views

Yürütme Erki

28 Şubat 2014
2.2K views
12 mins read
Genel Bilindiği gibi demokrasilerde yasama, yürütme ve yargı erklerinin bulunduğu ifade edilir. Türkiye’ye bakarak yürütme konularına giren bazı sorunları, seçilen yolları ve belli alanlarda nasıl sonuçlara ulaşabileceğimizi gözden geçireceğim. Yetmişli yıllardan günümüze, küreselden yerele, devletten kente ve bireye kadar bazı açılardan konuyu ele alacağım. İncelemede dördüncü güç olan medyayı bir tarafa koyacağım. Medya ayrı bir inceleme konusudur! Bu yazı size bir şablonmuş gibi sunulacaktır. Kolay bir formülü vardır. Sonuçta göreceksiniz ki bu şablonla siz; “Bu şekildeki bir yürütmenin başında olsam, kolay, ben de yönetirim,” diyebileceksiniz. Size hiç mali rakamlar, grafikler, mukayeseler vermeyeceğim. Basit bir mantık sırasıyla, zaten çoğunu bildiğimiz süreçlerdeki

Yazı Arşivi

DÖNBAŞA