Ukrayna Savaşı’nda bilinen medya organlarının veya ajanslarının uyguladıkları yöntemdeki farklılığı görebildik mi? Post-Ukrayna dönemi için Medya Savaşı yönüyle bir büyük uygulama değişikliği var. Rusya ile BD ve Ortaklarının sürdürdüğü Enformasyon Savaşı’nın dinamikleri ve yöntemleri neler? Burada inceleyeceğiz.
Ukrayna ve Rusya arasındaki savaşı izlemeye devam ediyoruz. Bu konuda 10’ar günlük periyodlarla "Ukrayna-Rusya Savaşının Durum Değerlendirmesi" başlığıyla yayınladığım analitik değerlendirmeleri takip edebilirsiniz. Anlık değerlendirmeleri kendi Twitter hesabımdan takip edebilirsiniz. Bir de bu başlayacağım "Harekattan Notlar" yazılarında öne çıkan hususları birleştirerek size sunacağım. Bütün bunlar tarihi zamanlara tanıklık ettiğimiz bu dönemin askeri, stratejik ve siyasi hususlarını içeren önemli bir arşiv oluşturacaktır. Bu bilgilendirmelerime ifade ettiğim gibi ilk notlar ile başlayayım.
Bundan önce sizlere onlarca sayıda stratejik-vizyon içerikli yazılar paylaştım. Uzun zamandır, ki Amerika Birleşik Devletleri’nde Donald Trump döneminden Joe Biden dönemine geçişten itibaren, görülecek küresel değişikliklere olabildiğince ağırlık verdim. Bugün bu dönemde ise ABD ve Rusya bağlamında küresel çapta yaşanan çok önemli gelişmelerle karşı karşıyayız. Sizlere bu makalede bundan sonraki dönemi, gerekçelerini ve değişecek düşünce kalıplarını "Post-Ukrayna" bağlamında açıklayacağım.
Başından bu yana bu konunun bir Ukrayna Krizi olmadığının farkındaydık. Asıl rekabet ABD ve Rusya arasındadır. Şimdi size çok kısa bir anlatımla, sadece başlıkları ele alarak, bu yüksek riskin ne anlama gelebileceğini açıklayacağım. Burada bir risk var ve bunun adı, Yeni Soğuk Savaş’tır. Bu yazı, hiç değilse bundan sonraki gelişmeleri kolay takip edebilmeniz açısından bir rehber niteliğindedir, taşları doğru yerlere koyarak kendi düşüncelerinizi geliştirebileceksiniz.
Ukrayna'da bildiğimiz savaş değil, Hibrit Savaş uygulanıyor. Halen Donbass bölgesine yoğunlaşan çatışma sürüyor. Basit olarak son durumu sizlere açıklamakta yarar var.
Liderler, büyük komutanlar, hatta istihbarat analizcileri, kendilerini hasmının yerine koyarak düşünürler. Kazanmak veya kaybetmek bu tür düşünme yöntemlerinin başarısına başlıdır. Bu aslında gerçek lider, komutan veya analizci olabilmeyi de gösterir. Çoğu uzman görülen ise kendini karşı tarafta oturan bir güçlü şahsiyetin veya bir grup halinde çalışan karar alma organının yerine koymaya kapasitesi yetmez. İstese de bunu beceremez. Konuşur durur: O da var, bu da… Belki durumu iyi ifade edebilir. Ancak bir veya birkaç hamle sonrası hakkında bir fikri yoktur. Önemli olan da budur aslında; bir sonraki adımda, gelecekte ne olacağı bilebilmektir! Ukrayna krizi vesilesiyle önemine binaen bu konuyu sizlere yazmak istedim.
Ukrayna krizi sürecinde yoğun bir enformasyon savaşına maruz kalındı. Burada provokasyon konusu öne çıktı. Büyük güçler olarak ABD ve Rusya’nın sistemli biçimde medyayı kendi çıkarına kullanması söz konusu oldu. Aslında bildiğimiz konular ve yöntemler ama güncellenmiş kavram ve yöntemlerle bu sistematiği bütünüyle bakarak irdeleyelim. Zira nerede yağıyorsa yaşasın çağımızda her birey bir medya organıysa provokasyon da onun gündeminde olmalıdır.
PKK/KCK terör örgütü ile mücadele konularında son merhalede neler söylememiz gerekir? Değişenler neler? Eğer bugün bu tür soruların cevabını verirken "eskide kaldı" diyebileceğimiz türden anlayışları, çatışma yöntemlerini ve terminolojiyi kullanır isek, durumun kavranması ve verilen mücadelede tam başarı elde edilmesi güçleşir. O halde bugünün icaplarına göre olan tabirler ve önlemler neler olabilir, bunlara bakalım.
Bu makalede sizlere Hibrit Savaşın uzmanlığı hakkında yazacağım. Medyadaki ifadelere bakıyorum da hamaset ve cehalet kol kola geziyor. Uzmanlar bu tür bilgilendirmeleri halka şerbet diye veriyorlar ise bunun yararlı olma şansı yoktur. Politikacının retoriği kendi mecrasına uygundur ve bu kabul edilebilirdir. Ancak uzmanın bir politikacı olmadığı açıktır!
Bugün Ukrayna konusunu konuşmaya devam ettik, yarın da konuşacağız. Cari konular bunlar… Asıl akılda kalması gereken husus ise "büyük kırılma" ile ilgilidir. Bu büyük kırılmayı görmeden, büyük resme iyi bakmadan 2040’lara gelinirse, o vakit bir hayli zorluk çekilir. 2040 yılı nereden çıktı diyeceksiniz. ABD’nin ve Çin’in planları bu zamana karşılık geliyor, dolayısıyla Rusya da buna ayak uydurmak durumundadır. Peki ya Türkiye neyi düşünmeli? Bakın, bu yazı size post-modern savaş yöntemini, kazanan ve kaybeden tarafını çok net açıklayacak, büyük mücadele içinde yaşananlara böyle bakmayanlar küçük düşünenlerdir, hesap bilmeyenlerdir!..