İnsanlık için yönlerin önemi sürekli bir anlam taşımaktadır. Ayrıca dünyanın yuvarlak olması da bir anlam taşıyor. Gidilecek hep bir yön vardır ve tur tamamlandığında varılan yer başlangıç noktasıdır. Hareket ifadesinde bu gibi düşünceleri çoğaltmak mümkündür. Ya düşünsel olarak sağa sola veya aşağı yukarı gidip
Devamıİnsan evrene kavrayıcı şekilde bakmayı bilemiyorsa olup bitene yeteri ölçüde şahit olamaz. İnsanın kavrayıcı bakabilmesi için düşüncenin gerisine ait işleme mekanizmasının ve bilinç atmosferindeki gelişimin içinde ne ifade ettiğini idrak etmesi gerekir. Çünkü kainat matematiksel işler. Matematik deyinse insanımız çok eskiden öğrendiği yerdedir, sayıları dikkate alır. Halbuki matematiğin dili sonsuzluktur, ilişkiler yumağıdır, sürekli yenileşmedir. Bakın bir uzay görüntüsüne; denge, ölçü, şekil, farklılık, ton, işgal, madde ve daha çok şey vardır. Hepsi kavranmayı bekler; boyutlarını, ölçeklerini, ilişkilerini, prensiplerini ve daha pek çok gerçekliklerini bir kereliğine değil, sürekli geliştirerek ortaya bırakır. Bu bir bilinç atmosferinin görüntüsü olarak da işaret edilebilir. Bilinç atmosferinde
DevamıTarihin gösterdikleri ve yaşanmışlıklar elbette yok sayılamaz; dekorlar, insanlıkla ilgili olan konular, medeniyet ve kazanılmış değerler… Tarihten dersler çıkartılır ve bu dersler ileriye gitmenin çabası içinde kullanılmalıdır. İnsanlar dününü ve bugününü bir bütünlük içinde görüyor. Ama daha ilerilere aldığı derslerle bakıyor. Düşünceler “İleri demokrasinin gerekçeleri” için Türkiye özelinde dikkate alınması gereken; din istismarı; ülke, devlet, millet istismarı; politika, ileri demokrasi ve küresel değerler; bütünsellik hakkındaki düşüncelerimi aşağıya listeledim. Ele aldığım konulara göre bu düşüncelerimi uygun bir akışla yazı içinde doğrulamaya çalışacağım, dolayısıyla gerekçelerimi daha ayrıntılı bir şekilde açıklamış olacağım.
DevamıYapılan iş politikadır. Allah’ın (CC) rahmeti ise kavranamaz bir şeydir. İnsan bir peygamber olsa da bu sonuç değişmez, akıbeti asla bilemez. İman sahibi için bu Ademoğlu’nun bir paradoksudur!.. Ademoğlu’nun hakkında bir fikri ve katlanacağı somut bedeli olsa dahi akıbetini anlaması beklenemez, hatta bilgisi azdır, bazı gelişmeler kavramasının ötesindedir ve zamanı sınırlıdır, çünkü ölümlüdür. Hem insanın ortak özelliği; sabırsızdır. İnsan özelliklerini geliştirebilir, bu da rahmete tabidir. Olup biteni böyle okumalıdır. Eğer yanlış okursa önderlik edenlerin çıkmazları halkına yapışır. İyi oldu zanneder ama akıbette olan başkadır. Rahmeti sonsuz olan Allah (CC) insana (mealen), “Sen ne istersen vereceğim; iyi iste iyiye, kötü iste
DevamıGiriş Bu herkese kolay gelen konuyu işlemek için olgunlaşmam gerektiğini düşünmüşümdür. Çünkü Kur’an, insan ve yaşam bağlamında en önemli vurgusunu “ahlak” kavramına dayandırmıştır. Hz. Muhammed (SAS) de bunun paralelinde, güzel ahlakı geliştirmeye çaba sarf etmiştir. Benim bunu yeterince anlamadan açıklamam elbette büyük bir sorumsuzluk olurdu. Ayrıca bu tür kavramları çok kolay bilebilseydik, daha az hata yapardık herhalde… Bugün Müslümanlar içinde ahlak tanımı “helal-haram” kolaycılığıyla açıklanmaktadır. Bu yaklaşım kesinlikle ahlakı ve dahi dini, İslam’ı, Hz. Peygamber’in (SAS) yaşamını yanlış okumakla özdeştir. Eğer ahlak konusu belli bir doğru ile açıklanamıyor ise Kur’an ahlakı ve Müslüman’ı yaşama dahil olamıyor, konu bu denli önemlidir.
DevamıOkumayı tüm yönleriyle ve değişik bir bakış açısıyla irdeleyeceğiz. Sizlere, neden okumak gerektiğini kökenden yola çıkarak açıklayacağım. Başlangıçta okumanın bir etkileşim ve iletişim olduğunu aklımızda tutalım. Boşluk nerede bilmiyorum, ama benim bildiğim her hacmin içinin dolu olduğudur. Kaldı ki evren de bir hacimdir. Eğer evren içindekiler bakımından incelenirse, zerrecik bulutları, enerji, serbest temel elementler, milyarlarca galaksi, yıldız, gezegen ve hepsi iç içe, dinamik, alanı kullanmaktadır. İlkokulda maddenin halleri diye öğretmişlerdi; katı, sıvı ve gaz diye. Şimdilerde plazmanın buna eklendiği de söyleniyor. Bir madde ölçeğinde hal öyledir. Ancak maddelerin içinde yüzdüğü atmosferde neler yüzüyor? Böyle düşünelim, hal değişiklikleri ile birlikte madde
Devamıİslam’da nüzul konusu önemli bir yer işgal eder. Etraflıca düşünüldüğü takdirde diğer önemli konuları birbirine doğru eklemlendirmek mümkün olabilmektedir. Önemine binaen üzerine daha fazla yoğunlaştırılması gerekmektedir. Kainatın genişlediğini bugün herkes söylüyor. Peki, kainat bu gelişimini nasıl sağlar? Önce şunu söylemeliyiz; İslam kainatın yasasıdır, bilincidir ve bu nedenle onun dışında bir algı mümkün görülmez. Konumuzla ilgili yasa hükmü şöyle özetlenebilir: Doğru ve gerekli olan neden olur, Yaratan varlığa ve anlama nüzul eder. Dolayısıyla kainatın tüm varlıkları bir uyum içinde gelişme sağlarken burada doğal süreçlerle bir etkileşim meydana gelir. Etkileşim doğru ve gerekli olanı, doğallığı içinde tarif eder. Bu tarif bir nedenin teşkilidir.
DevamıIrak Şam İslam Devleti (DAİŞ/ISIS/İŞİD) terör örgütü hakkında yayımlanmış çeşitli raporların, bildirgelerin ve görüşlerin bir irdelemesi yapılacaktır. Burada daha çok DAİŞ gibi örgütleri yaratan mantık üzerinde durulacaktır, rapor ve bildirgeleri hazırlayanların akıllarının arka planı üzerine yoğunlaşmaya gayret edilecektir. Amaç, aynaya bakıldığında ne görülüyor, bu gerçeği belirginleştirmektir. İslam’ın savunmaya ihtiyacı var mı? İslam’ı savunurken asıl yapılan kendimizi savunmak mı oluyor? DAİŞ’e veya bir başkasına bakarak mı İslam’ı savunma ihtiyacı duyacağız? İslam’ın kendiyle sorunu yok, sorunu olan belli dönemlerin içindekiler, ortamın ve şartların akışında sürüklenenler, sorunu olan bizleriz!.. Düşünüyorum ki, ortada bir bataklık var, sivrisinekler türeyebiliyor, tarihsel verilerin ışığında örneklemek mümkün, bazen
DevamıDilin Önemi Eğer kavramlar akılda bir yer bulduktan ve buradan başka kavramlarla ilişki kurabildikten sonra dışa açılıp kullanılabiliyorsa anlam kazanırlar. Kavramlar zihinde işleme tabi tutulmalı, sözle veya yazıyla kullanılmalıdır. Konuşulan dil bu amaçla önemli bir işlev görür. Kullandıkça dil kavramları, kavramlar da dili beslerler. Bütünüyle birey için bu bir sürekli gelişme demektir. Farklı bir sonuç daha gerçekleşebilir; bu işin olumsuz gelişmesi ile ilgilidir. Dil sürekli aynı şeyleri kullanıyorsa, hatta eskileri tekrarlıyorsa ve artık soru olmaktan öte geçmiş konuları gereksiz yere açıklıyorsa körleşir. Bu durumda değişmeyen veya gelişmeyen bir kültüre dayalı kör kavramlar akılda kökleşir, yani bir sabitlik hali mevzubahistir. Toprağın
DevamıSorular Tam olarak dinden anlaşılması gerekenler nelerdir? Dinin zararı var mıdır, gereksiz bir şey midir? Sorunların sebepleri nelerdir? Tespitler Öncelikle bir tespit yapılmalıdır. Din sosyolojik basitlikte görülecek salt inanç konusu değildir. Dar düşünülürse elbette tartışmalı sonuçlar doğar. Yararı ve gereği hakkında çeşitli fikirler çıkar. Din insanlığın bilebileceği bütün olasılıkları kapsar. Din bu dünya yaşamının tüm ihtiyaçlarını karşılar. Din başka alemlerin ve varlıkların habercisidir. Din anlatımında zamanın, mekanın ve başka boyutların konu edilmesinden çok amacın ve hedefin öne çıkması gerekir. Din insanın sınavını vurgulayan bir anlatımı öncelikli görür. Din önü kapalı gelecek tartışmalarının konusu değildir. Bu yaşamdan sonrasına dair anlatımları da
Devamı