Muttaki

insanligin-stratejileri 5.6K views
29 Nisan 2014

İnsanlığın Stratejileri

Serüvene kara, deniz ve hava stratejileri ile başlayacağız. Bu konularda öne çıkan stratejistleri hatırlayacağız. Yeni egemenlik stratejisine geçiş aşamasındaki karmaşayı tartışacağız. 2030’ların stratejisini açıklayacağız. Stratejist Yaklaşımı Asıl kara stratejistleri Türkler idi. Neredeyse Pasifikten Atlantik’e kadar at sürdüler. Ancak belirgin bir kara stratejisi yazıp bırakmadılar,
onurlu-olmak 5K views
6 Mayıs 2014

Onurlu Olmak

Bu yazı FETÖ’cülerin mesihçi aklına karşı, hatta bu doğrultuda giderek mankurtlaşan (sözde)
post-kapitalizmin-yonetim-erki 4.5K views
14 Nisan 2014

Post-kapitalizm

Yakın zamanda “Yeni Küresel Devrim” konusunu işlemiştim[1]. Bu devrim sürecinin içinde olduğumuzu
yercekimi-dalgalari-ve-kara-delik 1.1K views

Yerçekimi Dalgaları ve Kara Delik

12 Şubat 2016
1.1K views
1 min read
Fizikçiye yakın zamanında bir “Hayy” konulu açıklama yapmıştım, sanırım anlaştık(1). Bu yazıda, “Fizikçi nasıl sen göremediğini var kabul etmek için türlü denklemlerle çalışıyorsan, bu işin bir kısmıdır, ama yöntemin doğrudur. Çünkü kendi gaybına dönük kendi bildiklerini zorlayarak bir akıl yürütüyorsun. Daha ötelerini de düşün!” diye ifade etmiştim. Şimdi fizikçiler büyük bir bilinmeyeni açıklamış oldu: Evrenin çalışması, kara delik ve yerçekimi konusu. Yerçekimi dalgalarının açıklanabilmesi ve kara deliğin sırrının çözülebilmesi adına büyük bir adım atıldı. Bilgiler bilim konulu dergilerde yayımlandı(2). ABD’deki LIGO (Laser Interferometer Gravitational-Wave Observatory) laboratuvarındaki dalga deneyleri sonuç verdi ve aradan bir asır geçse de Einstein’in haklı olduğu bir
ahlakin-en-genis-manasi 1.9K views

Ahlakın En Geniş Manası

17 Ekim 2015
1.9K views
13 mins read
Giriş Bu herkese kolay gelen konuyu işlemek için olgunlaşmam gerektiğini düşünmüşümdür. Çünkü Kur’an, insan ve yaşam bağlamında en önemli vurgusunu “ahlak” kavramına dayandırmıştır. Hz. Muhammed (SAS) de bunun paralelinde, güzel ahlakı geliştirmeye çaba sarf etmiştir. Benim bunu yeterince anlamadan açıklamam elbette büyük bir sorumsuzluk olurdu. Ayrıca bu tür kavramları çok kolay bilebilseydik, daha az hata yapardık herhalde… Bugün Müslümanlar içinde ahlak tanımı “helal-haram” kolaycılığıyla açıklanmaktadır. Bu yaklaşım kesinlikle ahlakı ve dahi dini, İslam’ı, Hz. Peygamber’in (SAS) yaşamını yanlış okumakla özdeştir. Eğer ahlak konusu belli bir doğru ile açıklanamıyor ise Kur’an ahlakı ve Müslüman’ı yaşama dahil olamıyor, konu bu denli önemlidir.
grilik 1.1K views

Grilik

27 Ağustos 2015
1.1K views
18 mins read
Irak Şam İslam Devleti (DAİŞ/ISIS/İŞİD) terör örgütü hakkında yayımlanmış çeşitli raporların, bildirgelerin ve görüşlerin bir irdelemesi yapılacaktır. Burada daha çok DAİŞ gibi örgütleri yaratan mantık üzerinde durulacaktır, rapor ve bildirgeleri hazırlayanların akıllarının arka planı üzerine yoğunlaşmaya gayret edilecektir. Amaç, aynaya bakıldığında ne görülüyor, bu gerçeği belirginleştirmektir. İslam’ın savunmaya ihtiyacı var mı? İslam’ı savunurken asıl yapılan kendimizi savunmak mı oluyor? DAİŞ’e veya bir başkasına bakarak mı İslam’ı savunma ihtiyacı duyacağız? İslam’ın kendiyle sorunu yok, sorunu olan belli dönemlerin içindekiler, ortamın ve şartların akışında sürüklenenler, sorunu olan bizleriz!.. Düşünüyorum ki, ortada bir bataklık var, sivrisinekler türeyebiliyor, tarihsel verilerin ışığında örneklemek mümkün, bazen
modern-dunyanin-muzmin-sorunu 984 views

Modern Dünyanın Müzmin Sorunu

14 Temmuz 2015
984 views
7 mins read
Modern insancı kimdir? Çağımızın bütün icaplarını eksiksiz yerine getirebilen, küresel yapıların tümüne nüfuz edebilen, donanımlı, kendine güvenli, gerekli teknolojiyi kolay kullanabilen ve kendi hayatta kalma iradesini kendi seçimleriyle belirleyip gerçekleştirebilen yetkinlikteki birey modern insancıdır. Ben buna “yetkin insan” demekteyim, başkaları “modern insan” diyebilir. Bu kavramı “İnsanlar ve İnsancılar”[1] isimli kitabımda ortaya koymuştum. Muttaki fikrini güncel yaşama yerleştirme aşamasındayken yetkin ile muttakinin farkını açıklamak amacıyla “Muttaki”[2] adlı kitabımda bazı açıklamalar ileri sürmüştüm. Bu tür anlatımların ne önemi olabilir, yani insancının ve muttakinin, diye sorabilirsiniz. Bir örnekle açıklamak isterim. Geç Orta Çağ’ın “Fransiskan-Nominalist Tanrı” inanışını duymuşsunuzdur. Biraz buna değinelim. Göreceğiz ki birbirine
munafiklik 1.1K views

Münafıklık

3 Temmuz 2015
1.1K views
5 mins read
Kavramları dar bir mecraya sokanların ya eksik iş yaptığına ya da kasıt içinde olduğuna inanıyorum. Yaşamla kavramların ilgisini koparmayı da hoş görmüyorum. Böyle bir örneğimiz var, münafık kavramı üzerinde duralım; duralım ki mananın kullanım alanını daraltanların da münafıklığını hatırlamış olalım. Münafık Kur’an’da geçen bir sözcüktür. Kur’an’da kafirin (inkar eden, kendince mananın üstünü örten) ve müşrikin (eş, şirk koşan, kendince mananın değerini indirgeyen) yanı sıra bir de münafık vardır. Münafıklık günlük yaşama karşılık gelir, daha çok sosyal, ekonomik, siyasal alanları ilgilendirir, dolayısıyla önemlidir. Neden böyle bir konuyu ele alıyoruz? Çünkü günlük yaşamımızda görüldüğü kadarıyla, her ne kadar farklı elbiseler giyiliyor olsa
pagandan-muttakilige 2.3K views

Pagandan Muttakiliğe

25 Haziran 2015
2.3K views
9 mins read
Latince pagus kırsal kesim, köylü ve cahil anlamına gelir. İngilizce peasant ve Fransızca paysan da buradan türetilmiştir. Romalı aristokrasi karşısındakini aşağılamak için “köylü” anlamına gelen “pagan” derdi. Bugün refah seviyesi yüksek kesimlerin bir kısmı, her ne kadar saygı duyuyor görünse bile inanan kesime bir köylüymüş gibi bakmaktadır. Onlara göre inanç sahipleri cahillerdir, insan olmanın gücüyle hareket edenler ise elitlerdir. Ben bunlara “insancı” diyorum.
soru-uzerine-sahit 1K views

Soru Üzerine: Şahit

24 Haziran 2015
1K views
2 mins read
Şöyle sorular geliyor: Din başka, dünya hayatı başka değil mi? Hem öte dünyaya hem de bu dünyaya çalışmak gerekmez mi? Din İslam’dır ve dışında olunamaz. Din kainatın kanunlarıdır. Din kavramının özüne göre zaman ve mekan kavramları ve hatta boyutluluk insanın bildiğinden farklıdır ve daha kapsamlıdır. Allah (CC) alemlerin rabbi olduğundan bu böyledir. Din ezeli, bu hayatı ve ebedi kapsar. Hayat bu dünyadaki canlılık sürecimizdir. Din bu dünyayı başka, öte dünyayı başka kapsar der isek eksik bir ifadede bulunmuş oluruz. Bu dünyada yaşarken din bize ne demişse onu yapmamız gerekir. Örneğin din insana ahlaklı ve bilinçli ol, çalış, paylaş, barış, oku,
muttakilik-yolu 1.7K views

Muttakilik Yolu

13 Haziran 2015
1.7K views
20 mins read
Okullarda öğrendiklerimiz bilmemiz gerekenler değil mi? Çok basit ve geçerli olanlar anlamamız gerekenler değil de nedir? Günlük yaşamın başarısını inkar edebilir miyiz? Yaşamla gerçek arasında büyük bir kopukluk mu var? Kültürümüzde neden farklı bir anlatım ve dil var? Farklılık neden bir istismar konusu olabiliyor? Size farklı düşünceleri bütünleştirecek bir anlatımla çok kapsamlı ve derin bir konuyu aktaracağım. Okuduktan sonra, kimliği, kisvesi veya sundukları ne olursa olsun, “Beni farklı bir algıya sürükleyenlerden kurtulmalıyım,” deyin doğrusu budur.
insanin-superpozisyonu 2K views

İnsanın Süperpozisyonu

2 Haziran 2015
2K views
8 mins read
İnsanın bilinçlenme sürecinde gerekli olan doğal ve kuantal verinin ne şekilde olacağını bir kez daha düşünelim; fizikte olduğu gibi, ekonomide, vizyon belirlemede, strateji tayininde ve politikada… Sonuçta göreceğiz ki, her durumda insan eksik kalmaktadır. Bu durum işin doğasından ileri gelmektedir. Ama insanın en sonuda bir süperposizyonu olmalıdır, değil mi? Bu da doğal ve gerçek bir sonuçtur, inkar edilemez! Tanım En temel anlamıyla süperposizyon (superposition) üstüne koyma, birikme, çakışma veya çakıştırma anlamına gelir. Bu terim jeolojide tortulların birikmesiyle ilgili kullanılır. Fizikte iki veya daha fazla oluşumun (varlığın, özelliğin, parçanın, farklı gücün, örneğin dalganın) yeni bir fiziksel oluşum için üst üste gelmesidir.
kas-yaparken-goz-cikarmayalim 1.1K views

Kaş Yaparken Göz Çıkarmayalım

3 Mayıs 2015
1.1K views
13 mins read
Ülkemizde sosyoloji ve politika neleri söylüyor, olması gereken ne? Din siyasetin bir aracı mıdır, öyle olmasını mı tercih ediyoruz? Siyasetin hızlandığı bir seçim atmosferindeyiz. Siyaset konuşuyoruz. Ayrıca bölgemizde din önemli bir tartışma konusudur. Entelektüeller her cephede düşünce üretmekteler. Gündemde sürekli ileri-geri, din-iman, sağ-sol, köy-kent vs bildiğimiz ikilikler var. Hatta bu ikiliklerden dolayı ortam sürekli geriliyor. Bu başlığı atamın sebebi, belli kavramları ele alan sosyologlara bazı hatırlatmalarda bulunmak istememdendir. Tartışılan konular var, tartışmalar bir kısmıyla yararlı oluyor. Ama tartışmalar içinde kullanılan kavramlardaki nüansı irdelemezsek esasa ilişkin önemli hatalar yapmış oluruz, diye düşünüyorum. Açıklamalarım sosyologların gündeme getirdiği konulara ilişkin olacaktır. Örnek olarak
1 2 3 9

Yazı Arşivi

DÖNBAŞA