Gürsel Tokmakoğlu

1961 tarihinde Çan-Çanakkale’de doğdu. Hava Harp Okulu’nu bitirdi. Lisans eğitimini Elektronik Mühendisliği olarak tamamladı. Hava Harp Akademisi’ne gitti ve kurmay oldu. TSK’da istihbarat ve jeostratejik konularda resmi nitelikli kitaplar yazdı. Terörle mücadelede faaliyetleri içinde bulundu, Bosna ve Kosova Harekatlarına katıldı. Güvenlik stratejileri ve istihbarat konularında uzmanlaştı. Askeri Ataşelik yaptı ve NATO görevlerinde bulundu. En son Hava Kuvvetleri İstihbarat Daire Başkanı görevini yaptı ve 2007 yılında Türk Silahlı Kuvvetleri’nden emekli oldu. Bir süre yurtdışında yöneticilik yaptı. Halen blok yazarlığını sürdürmektedir. Evli ve iki çocuk sahibidir.

Özgeçmiş
- 1961: Çanakkale’de doğdu.
- 1982: Hava Harp Okulu mezun. Lisans Eğitimi Elektrik ve Elektronik Mühendisliği.
- 1983: İstihbarat Okulu mezun.
- 1988-1993: İstihbarat Okulu’nda öğretmenlik yaptı. Teknik Öğretmenlik Eğitimi aldı (Pedagojik Formasyon). İstihbarat ders kitaplarını yazdı. Harekât Araştırması. (Operational Research) konusunda uzman oldu.
- 1995: Harp Akademisi mezun. Kurmay oldu.
- 1995-1999: 2nci Hava Kuvvetleri İstihbarat Başkanlığı yaptı. İç güvenlik ve terörle mücadele görevleri yaptı. Kuzey Irak’ta operasyonlara katıldı. “Suriye istihbarat Durum Değerlendirmesi” dokümanını yazdı.
- İtalya’da NATO görevlerinde bulundu. Bosna ve Kosova Harekatlarına katıldı.
- Hava Kuvvetleri Bilgi Sistemleri konusunda çalıştı. (Lockheed Martin)
- 2001-2002: Hava Kuvvetleri İstihbarat Okul Komutanlığı yaptı.
- 2002-2004: Kazakistan Askeri Ataşeliği görevi yaptı. “Hazar Bölgesinin Güvenliği” konusunda uluslararası çapta çalışmalar yaptı.
- 2006-2007: Hava Kuvvetleri İstihbarat Daire Başkanlığı yaptı. “Hava Kuvvetleri İstihbarat Vizyonu” dokümanını yazdı.
- 2007: Kurmay Albay rütbesinde emekli oldu.
- Yayımlanmış 6 kitabı var: “İnsanlar ve İnsancılar”; “Benlik, Bilinç ve Vicdan”; “Muttaki”; “Bir Adem Öyküsü, Halife”; “Cephe”; “Gözlerim” (şiir).
- 2007-2017: Özel sektörde (yurtdışında ve yurtiçinde) üst düzey yöneticilik yaptı.
- Blok Yazarlığı yapmakta: “Politik Merkez”
- İstihbarat, Politika, Güvenlik ve Strateji konularında çalışmalar yapmakta.

8 Ekim 2021

Kırılma Cilt I

Bu bir kitap olacak. Bu günü gününe tutulan notların birikimi ile gerçekleşecek. Geçenlerde bir twit attım ve ne dedim biliyor musunuz? Yazar adaylarına, günlük tutar gibi olanları not edin, bir ay sonra iki ciltlik eser sahibisiniz! Evet, böyle olduğunu size bizzat göstereceğim. Kitabın adını
antagonizma
29 Şubat 2016

Antagonizma

Antagonizma karşıtlık ve belli bir amaca sebep teşkil eden olmak demektir. Antagonist
19 Eylül 2021

İngiliz Dünyası (Anglosphere)

Anglosphere anlaşılmadan küreselleşmeyi, Atlantik’i, NATO’yu, Pasifik’i, jeostratejiyi, küresel güvenliği, silahlanmayı ve hatta
asker
29 Temmuz 2017

Asker

Burada “gerçek asker” ile ilgili bir yazı okuyacaksınız. Nasıl? Kendi kültürel değerlerimizle
bilgelik-2
27 Şubat 2019

Bilgelik

Bilgeye ve bilgeliğe yeterince ihtiyaç duymuyor muyuz? Çağımızın konularında ileriye atılım yapılamamasının
antropik-dusuncenin-caresizligi

Antropik Düşüncenin Çaresizliği

12 Ekim 2013
958 views
8 mins read
Antropik kısaca “insan merkezli” demektir. Çoğu yerde ve şekilde insan merkezli konuları yazdığımı ifade etmek isterim. Buradaki açıklamalar ise hem sözcüklerin hem de benim çaresizliğimin bir itirafıdır. Diğer yandan insanın doğasının çok basit şekilde tarifidir. Bu yıl Nobel Fizik ödülü çok haklı bir seçim sonucuyla Higgs Bozonu ile ilgili çalışmalarda bulunan iki bilim insanına verildi. Bu çalışmalarla insanlık Standart Model’in eksiksiz açıklanabilmesini gerçekleştirdi. Diğer yandan fizikçiler Sicim Kuramı bağlamında çalışmalarını sürdürüyor. Çabalar bir rezonansın bilincini çözmeye dönük ilerlemektedir. Bir şeyin içerisinde en küçük madde bile olsa onun hareketinin nedenini bilmek çok daha önemli görülmektedir. Temel soru neden’dir. Aslında ben her
hayirseverligin-gelecegi

Hayırseverliğin Geleceği

11 Ekim 2013
893 views
6 mins read
İnsanlığın iyi bildiği bir kavram: Hayırseverlik (Philanthropy). Hatta hayırseverlik ezelidir ve anlam olarak insanlıkla ve insanı sevmekle eşanlamlı tutulur. Çünkü her ne olursa olsun insan üstün bir varlıktır. İnsana yakın olmak, halini görmek ve anlamak, derdine ortak olmak, yardım etmek, bağış yapmak, kalkındırmak, sevmek, empati yapmak gibi konular hayırseverlikle değerlendirilir. Hayırseverlik ve hayır işleri toplumların doğrudan refah ve güvenliğiyle ilgili görülmez. Çünkü insanın diğerine yardımı fiziken mümkün değilse bile, kalben gerçekleşmesi dahi yarar sağlar. “Biz çok hayırseveriz…” diye böbürlenmek, işin içine “kibir” girdiğinden pek sevilmez. Bir kere hayırseverliğin azı çoğu olmaz. Hele bir de yapılan hayrın övünme ve çıkar sağlama
olanlar-uzerine-bir-beyin-firtinasi

“Olanlar” üzerine bir beyin fırtınası

10 Ekim 2013
951 views
10 mins read
Sizlere sırasıyla; esas olanı, yanlış olanı, ardından doğru olanı, kişisel olanı, akıllı olanı, başa gelecek olanı, özde olanı, muttaki olanı ve sonuçta gerekli olanı takdim edeceğim. Böylelikle bir beyin fırtınası yapma sürecimiz gerçekleşmiş olacak. Kişiye, topluma ve politikaya ayrı ayrı odaklanalım. Çağdaş, pratik ve mantık süzgeciyle düşünelim. Sadece kendimizin girebileceği bir kapının arkasına değil, öncelikli olan sorumluluğumuza dair bir tespit yapacağız. Hatta bir ders çıkaracağız. Esas olan Öncelikle anlatılmak istenen şudur: Şimdi’nin değerini hakkı bilerek vermek ve alanımızda sorumlu davranmaktır. Ancak önemli bir konu daha var. Örneğin 2050’lere gelindiğinde torunlarımızın daha adil ve sorumlu bir tavırla insanlığa ve dünyasına yararlı
kuresel-kent-devletine-gecis-mi

Küresel kent devletine geçiş mi?

9 Ekim 2013
2.2K views
9 mins read
Küresellik kavramı halkın yararına olan alanlara nasıl yansır? Küreselleşme ile devletler giderek mecburiyetlerin getirdiği etkilere mi maruzdur. Küresel ölçekli çabaların her biri ortaklaşa süreçlerin verimliliğini ortaya koyuyor mu? Öyleyse halkın yaşamsal alanlarına ait konulara ilgisini nasıl açıklayabiliriz? Yeni dünya düzeni kent devletlerini mi zorluyor?
kuresel-degisim-ve-saf-insanin-sorumlulugu

Küresel Değişim ve Saf İnsanın Sorumluluğu

7 Ekim 2013
1.3K views
12 mins read
İnsanlık çaresizliğine bir isim mi arıyor? Olup bitene bakıldığında etrafımızı saran “kendi çalıp kendi söyleyen” türden baskın bir kültür mü var? Hatta bu olup biteni tüm insanlığa mı maledeceğiz? Suçlu ve masum kim? Zaten her şey değişim içinde de; bir de insanlık adına bir kesim inisiyatif alıp şartları belirliyor ve böylelikle düzen kendini değiştiriyor. İnsan çevresini bu değişime uydurmaya çalışıyor. Peki, kim ne tarafta? Yaşadığımız dünyada bildiği yolda gidenler de kendini yeni olarak tarif edenler de var. Bütün bunlara karşı, yolunu sürekli merkezde, yani doğruda tutan ve saf kalmayı başaranlar varsa, bu kesimin önlerindeki ev ödevleri neler? Anthropocene Dönem –
ustun-insan-halife-ve-muttaki

Üstün İnsan, Halife ve Muttaki

6 Ekim 2013
1.2K views
4 mins read
Amaç insanı tarif etmek değil, onun önemini ve yerini işaret etmektir. Burada çok önemsediğim ve çözümleyebildiğim açılardan; “halife,” “üstün insan” ve “muttakilik” temel kavramlarının arasındaki farkı açıklamak isterim. Böylelikle insanı tarifle ilgili söz sahibi olanların göz önünde bulundurabileceği bir başka açı daya ortaya konmuş olacaktır. Bazı kavramların insanlıktan önce de var olduğunu ve insanın çok üstünde bir kapsamda geçerli olduğunu çeşitli vesilelerle ifade etmiştim. Bazı kavramlar ise kendi tarihi içerisinde insanın tarifine karşılık gelmektedir. En başta şunu ifade edeyim: Ne bir şeyi olduğundan fazla ne de değerinden aşağı görmenin bir anlamının olmadığı apaçık gerçektir. Bu makaleyi yazarken açıklamaları halife, muttaki
yeni-karma-egitim

Yeni Karma Eğitim

6 Ekim 2013
889 views
4 mins read
Her fırsatta eğitimin önemini vurgularız. Hatta içerikte sürekli değişiklikler yapmak isteriz. Ancak günümüzde ortaya çıka yeni imkanlar bizi içerikten çok yöntemlerin üzerinde durmamızı gerektiriyor. Dolayısıyla eskinin karma eğitimiyle yeni olanınki bile değişiyor. Bakın size bir örnek… Bugün dünyada internetin ve teknolojik cihazların yaygınlaşmasının getirisi olarak eğitim ve öğretimde bazı değişik uygulamaların gelişmesi de kaçınılmaz oldu. Buna bağlı olarak sınıfta yürütülen modern olarak bilinene akıllı tahta gibi uygulamaların çok daha ilerisine geçildiğini düşününce Türkiye gibi ülkelerde iki yönlü yararın sağlanabileceği bazı uygulamaları da gerçekleştirmenin zamanının geldiğini hatırlatmakta yarar görülmektedir. Bu yararlar öğrenciyi internetin getirdiği olumsuz alışkanlıklardan uzaklaştırıp gerçek ve yararlı alışkanlıkların
akil-ve-bilgi

Akıl ve Bilgi

5 Ekim 2013
4.2K views
13 mins read
Değişimin kavramlara etkisi nedir? Akıl, bilgi ve enformasyonun farkları nelerdir? Bilim ve teknoloji geliştikçe insan aklı da gelişmekte midir? İnsan akılını nasıl karıştırır? Bilgisayardan uzak durmak mümkün mü? Eğer değilse çalışma tarzı ve içindekiler üzerine biraz düşünmek gerekir. Bilgisayar kültürü bile kavramların anlamına hükmeder oldu! Bu bir değişim… Geçenlerde bir inşaat işiyle ilgili toplantı yapıyoruz. Adı pek bilinmedik marka boyanın kullanılmasını tartışıyoruz. Toplantıdakilerden biri tartışma içinde diğerine, “internet diye bir şey var, bak da öğren,” dedi. Diğer, “internette her şey yazmaz, sen internete göre işlerini yürütüyorsan eksik kalır,” diye karşılık verdi. Aslında olay kavramlardaki değişimde gizliydi. Akıl ve mantık çerçevesinde
kontrole-kontrol-netizenlerle-netpolitisation

Kontrole Kontrol: Netizenlerle Netpolitisation

3 Ekim 2013
1K views
13 mins read
Bir an için yaşamı kendi kurallarına göre değerlendirelim. İlerleme bile insana bedel ödetir. Değil mi? Eğer ülke lideriyseniz halkınızı, eğer paranın lideri veya bilim ve teknolojinin lideriyseniz dünyayı kontrol etmelisiniz. Kontrol edilen ise kendini özgür hissetmek ister. İşte size bir anlaşmazlık: Kontrol edenler ve edilenlerin bir örneği… Sonuç nereye gidiyor? Netizen’e mi? Netpolitisation’a mı? Yeni Buluş İnternet Diğer her buluşta olduğu gibi sırası geliyor ve (örneğin) internet yokken icat ediliyor. Sonra yaygınlaşıyor. Yoğun şekilde kullanılıyor. Yatırımcılar büyük yatırımlar yapmaya başlıyor. Gençler sürekli uygulamalar geliştiriyor. Yeni iş imkânı bulunuyor. Ekonomide kapasite yaratılıyor, hem de katma değeri bir iş kolunda… İnsanların günlük
kavramsal-icgudu

Kavramsal İçgüdü

2 Ekim 2013
931 views
13 mins read
İnsan kavramlarla yaşayan bir canlılardır. Bilgi ve kendini ifade yeteneği ile birçok donanıma sahip olma gücü sayesinde insanın dışa vurumu kavramsal kökeniyle açıklanabilir. Ben buna “insanın kavramsal içgüdüsü” diyorum. Bilgi insana verilmiş bir güçtür. Edinimlerini de verili olanların üzerine inşa eder. İnsan bilmek ve bilgiyi yönetmekle olan kabiliyetiyle kendini ispat etmektedir. İspat etmeyi, bir şeye karşı olmaya değil, aslında bir şeye bağlı olmaya dönük okumak gerekir. Düşünceme göre iki tür kavram vardır. Birincisi benim “ilahi uyuma dayalı” dediğim, insanlık var olmadan önce de kâinatın sahip olduğu kültüre ilişkin kavramları kapsar. İkincisi ise “iradeli üstün insanın” atanması ile başlayan süreçte ortaya

Yazı Arşivi

DÖNBAŞA