Küresel Kırılma ve Rusya’nın Kazakistan’a Asker Göndermesi

9 Ocak 2022
Okuyucu

Kazakistan’da meydana gelen olayları açıklarken bir küresel kırılmadan söz etmiştim. Bu konuyu daha detaylı açıklayayım. Açıklamaları yaparken baştaki haritaya bakarak ilerleyelim.

Bugün Rusya Federasyonu, Kolektif Güvenlik Andlaşması Örgütü (KGAÖ veya CSTO) üyesi bütün ülkelerde asker bulundurma imkanına erişmiştir. Kazakistan bu son olaylarla beraber Rus askerine ev sahipliği yapan ülkelerden sonuncusudur ve böylelikle askeri blok tamamlanmıştır.

KGAÖ ülkeleri Rusya, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Belarus ve Ermenistan’dan müteşekkildir. KGAÖ’nün bir bayrağı vardır ve örgüt ülkelerinin konuştuğu ortak dil Rusçadır.

Hatırlatma olsun diye buraya bir ilave ile başlayayım, SSCB’nin Kafkasya’da olan savaşı 1994-96 yıllarındaki Birinci Çeçenistan Savaşı’dır. Devamında Rusya’nın İkinci Savaşı 1999’da başlaması ve sonlanması 2009’dur. Bu hususlar aklımızın köşesinde kalsın.

Rusya, Soğuk Savaş bittiğinden bu yana Ermenistan’da bir tümen asker bulundurmaktadır. Bunun amacı Trans-Kafkasları ve aynı zamanda kendi nüfuz alanını da korumaktır. Diğer yandan bilinmektedir ki, özellikle 2003 yılındaki Gürcistan’daki Renkli Devrim’den sonra bu ülkenin Batı dünyasına kayması Rusya’yı oldukça rahatsız etmiştir. Rusya aynı kaybın Ermenistan’da olmaması için buradaki askerlerinin sürekli güçlü tutmuştur. Azerbaycan ve Ermenistan arasında 2020’de son yaşanan Karabağ Savaşı’nda buradaki Rus birliklerinin politik baskı yaratma fonksiyonu bir kez daha görülmüştür. İnisiyatif Rusya’da olmuştur. 

Renkli Devrim Ukrayna’da da görülmüştür. 2014 yılında başlayan Kırım işgali ve Donbass müdahalesi sonrası Batı dünyası (özellikle Transatlantik) için Ukrayna krizi meselesi Rusya çıkarına bir hal almıştır. Kriz bir süreliğine durgunluk göstermiştir. ABD’de 2021’de Joe Biden yönetimi işbaşı yapınca Ukrayna’nın NATO tarafından tam desteğinin alması üzerine durum kızışmıştır. Rusya derhal Kırım bölgesine 120 bin civarındaki güç kaydırmıştır. Halen Rusya-ABD arasındaki en büyük ve sıcak mesele budur.

Rusya, 2021’de Belarus-Polonya krizi ile bu ülkeye asker konuşlandırmıştır. 

Diğer yandan ABD, 2021’de Afganistan’dan asker çekerken Rusya, Kırgızistan ve Tacikistan’daki askeri gücünü artırmış ve sınır bölgelerine sevk etmiştir. 

Bu kez Kazakistan’ı görüyoruz. Hayat pahalılığı diye bir olay sonrası gelişmeler büyüyerek devam etmiş, Kazakistan’daki askeri ve stratejik mevzileri korumak adı altında en az 2.500 Rus askeri görev almıştır. Açıklayacağım.

Sonuçta KGAÖ, yani Rus NATO’su gözüyle bakılır ise bir bütünlük sağlanmış, güvenlik hattı üzerinde konuşlanma söz konusu olmuştur. Bu bir fay veya kırılma hattı meydana getirmiştir.

Küresel kırılmayı işaret eden bir diğer önemli konu da Çin’in Kuşak Yol Girişimi (BRI) üzerine gerçekleşmektedir. Baştaki haritada da görüldüğü üzere Çin’in Batı dünyasına olan yaklaşma hatları bellidir ve buralarda gerilmeler söz konusudur. ABD ile birlikte hareket eden oluşumlar (G7, NATO, AB, AUKUS, QUAD) bu hatlar boyunca ilgili ülkeleri kapsar biçimde her çeşit imkanla (ekonomik, politik, askeri, teknolojik, vs.) Çin ile rekabet halindedir. Ancak işaret edilmelidir ki klasik İpek Yolu yani ana ticaret hattı Kazakistan’dan geçmektedir. Halen Kazakistan ve Çin arasındaki sınır bir serbest ticaret bölgesidir. Hatta ABD’nin sorun alanı olarak tanımladığı Uygur Özerk Bölgesi ile sınır hattı olan ülke Kazakistan’dır. Kazakistan’da Çinliler, Çin’de ise Kazaklar yaşamaktadır, burada iç içe geçmiş bir hal vardır.

Bu bağlamda bakılırsa, ABD’nin Afganistan’dan asker çekmesi ve sonrasında yaşanan olaylarda, bu bölgedeki Taliban, El Kaide ve IŞİD (Horasan) meseleleri önemle tartışmalı bir hal almıştır. Özellikle terör örgütü olarak işaret edilen adı belli olan veya yeni türeyecek olanlar için potansiyel coğrafya Orta Asya’nın Hint-Pasifik’e dönük alanlarıdır. Kazaklar içinden de bu terör bağlamı olan potansiyel, artık kendinden söz ettiren bir hal almıştır.

Sonuçta Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev karar aldı ve KGAÖ’den terörle mücadele için destek istedi. Ermenistan Başkanı Nikol Paşinyan KGAÖ’nün dönem başkanı. Ermenistan 70 asker gönderiyor. Kırgızistan 150 asker. Cumhurbaşkanı Tokayev ile Belarus Başkanı Aleksander Lukaşenko az asker gönderdi ve Almatı yakınlarındaki Kapcakay’daki topçu birliği ile askeri havaalanının emniyetinde görevlendirildiler. Büyük ihtimalle Tacikistan’ın buraya göndereceği ne askeri ne de başka imkânı var, zaten kendi sınırlarını Rus askerine korutuyor. 

Rusya’ya bakalım. Kazakistan’a Hava İndirme birlikleri olan 98. Tümen ve 45. ve 31. Tugaylara bağlı unsurlar Kazakistan’dadır. İfade ettiğim gibi stratejik hedefleri koruma görevi aldılar. Nur-Sultan (Astana) ve Almatı Havaalanları, Başkanlık Sarayları, Savunma ve Genelkurmay binaları, muhabere tesisleri, nükleer tesisler (Kazatomprom gibi) gibi alanlarda Rus bayrağı dalgalanacak.

Bu Rus bayrağı söylemim şöyle açıklanabilir: Zaten büyük oranda olaylar bastırıldı, değil mi? Peki neden Rusya’dan askeri yardım geliyor diye sorulur ise cevabı bellidir: Politik. Bayrak göstermek demek büyük bir etki demektir. Kime karşı? Asilere, muhaliflere, vs. ama aslen ABD’ye karşıdır. Konuya böyle bakılırsa, baştan beri neden küresel bir kırılmadan bahsettiğim hususu daha iyi anlaşılmış olur.

Dahası var. Cumhurbaşkanı Tokayev görüntülü Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i aradı ve talebini iletti. Putin de hemen, gecikmeksizin asker göndermeyi kabul etti. Bunlar birkaç saatte olan şeyler. Putin, Tokayev’e cevaben; bu konuyu başarıyla yönetmesi için Genelkurmay Başkanı Valeri Gerasimov’u görevlendirdiğini ifade etti. Gerasimov kim? Dünya çatışma literatürüne Gerasimov Doktrini’ni kazandıran ve Rusya’nın özellikle Kırım’ı işgalinden bu yana uyguladığı Doğrusal Olmayan Savaş yönteminin sahibi. Bu doktrin halen Ukrayna, Libya’da, Suriye’de, vs. Rusya’nın ayağının bastığı her yerde uygulanıyor. Peki Gerasimov icradan kimi sorumlu olarak atadı? Çeçenistan Savaşları’nda pişen iyi bir asker olan Hava İndirme Birlikleri Komutanı Korgeneral Andrey Serdiukov’u. İşte böylelikle çember kapatılmış oldu.

Rusya böyle kendi askeri gücü KGAÖ’nü, ABD de NATO’yu mevzilendirdi. Cephe, işaret ettiğim uzunluktaki fay hattı üzerinde. Bazı ülkeler için iç savaş, bazıları için terörizm ve hibrit savaş var. Bunun Türkiye’ye etkisi yok mu? Elbette var. Haritaya doğru bakalım ve adımlarımızı ona göre atalım derim.

Sonuç: Bu büyük bir savaş. Yeni başladı! Pandora’nın Kutusu’nun kapağı henüz aralandı.

NOT: Fikri mülkiyet hakları gereği bu bilgileri referans vererek kullanabilirsiniz.

Gürsel Tokmakoğlu

Güvenlik 'ın son yazıları

6 views

Otonom Orduların Tartışması

Teknoloji geliştikçe otonom sistemler cephede yerlerini alıyorlar. Kara, hava, siber-uzay, deniz, derin ve geniş cepheler... Bu konu başka ülkelerde hem askeri hem sivil, çeşitli uzmanlarca tartışılıyorken, Türkiye'de henüz o noktaya gelinemedi. Savaşın bilim ve sanatı yönüyle ben size özgün bir tartışma başlatmak isterim.
62 views

İsrail’in İran Saldırısı ve Polemolojik Analizi

19 Nisan gecesi İsrail, İran-İsfahan'daki bir askeri hedefi vurdu. Önce alınan bilgiler ve geliş yöntemleri doğru mu yanlış mı tartışıldı. Ancak, olağanüstü denebilecek türden yeni bir süreçle ilgilendiğimiz gayet açıktı. Ben sizlere bir askeri analiz yaparak, eldeki bilgileri de kullanmak suretiyle, bazı poüemolojik sonuçlar çıkarıp sunmak istiyorum.
93 views

İran Yine İsrail’e mi Çalıştı?

1 Nisan'da İsrail, İran'ın Şam elçiliğine saldırdı. 13 Nisan'da İran, İsrail'e günü-saati belli bir misilleme operasyonu yaptı, adı: Operation True Promise! 15 Nisan itibariyle durumu gözden geçirelim.
150 views

Birisi

Moskova’daki Crocus City Hall terör saldırısı konusunu analiz edelim. Ama önce bugünlere nasıl geldik, bir bakalım. Sonuçta aradığımız birisi var! Kim bu birisi? Hani öndekileri görüyoruz, yakalandılar da. Ama bu tür küresel etkisi olan ciddi konularda, Rusya gibi bir ülkeye terör saldırısı yapılarak, asıl ne amaç güdülüyor olabilir, bunu anlamaya çalışalım.
194 views

Küresel Silahlanma Tartışmaları

Her ülke silahlanıyor? Bu silahlanmanın caydırıcılık amacıyla yapılıyor olması bize neyi açıklar? Asıl konu egemenlik mi, küresel mücadele içinde daha fazla güçlü olabilmek mi? Bilinmedik şeylerden mi bahsediliyor? Bu soruları cevaplandıracağız. Ayrıca Macron ve Putin neler söyledi, değerlendireceğiz. Bu şekilde, asıl ilgilendiğimiz olgular ve temel düşünceler olacaktır.
DÖNBAŞA

Okumadan Geçme