Bu bir kitap olacak. Bu günü gününe tutulan notların birikimi ile gerçekleşecek. Geçenlerde bir twit attım ve ne dedim biliyor musunuz? Yazar adaylarına, günlük tutar gibi olanları not edin, bir ay sonra iki ciltlik eser sahibisiniz! Evet, böyle olduğunu size bizzat göstereceğim. Kitabın adını
DevamıEski Japon Başbakanı Shinzo Abe'nin suikastle katli sonrasında hemen herkes düşünmeye başladı, Hint-Pasifik bölgesi bundan sonra neye gebe olacak? Okurlarım öteden beri Pasifik ile ilgilendiğimi bilir. Çin ve ABD rekabeti, bu manadaki jeopolitik ve jeostratejik konular ile özelde AUKUS, Anglosphere, Tayvan, Hong Kong, Kuşak Yol Girişimi, ASEAN, RCEP, QUAD, TPP gibi başlıkları Rusya ve Avrupa Birliği ilişkileri irdelediklerim arasındadır. Burada bir bütün halinde daha çok ekonomik ve güvenlik açısından etkileşimleri ortaya koymak istiyorum. Hassas noktaları seçerek yazıyorum, bazı gelişmelerin nedenlerini bazılarının ise gelecekte neleri işaret tettiğini buradan çıkarmanız mümkün olabilecektir.
DevamıThere is talk of the new Cold War, there are those who call it the Cold War-2. Let's make a geopolitical determination based on the 2019-2035 global outlook. Of course, this is a geopolitical assessment, not a prediction of how the developments will turn out. I won't have an explanation to say whether there will be a war or not. If we take the projection in the way I am going to present it, we will understand that the issues that we can follow develop depending on the reasons that are built these days. Let's put it this way, no step is in vain.
DevamıYeni Soğuk Savaş’tan bahsediliyor, buna Soğuk Savaş-2 diyenler var. Özellikle 2019-2035 küresel görünümü esas alarak jeopolitik açıdan bir tespit yapalım. Elbette bu bir jeopolitik değerlendirmedir, gelişmelerin ne şekilde sonuçlanacağının tahmini değildir. Bir savaş olur mu olmaz mı, demek için bir açıklamam olmayacaktır. Eğer projeksiyonu bu sunacağım şekilde ele alırsak, izleyebileceğimiz hususların bugünlerde inşa edilen nedenlere bağlı geliştiğini anlamış olacağız. Şunu ifade edelim, hiçbir adım boşuna değildir.
DevamıJeopolitik gelişimi görmeyenler, değerlendiremeyenler, dahası vizyon sahibi olmayanlar, kendi konumlandığı noktayı da doğru tarif edemezler! Konum tarifi yapabilmenin ilk adımı durumun farkındalığıdır. Size tamamen yeni bir perspektif, içerik ve sonuç odaklı jeopolitik eleştiri getiriyorum. Önce bazı sorularla ve tartışma tarifiyle başlayacağım açıklamalarına, sonra güncel güç odaklarının analizini yapacağım. Bunlar küresel açıdan değerlendirmeleri ve Türkiye açısından görünümü içerecek. Evet, var mısınız yeni ve sağlam bir Türkiye hikayesi yazmaya? Konumuz jeopolitiktir, kısır-iç politika değildir.
DevamıUkrayna ve Rusya arasındaki savaşın "harekât hedefleri" yönüyle takibini aşağıdaki formatta güncelleyerek sürdüreceğim. Bu ülkemizde pek bilinmeyen bir formattır. Örnek bir analitik çalışmadır. Bu alanda çalışanlar için ders niteliğindedir. Ancak bu analiz ile esas bakımından burada verilmek istenen, Ukrayna Savaşı’nın ve küresel yaptırımların etkisinin gidişatı hakkındadır. Buradaki güncellemelere bakarak topyekûn değerlendirmeye ve gelişme sonuçlarına dair fikir elde edebileceksiniz.
DevamıBundan önce sizlere onlarca sayıda stratejik-vizyon içerikli yazılar paylaştım. Uzun zamandır, ki Amerika Birleşik Devletleri’nde Donald Trump döneminden Joe Biden dönemine geçişten itibaren, görülecek küresel değişikliklere olabildiğince ağırlık verdim. Bugün bu dönemde ise ABD ve Rusya bağlamında küresel çapta yaşanan çok önemli gelişmelerle karşı karşıyayız. Sizlere bu makalede bundan sonraki dönemi, gerekçelerini ve değişecek düşünce kalıplarını "Post-Ukrayna" bağlamında açıklayacağım.
DevamıBugün Ukrayna konusunu konuşmaya devam ettik, yarın da konuşacağız. Cari konular bunlar… Asıl akılda kalması gereken husus ise "büyük kırılma" ile ilgilidir. Bu büyük kırılmayı görmeden, büyük resme iyi bakmadan 2040’lara gelinirse, o vakit bir hayli zorluk çekilir. 2040 yılı nereden çıktı diyeceksiniz. ABD’nin ve Çin’in planları bu zamana karşılık geliyor, dolayısıyla Rusya da buna ayak uydurmak durumundadır. Peki ya Türkiye neyi düşünmeli? Bakın, bu yazı size post-modern savaş yöntemini, kazanan ve kaybeden tarafını çok net açıklayacak, büyük mücadele içinde yaşananlara böyle bakmayanlar küçük düşünenlerdir, hesap bilmeyenlerdir!..
DevamıKazakistan’da meydana gelen olayları açıklarken bir küresel kırılmadan söz etmiştim. Bu konuyu daha detaylı açıklayayım. Açıklamaları yaparken baştaki haritaya bakarak ilerleyelim. Rusya böyle kendi askeri gücü KGAÖ'nü, ABD de NATO'yu mevzilendirdi. Cephe, işaret ettiğim uzunluktaki fay hattı üzerinde. Bazı ülkeler için iç savaş, bazıları için terörizm ve hibrit savaş var. Bunun Türkiye'ye etkisi yok mu? Elbette var. Haritaya doğru bakalım ve adımlarımızı ona göre atalım derim. Bu büyük bir savaş. Yeni başladı! Pandora’nın Kutusu’nun kapağı henüz aralandı.
DevamıAtlantik ekseninde AB üyesi olmayan fakat NATO üyesi olan Türkiye, üç kıtanın (Asya, Avrupa ve Afrika) birleşimindedir, köprü konumundadır. Tarihte olduğu gibi bugün dahi özellikle ABD, Rusya, Almanya, İngiltere ve Fransa gibi başat güçlerin cirit attığı Hint-Pasifik parselinde Türkiye henüz bir etki üretmiş değildir. Demek ki engelleme bu güçlerden gelmektedir. Yakın dönemden bu yana Türkiye, küresel ABD ve Rusya rekabetinde arada kalmış haldeyken, aynı yaklaşımla, ABD ve Çin arasındaki rekabette de arada kalma potansiyeline sahiptir. Türkiye avantajlı jeostratejik konumunu bu küresel ABD ve Çin rekabetinde henüz kullanabilmiş değildir. Türkiye’nin, kendi merkezinden Atlantik ve Pasifik Okyanuslarına uzanan coğrafyalarda, somut küresel-stratejik projelere ve ortaklıklara ihtiyacı vardır. Dolayısıyla her tür konuyu yeni baştan değerlendirmekte yarar vardır.
Devamı