Arap Baharı - Page 4

4.2K views
13 Kasım 2021

Fay Hatları

Türkiye’nin bölgesindeki çatışmaları, gerilmeleri ve krizleri incelemeye başladığımızda ilgili aktörlerin etkileşimleri bağlamında geniş bir coğrafya içinde jeopolitik mücadele vermek gerektiği ortaya çıkıyor. Eğer bu geniş bölgeye müşterek bakılmaz ise fotoğrafın iyi görülememesi söz konusudur. Ama bölgede çareler üretilecekse de yeterli olmanın yanı sıra bir
turkiyenin-yeni-jeo-stratejik-degeri 1K views

Türkiye’nin Yeni Jeo-Stratejik Değeri

8 Ağustos 2016
1K views
11 mins read
1
Küresel stratejide çok şey değişiyor. Bunun sancılarını yaşamaktayız. Amerikan başkanlık seçimlerinden sonra daha da belirginleşecek olan dünyada yeni jeo-politik düzen için taraflar pozisyon alma peşindeler. Türkiye de bu bakımdan bir sıkışma içinde. Daha gerilere gitmeden geçtiğimiz son çeyrek asra bakılsa bile, küresel güçlerin paylaşım süreçlerinde Türkiye’nin yanı başındaki ve bir bakıma da içine çekilmeye çalışıldığı coğrafya bir oyun alanı olarak görüldü. Böyle olmasının doğal sebepleri de yok değildi; coğrafya, enerji savaşı, kültürler arası farklar, tarihsel sebepler hep önemli oldu. Bu bakımdan bir çok olayı çok kısa bir zaman içinde yaşadık, yaşamaya devam etmekteyiz. Bu bakımdan bazı yaşananları Türkiye’yi de merkeze
nato-abd-ve-feto 945 views

NATO, ABD ve FETÖ

1 Ağustos 2016
945 views
2 mins read
Ortadoğu’da, Pasifik’te, Avrupa’da ve Afrika’da önemli oyunlar oynanıyor. Türkiye özelinde ise çok çarpıcı bir gelişme yaşadık. Lideri Amerika’da olan bir örgüt, devleti neredeyse ele geçirme noktasına geldi. İçinde PKK ve IŞİD ve çevresinde Suriye, Irak, Kafkas ve Kürt meseleleri varken, bütün bunların yanı sıra Türkiye çok yönlü ve kanlı bir darbe girişimi ile rejim, demokrasi ve iktidar tehlikesi yaşadı. Nasıl açıklayacağız bütün bunları? Peki bu sıkışma nelere gebe, Türkiye üzerinde bu sıkışmanın etkisi ne olur?
kristal-vazo 1.6K views

Kristal Vazo

14 Temmuz 2016
1.6K views
10 mins read
Bir anlığına bütüncül ve daha önemlisi yansız bir bakış açısı ile politik gündem ve kritik tartışmalar konusu üzerine yoğunlaşalım. Bakın ilk akla gelenler neler olacak? Tartışma kültürü en temel şekilde demokrasilerde, entelektüel alanlarda, bilim ve sanatta bir erdemlilik ölçütüdür. Şartlarına riayet edildi ise tartışma gereklidir, değilse bir kavgadan öte değildir. Tartışmanın bir seviyesi, amacı, muhatabı, süreci vardır ve bütünüyle insana özgü olgun bir davranış olarak sürdürülür. Eğer tartışma başka amaçların elde edilmesinde bir araç halinde kullanılıyor ise bunun değeri ve hedefi başka şekillerde ele alınmalıdır. Bu ve benzeri teorik yaklaşımları başlangıçta aklımızda tutalım isterim. Ama biz daha çok uygulamaya bakacağız.
islam-devleti-ve-libya 1.2K views

“İslam Devleti” ve Libya

8 Mart 2016
1.2K views
6 mins read
Adını önce Irak-Şam İslam Devleti (IŞİD/ISIS) koydular. Ama dünyanın her yerine yayıldılar. Hâlâ aynı isimle mi bakılıyor bu örgüte? Hayır, adını değiştirdiler. Yakın zamanda adı (her ne kadar bizler kabul etmesek de) sadece “İslam Devleti” (IS) oldu. Buradan bazı şeyleri anlamamız gerekiyor. Bizim liderlerimiz, diplomatlarımız ve politikacılarımız da DAEŞ/DAİŞ gibi söylemleri bıraksınlar artık, konuya doğru noktadan baksınlar, gerekirse kendi tanımlarını getirsinler. Başkalarının ağzıyla konuşulursa iş çok başka yerlere varıyor. Son günlerde Türk basınında IS gündemden düştü veya düşürüldü. Yayılma evresinde de ondan! Dünya basını bu konuyu bırakmışa benzemiyor, raporluyor. Çünkü özellikle Batı devletleri tehdidin artarak devam ettiğini düşünüyor. Diğer yandan
ortadoguda-sii-sunni-gerginligi-ve-turkiye 1.6K views

Ortadoğu’da Şii-Sünni Gerginliği ve Türkiye

7 Ocak 2016
1.6K views
8 mins read
Suudi Arabistan’da idam edilen Şeyh Ayetullah Nimr Al-Nimr’den dolayı İran, Suudi Arabistan ve diğer bölge ülkelerinin gerilimi tırmandıran türden tarafgirlikleri bir hayli dikkat çekti. Olayı uluslararası ilişkiler boyutunda görenler de var, Ortadoğu’daki mezhep savaşı bağlamında görenler de. Peki, kimler kazanıyor, kimler kaybediyor? Buna cevabımız var mı? Türkiye ne yapmalı, Ortadoğu’daki bu tür konulara nasıl bakmalı? Yazının sonunda bunlara değineceğim. Sonucu belli ama geniş bir analiz olacak… Ortadoğu demokrasinin lüks kabul edildiği bir coğrafyadır. Arabistan’da kral, İran’da imamlar hakim konumdadır. Örneğin bir başka önemli ülke Mısır, belki de demokrasi kültürünü geliştirmeye bir fırsat bulacakken askeri darbe ile başka bir politik potaya
politik-bolunme-sii-sunni-gerginligi 1.3K views

Politik Bölünme: Şii-Sünni Gerginliği

7 Ocak 2016
1.3K views
6 mins read
Bu tür bir başlık atmakta zorlandım. Bölünmek böyle bir şey!.. Haritalara bakıyorum, ki çoğu Batı’da hazırlanmış, Şiiler, Sünniler, Vahabiler, İbadiler… Tarikatlar ve mezhepler… Sebep ne? Ne din, ne ileriye gitmek; politika ve iktidar savaşları sonrası ortaya çıkmış ve yerleşmiş bir kültür. İslam kainatın inancıdır, dinin ve imanın kendisidir, Müslüman Resulullah’ın ümmetidir, Ona gelen vahiy Kur’an’dır ve kitap tektir. Kim ne düşünürse düşünsün, kim hangi fırkaya bölünecekse bölünsün, değişmeyecek olan budur. Hakiki Müslüman, seninki, benimki demez. Sahih din bunu emreder. Ancak Ortadoğu Müslümanlık tarihi içinde pek çok kanlı olay gördü. Tarihte bazı halifeler, Resulullah’ın torunu ve pek çok ileri gelen kişi
tarihin-muhasebesini-yapmanin-dayanilmaz-hafifligi 989 views

Tarihin Muhasebesini Yapmanın Dayanılmaz Hafifliği

30 Kasım 2013
989 views
15 mins read
Bu yazı “İnsanlar ve İnsancılar” isimli kitabımın içindeki “Tarihin Muhasebesi”[i] bölümündendir. Yazıda başlığı bir klişe ile atmamın da anlamı boşa değildir. Bir öngörü, değerlendirme veya tez olarak ifade bulan tarihe bakışımı sizinle paylaşmak istedim. Tartışmayı zihinlerimizde birlikte yapalım istedim. Kitabımdaki “insan” yazılarımda “saf insan” olarak tanımladığım, üstün iradeli, halife, muttaki olandır; “insancı” ise insan iktidarını ön plana çıkarmaya çalışan “çıkarcı insandır”. Bu hatırlatma attığım başlığın nedenini işaret etmektedir. Çünkü insancıların baskısıyla tarih yazılıyorsa bundan elde edilebilecek beklentiler de rutindir, belki de “dayanılmaz hafifliğin” gerekçesidir. Güncel tartışmalar sizce ne kadar gerçekçi? Eğer süreçteki ana şablonları bilirsek gündeme getirilen tartışmaların “olması gerekenler”
kontrole-kontrol-netizenlerle-netpolitisation 1K views

Kontrole Kontrol: Netizenlerle Netpolitisation

3 Ekim 2013
1K views
13 mins read
Bir an için yaşamı kendi kurallarına göre değerlendirelim. İlerleme bile insana bedel ödetir. Değil mi? Eğer ülke lideriyseniz halkınızı, eğer paranın lideri veya bilim ve teknolojinin lideriyseniz dünyayı kontrol etmelisiniz. Kontrol edilen ise kendini özgür hissetmek ister. İşte size bir anlaşmazlık: Kontrol edenler ve edilenlerin bir örneği… Sonuç nereye gidiyor? Netizen’e mi? Netpolitisation’a mı?  Yeni Buluş İnternet Diğer her buluşta olduğu gibi sırası geliyor ve (örneğin) internet yokken icat ediliyor. Sonra yaygınlaşıyor. Yoğun şekilde kullanılıyor. Yatırımcılar büyük yatırımlar yapmaya başlıyor. Gençler sürekli uygulamalar geliştiriyor. Yeni iş imkânı bulunuyor. Ekonomide kapasite yaratılıyor, hem de katma değeri bir iş kolunda… İnsanların günlük

Yazı Arşivi

DÖNBAŞA