Serüvene kara, deniz ve hava stratejileri ile başlayacağız. Bu konularda öne çıkan stratejistleri hatırlayacağız. Yeni egemenlik stratejisine geçiş aşamasındaki karmaşayı tartışacağız. 2030’ların stratejisini açıklayacağız. Stratejist Yaklaşımı Asıl kara stratejistleri Türkler idi. Neredeyse Pasifikten Atlantik’e kadar at sürdüler. Ancak belirgin bir kara stratejisi yazıp bırakmadılar,
DevamıSiyaset sahnesi güçlü karakterlerin alanı olmak zorundadır ki demokrasi kültürü gelişsin. Siyaset sahnesi çıkarcıların, küçük küçük koparıp parçalayanların değil; herkesin çıkarına olan gücü kararlılıkla büyütenin işidir. Bugün siyasete soyunanların bir kısmının dışarıya çalıştıklarına ve aynı zamanda kendilerine güç devşirdiklerine şahidiz. Bu olmaz! Hukuk bu gibileri yasalarla engellemelidir, vatan, millet, devlet, bayrak ve savunulması gereken diğer değerler için!
DevamıKültürler, medeniyetler, kavramlar, algılar... Kısa süreli mesajlar, uzun süreli anlatımlar... İnsanlık deyinde tarih, politika, bilim, ekonomi ve felsefe gibi alanlarda hüküm veriyor ve hepsine birden bakarak bazı süreçleri doğru açıklıyor. Bu açıdan en son öğrendiğim kavram olan "Kriz Enfantilizmi"ni sizlerle paylaşmak istedim, bana tam da anlatmak istediklerimi betimleyen bir kavram bu.
DevamıTürkiye'nin dış politika adımlarının içinde bir “medeniyet” ve “insanlık” vurgusu var, bunu fark etmemek mümkün değil. Bu önemli konuyu irdeleyen bir ilk olalım
DevamıDüzey sözcüğü bir seviyeyi gösterir; kültürde, tartışmada, yaşam kalitesinde önemlidir. Düzeyin artması istenir, ama hangi boyutta? Bu temel soru insanlığın hayalleri ve imkanları ile harmanlanır, toplamından ortaya çıkan bir anlayışa bağlı şekilde doğal bir eşik ile belirginleşir; insan bunu inkar edemez, bu belli bir ölçüdür, kabul edilmeye açıktır. Bu düzey-eşiği bir dirence maruz kalırsa ne olur? Bu yine bir insanlık problemidir. Ancak bu da doğal bir süreç çözümlemesi, evrimleşme gibi bir konudur: İnsanın diğer bir insanı ilk planda anlamaması, aralarında yön tayini için mutabakat sağlanamaması, kopuş ve kavga ile devam edecek yeni bir sürece geçilmesi, bu süreç ile daha da
DevamıYargıtay Ergenekon Davası olarak bilinen Türkiye’nin son dönemini uzunca süredir meşgul eden dava ile ilgili kararını açıkladı. Buna göre “usule aykırı birçok işlem” olduğu sebebiyle dava bozuldu. Yargıtay’ın gerekçesinde öne çıkan noktalar şunlardır: Ergenekon (Terör) Örgütü kabulünde isabet yok. İlker Başbuğ Yüce Divan’da yargılanmalıydı. Devlet sırları ifşa edildi. İfadelerin sağlıksız koşullarda alınması. İddianamede olmayan suçlardan hüküm kurulması. Makul sürede yargılanma hakkının ihlali. Dijital delillerin kopyalarının verilmemesi. Avukat-müvekkil arasındaki görüşmelerin dinlenmesi. Gizli tanık konusu. Davaların birleştirilmesinde isabetsizlik.
DevamıKonuya sadece liderlik gözüyle ve fikirler bağlamında ele alalım. Bu gözle Davutoğlu misyonu tamamlandığında kurumsal bağlamda hatırlanabilecekleri inceleyelim. Bunun için daha çok erken, diyenler olabilir. Ama önemli olan bugünden bir değerlendirme yapmaktır, ülke yararına daha iyi sonuçlar çıkarılabilir. Dolayısıyla işimiz ülke yararıdır, kişilerin özelleri değil liderliklerinin analizidir.
DevamıNew York City Üniversitesi Teorik Fizik Profesörü Dr. Michio Kaku’nun “Geleceğin Fiziği” isimli eserini okuyorum. Konu, yakın (2030’a kadar), orta (2030-2070) ve uzak (2070-2100) dönemlerde yaşam tarzlarında meydana gelebilecek değişimleri açıklamak üzerinedir. Kitabın sorguladığı şu: 2100 yılına kadar bilim insanlığın kaderini ve günlük yaşamımızı nasıl şekillendirecek? Kitabın bir bölümü İnsanlığın Geleceği’nde “Terörizm ve Diktatörlükler” başlığının altında takıldım kaldım. Başta şahsi değerlendirmemi ifade edeyim, Dr. Kaku’nun anlattıklarından çok istifade ettim, ileriki günlük yaşamın pratiğini bizlere çok iyi anlatmış ve kitapta katıldığım çok konu var. Ama takıldığım nokta hariç! Dr. Kaku şöyle diyor: “Yirmi birinci yüzyılda yaşamaktansa bin yıl geriye, on birinci
Devamı