Önümüzdeki günlerde ABD ve AB tarafından silahlandırılan Yunanistan, Türkiye'ye karşı sorumsuzca bir adım atabilir mi? Bunu cevaplandırmak için jeostratejik bir değerlendirme yapacağız. Sonuçta göreceksiniz ki, cevap açık!
Mayıs'ın 10'unda başlayan İsrail-Filistin arasındaki çatışma bu gece, 21 Mayıs, 02:00 itibarıyla devreye girdi. Altmıştan fazla (64) çocuğun da aralarında olduğu, 232 Gazzeli sivilin yaşamını yitirdiği, binden fazla insanın yaralandığı, onbinlerce insanın yerinden olduğu, kentin bir çok binasının yerle bir edildiği İsrail saldırıları neticesinde (bu arada İsrail kaybı 12), Hamas ve İsrail'in böyle bir ateşkese varmaları hakkında biraz fikir tutu atalım. Çatışmanın başlama nedeni neydi? Ateşkesi nasıl anlamamız gerekir?
Tanınmış bir Filistin Devleti varken bugün uluslararası toplum neyle meşgul? Neden çocuklar ölüyor? 1993 yılında Filistin-İsrail meselesi halledilmedi mi? ABD, İsrail ve Filistin el ele tutuştular, bu yetmedi mi? İsrail neden oyunbozanlık ediyor, amacı ne? Diplomasiden ne bekleniyor?
Bugün Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 'Mısır ile diplomatik açıdan temaslarımız başladı,' dedi. Bu mesele Türkiye'de olumlu şekilde algılandı. Peki bu diplomatik temaslardan murat nedir, neler beklenmelidir?
Türkiye’nin dış politikasına etki eden gelişmeler ve ilişkilerdeki esaslar nelerdir? Başat güçler açısından Türkiye'nin dış politikasını etkileyen konular hangileridir? Türkiye’nin Orta Doğu politikasını yönlendirmek isteyenler ne yapmaktadırlar? Dönemlere, temalara ve coğrafyalara göre inceleyelim.
Başat güç ABD’nin tutumları ister istemez başka ülkelerin gidişatına etki etmektedir. Öyleyse terör gibi çok öne çıkmış bir tehdit konusunun objektif gözle tekrar irdelenmesinde yarar vardır. Zira ABD, uyguladığı politikalarda, diplomaside ve hukukta bu terör konusunu yoğun biçimde ele almaktadır. Buna karşılık elde edilen sonuçlar, daha iyi olması beklenirken, giderek karmaşıklaşmaktadır.