İrade - Page 3

onurlu-olmak 5K views
6 Mayıs 2014

Onurlu Olmak

Bu yazı FETÖ’cülerin mesihçi aklına karşı, hatta bu doğrultuda giderek mankurtlaşan (sözde) askerlerin haline ve yapmak istediklerine tepki olarak yazıldı. FETÖ veya başka türlü konuyu din temelinde tutarak kendine bir vazife çıkarıp terörist olanları düşünerek okuyalım lütfen. Olanlar ve iddialar şaka değil, tam bir
kultur 2.9K views
1 Ekim 2014

Kültür

İnsan doğal (natural) ve kültürlü (cultural) bir varlıktır. Giyinen, yemek pişiren, süslenen,
ahlak-konulu-bir-tartisma 970 views

Ahlak Konulu Bir Tartışma

14 Nisan 2014
970 views
3 mins read
Bir pencere, profesörler, yazarlar, tüketilen saatler ve konu “ahlak”. Etrafta ahlaksızlık diz boyu, cehalet almış yürümüş; hesapta bir yarar olsun diye tartışılıyor; ama programın sonucu kocaman bir sıfır. Bu sonucu pencereyi kapatırken sorumlu da ikrar ediyor. Ben kendime göre sonuçlar çıkardım. Ama bizler ahlak konusunu tartışmaktan bile çok uzaklara düşmüşüz. Aklımız paramparça, toplumsal değerlerimiz yoz!.. Zannediyoruz ki yönetsel konuları düzenleyince ahlak da kendiliğinden düzelir. Yani kendi yapacağımızı bir kenarda tutuyoruz. Ahlak bireyden, onun da nefsinden itibaren önem kazanır. Nerede o iraden ey Ademoğlu? Neyin sınavı bu? Başkasının mı, sistemlerin mi? Kurtulamazsın! Nefs konusunu çözümleyememişler, insan olmayı anlayamamışlar ama bir şekilde
yeni-kuresel-devrim 1.3K views

Yeni Küresel Devrim

8 Nisan 2014
1.3K views
8 mins read
Yakın geçmişe göre yaşamın bu döneminde görülenler bir sonraki dönemlerin ne denli yoğun değişimler içereceğinin de kanıtıdır. Çoğu şeyin değişimini seçebiliyoruz ama göremediğimiz bir alan var ki bu insanlık tarihinde hemen her dönemde oldu, oluyor da.
bilgi-uzerine-cesitleme 1K views

Bilgi Üzerine Çeşitleme

7 Nisan 2014
1K views
7 mins read
İnsan algısı ve fiili içinde kalmakla, bunun dışındakilerin neler olduğunu ayrı tanımlamak mümkün, birlikte tanımlamak da… İnsanlık bunun her ikisini de yaptı. “Bana göre bir dünya kurun, ben her şeyi anlayayım…” Doğdu, büyüdü, toplumun içinde… Canlı birey her aktivitede görülmeye gayret ediyor, çevresine bir şeyler anlatıyor… Bir cümlelik düşünceye mecburen bakıyor, “Bu ne demek?” diyor. Ona göre bir sunum yapılmadığına kızgın her halde! “Ben biliyorum!” Biliyorsun, ama neyi, ne kadarını? Peki, bildiğin gerekli mi? Bilgi konusunda doğrudan, dolaylı ve aldatıcı o kadar çok şey var ki!.. Günlük yaşamda kullanılanlar bile belirgin bir karmaşanın tarifini yansıtır mahiyette. Hanımlar kolunun çay partisinden
insanligin-kisa-politik-tarihi 1.1K views

İnsanlığın Kısa Politik Tarihi

2 Nisan 2014
1.1K views
22 mins read
Soyut ve somut dünyaların anlatımını yaparak bir inceleme yapacağız. Soyut alanda öncelikle insani ve doğal tavrın kökenine değineceğiz, bazı ütopik batıl politikaları ve bunların insanlara yansıyan araçlarını gözden geçireceğiz. Somut dünyayı anlatırken tarihi ve dramatik örnekler vereceğiz, yeni dünyayı inceleyeceğiz ve sonra yakın geleceğe bakacağız.
basitlikler 1K views

Basitlikler

28 Mart 2014
1K views
3 mins read
Elinizdeki malzemeyi kullanarak bir şeyler yapabilirsiniz. Malzemeniz az mı, çok mu; kaliteli mi, kalitesiz mi; denenmiş mi, denenmemiş mi; uyumlu mu, uyumsuz mu…? Bir bakışla, eğer eldeki ne ise, ortaya çıkan da öyle bir şey olur; diğer bakışla, eğer elde ne varsa değeri bilinir, gerekli hüner, akıl ve iradeyle en iyisi gerçekleştirilir. Kendi başına basitlik basitliğe, zenginlik zenginliğe, esas özüne bağlıdır… Kuvvet, olan kadarıyla iş görür. İradeyle, akılla ve hünerle yaklaşılan basitlikten bir garabet yerine, ortaya önemsenecek ciddi bir şey de çıkarılabilir. İki çocuğun gayretine bakalım, örneklik olsun diye: Burada herşey basit ve masum! Çocuklar, oyun, oyuncaklar, amaç, ürün, sonuç…
bana-necilik-uzerine 1.9K views

Adamsendecilik Üzerine

24 Şubat 2014
1.9K views
6 mins read
Kolay bir söylemden yola çıkalım; adamsendecilik ne demek, ona bakalım. Muttakilik anlayışını bu söylemle açıklayalım. İnsanımızın adamsendeci olmamasına bir katlım olsun istiyorum. Çünkü, uzaktakiler neyse de, etrafımdaki insanların “bana ne” demelerini pek kabullenemiyorum. Bu söyleme bir im koymayı amaçlıyorum. Tereddütsüz “bana ne” demeyen Yaratan’ın idrakiyle başlayalım düşünmeye. Yaşamı boyunca, peygamberlik öncesi ve sonrası, son nefesine kadar hiç “bana ne” demeyen insanlık önderi Hz. Muhammed’in (s.a.s.) örneğine bakalım. Buradan hareketle benim öğretim der ki; Muttakinin en belirgin işaretidir “bana ne” dememek! İlk bakışta adamsendeciliğe bir ahlak konusu bağlamında da yaklaşabiliriz. Ahlak konusunda en önemli söz Hz. Muhammed’e (s.a.s.) ait: “Ben güzel
yeni-yil-yazisi 741 views

Yeni Yıl Yazısı

18 Aralık 2013
741 views
1 min read
Linkedin’de takip ettiklerimin 2014 için temennilerini okudum. Richard Branson, 2014’ün yatırım yılı olmasını istiyor. Deepak Chopra, kendi biyolojinizi kendiniz tayin edin diyor, zor bir iş öneriyor ve genetik mutasyonla huzurlu insan yaratılabileceğini düşünüyor. Tim Williams, ekonomik bir yaklaşımla, satmayı durdur, pazarla demiş; biraz teknik… Aynı yaklaşımla, Andrew Zolli, bankaların yapılandırılmasını arzu ediyor, sanırım Türkiye’den ders almalılar. Dünya Bankası Başkanı Jim Kim, toplum-insan için yatırım yapılmasını öneriyor, bu iyi! Birleşmiş Milletler’den Ban Ki Moon, iklim değişikliğinden bir hayli endişeli, ben de öyle düşünüyorum ve hatta hepimiz için çok önemli bir sorumluluk konusu! Jeff Selingro, ne kadar çok harcadığımızla değil, ne kadar
yararli-dostluk 2.8K views

Ebedi Dostluk

16 Aralık 2013
2.8K views
8 mins read
Renge, dine, dile, yaşa, eğitim seviyesine, maddi gelire, politik kariyere bağlı değil; her şeyle ilgili ve herkese gerekli bir kavram: Dostluk! Ama nasıl? Dostluk, bence çıplak bir kavramdır. Buna bir ilave yaptım;  tamamlanmış hali “ebedi dostluk”tur. Dostluk ve Düşmanlık Malum; bir şey kaybolduğunda değerlenir. Farkındalığın bir özneyle belirginleşmesi bir şeyin karşıtına mahkumdur. Dostluk ve düşmanlık gibi! Dostluk, düşmanlığın olduğu yerde akla gelen bir sözcüktür. Voltaire, “Tanrım beni dostlarıma karşı koru, düşmanlarıma karşı ben kendimi korurum,” demektedir. Bu kimin dost, kimin düşman olacağını bilememekle açıklanabilecek bir sözdür. Ayrıca bugün dost olan, yarın düşman da olabilir. Eğer çıkarcılık varsa, yani dostluk kavramı
bir-muttaki-ogrencisi-olarak-merkezden-okuyorum 1.1K views

Bir Muttaki Öğrencisi Olarak Merkezden Okuyorum

10 Aralık 2013
1.1K views
7 mins read
Merkezde duran bir muttaki öğrencisiyim. Etrafımı okuyorum; yazılanları, konuşulanları, verilen dersleri, programları… İki kutuptan yaptığım “okuma” arasındaki benzerliğe şaşırmamak elde değildi. Bunları sizlerle paylaşmak istedim. Önce verdiğim iki örnek anlatımımı somutlaştırmak içindir. Asıl söylemek istediğim, bizleri “son okumaya” götüren asıl gerçeklerdir. Zor olan da budur! Kolay okumaları bu insanlık binlerce yıldır duymaktadır. İlk Okuma: Cuma Vaazı Mimberden gelen bilgiler şunlardı: “Ey insan, sizin iradeniz var; Meleklerin yok; siz ondan dolayı üstünsünüz…” Cuma günü binlerce kişiye doğrudan, yine binlerce kişiye net üzerinden böyle bilgi veriliyordu. Asıl konu ise “bilim” idi. Allah’ın (cc), Meleklerin ve insanın ilmi farklarını izah etmeye kalkışmış bir

Yazı Arşivi

DÖNBAŞA