İranlı yöneticilerle ABD’liler tam tersini iddia ediyorlar. Biz daha üstünüz diyorlar. ABD tam bir Kaotik Savaş tekniği uygulaması içinde. ABD’nin İran’a yönelik bir sonraki adımı görmek için bekleyenler giderek çoğalıyor. Bölge ve küresel çapta gerginlikler derinleşiyor. Ama şurası açık; İran neyle karşılaşacağını bilmiyor!
Dün Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar 1927 yılında sistemleştirilen askerlik sistemimizin önemli bir ayağı olan ve vatandaşlarımızın çok büyük bir kısmını ilgilendiren konuda reforma girilecek hazırlığı tamamladı ve bugün konu TBMM’ye sevk edildi. Hazırlanan taslağın vatandaşı doğrudan ilgilendiren kısımlarını hem Sn. Akar hem de birçok kişi açıkladı. Bu konu tartışılacak ve son şeklini alacak. Ben burada sizlerle, bu konunun bir uzmanı olarak, askerlikle ilgili çok temel noktalardan hareketle görüşlerimi açıklayacağım. Eğer temel konularda uzlaşma olur ise pratikteki sorunları çözmek daha kolay olacaktır.
Bu bir Ticaret Savaşı mı? Soğuk Savaş mı? Yoksa başka bir şey mi? Birinci Dünya Savaşı sonrası yaşananlar bizlere ders verir mahiyette örneklerle doludur. Konuya temel hatlarıyla yaklaşarak bugünkü meseleyi nasıl görmemiz gerektiğine bir bakalım. ABD, Rusya, Çin arasındaki kutuplaşmanın nereye gideceğine bakalım. Sorun büyük, ama çözüm bellidir.
F-35 neden bu denli tartışma yarattı? Sistemin politik, konseptsel ve teknik bağlamına dair konuşulmamış bazı özelliklerine değinelim ki konu daha sağlam bir zeminde ele alınabilsin!
Siber alem ne demek? Siber silah nedir? Siber savaş nasıl olur? Siber alemin diplomasisi nasıl yürür? Siber alemde hukuk nasıl işler? Siber silahların kontrolü mümkün müdür? Siber caydırıcılık geçerli bir iş midir? Bu soruların cevabını biliyor muyuz?
YÖK’te akademisyenlerle bir araya gelen MİT Başkanı Hakan Fidan, “Ekonomik ve siber tehditlere karşı bilinçli ve hazırlıklı olmalıyız,” dedi. Ben de bu yazı ile konunun önemini işaret etmek istedim. Zaman aleyhimize işliyor, aman dikkat ve biraz daha fazla çaba, hem de hep birlikte! Çünkü bu tür savaşlar sadece güvenlik güçlerinin değil, herkesin meselesidir.
ABD Başkanı Donald Trump Suriye’den askerini çekeceğini açıkladı. Ortalık tabiri caizse toz duman oldu. O zaman neden diye sormamız gerekiyor. ABD ve Trump’ın içinde bulunduğu çıkmazı açıklayalım. Sonuçta Türkiye ne diyor, bir kulak verelim.
İki kutuplu bir dünyadan geçiş zamanına rastlayan günümüzün jeopolitik anlayışlarını tartışıyoruz. Bu geçiş zamanına, Popcorn Zamanı (Popcorn Time) diyeceğiz. Tıpkı filmin ilk yarısından sonra arada dışarı çıkıp popcorn alacaksınız ve kuyruktasınız, hatta patlayan mısırları camekanın gerisinden seyredebiliyorsunuz. Başlıklar şöyle: İlk Perde (Versay Sistemi), Ara Dönem (Popcorn Zamanı), Filmin Devamı (Küresel Sistem) ve Vizyon (The End). Bu sadece filmin sonu, her şeyin değil…
ABD Adalet Bakanlığı 10 Ekim’de ABD havacılık şirketlerine karşı ekonomi casusluğu suçunu işlediği gerekçeyle Yanjun Xu isimli Çin istihbarat elemanını tutuklandığını duyurdu. Bu benim için uyarıcı bir konu idi. Ardından bu haberi retweet’lerken üzerine yazdım: “Biz de ekonomik istihbarat yapan bir iki casus yakalasak ya, nereli olursa olsun… Sonuçta bir Ekonomik Savaş halindeyiz.” Öyle değil mi? Bir terörist, (bir rahibin davasına konu olduğu şekliyle) ajan gibi tutukladıklarımız oluyor da neden bir Ekonomik İstihbarat yapan ajan yakalayamıyoruz? Yakalıyoruz da haberimiz mi olmuyor? Bu tür bir tartışmada yakın zamanda danışmanlık hizmeti alınması bakımından adı geçen McKinsey ile ilgiliydi: Dendi ki, “casusluk olabilir…”
Son bir haftada basında uluslararası ölçekte en az dört büyük siber casusluk konusu okudum. Bazıları mahkemesi başlamış, bazıları olmuş bitmiş türden olaylar. Bunlar kamuoyu ile paylaşılan konular. Üzerinde çalışılanlar vardır, bir de bilinmesin diye gizlenenler. Ama sonuçta Çin, Rusya, ABD, İsrail ve İngiltere Siber Savaş konusunda şu an büyük projelerle ve birbirleri arasında büyük saldırılarla ilgilenmekteler. Ya Türkiye?