Toplum Organize Suç Şebekesi konusunun ne olduğunu bilmiyor mu? Bilinmedik bir konu değildir, suç ve organize suç konuları insanlık tarihi kadar eskidir, zamanın icaplarına göre değişim gösterir. Bir meşru düzen veya dünya vardır, bir de gayrimeşru dünya. Doğru, muteber insanlar her ne olursa olsun, istikbali için meşru tarafı seçmelidirler. Bu bir zorunluluktur, seçimdir, hassasiyet göstermektir.
Geçtiğimiz gün Gizli Savaş ve Gölge Savaşı konusunu açıkladım. ABD, Rusya ve Çin arasında kıyasıya bir rekabet ve bir tür savaş oluyor. Gri bölgelerde diğer ülkeler de etki altında kalıyor. Örneğin Türkiye ABD güvenlik dokümanlarında "sağlam, orta riskli NATO üyesi ülke" olarak tanımlanıyor, "çıpa, tam ortak ülke" kategorisinde değil. Bugün ülkemizde, acaba FETÖ yeniden mi tehdit, bir plan mı uygulanıyor, gibi sorular soruluyor. Ben de bu bağlamda güncel konuları teorik yaklaşımla nasıl açıklıyoruz, size açıklamak istedim. Eğer yazıyı ABD ülkemize hangi bakış açılarıyla, neler yapabilir, şeklinde düşünürek okursanız daha doğru olur kanısındayım. Buradan kendinize göre sonuçlar çıkarmanız mümkün olacaktır.
Birkaç günden bu yana PKK/YPG terör örgütü Suriye sorumlusu Sofi Nurettin Kod Halef el-Muhammed isimli terör ele başlarından birinin TSK ve MİT operasyonu ile başarıyla Irak kuzeyi bölgede bir mağara içinde etkisiz kılınması ile ilgili konuşmalar yapıyoruz. Bu terörle mücadelede önemli bir başarı, emeği geçenleri milletçe kutluyoruz. Bu arada soru şuna döndü, ne değişti de biz bu tür operasyonları yapar hale geldik? Değişenleri üç kalemde ele alalım: Yapısal, teknolojik ve stratejik.
Bana soruyorsunuz, "Amiraller meselesi nedir?" diye. Başka soru "Montrö ne olacak?" diye. Yine soruyorsunuz, "Kanal konusunda ne düşünüyorsunuz?" diye. Yaptığım açıklamalara bakıp siz söyleyin benim ne düşünmüş olabileceğimi. Ben her daim insan, ülke, devlet, millet, demokrasi, adalet, asker, sorumluluk, güven, görev, meşruiyet, barış, güvenlik, refah, ekonomi, istikrar, kalkınma, huzur, gelecek, birlik, beraberlik, diyorum. Kim böyle demiyor ki? Bu yeterlidir zannediyorum.
ABD’de Başkanlık koltuğuna oturan Joe Biden ile birlikte, Orta Doğu’yu merkeze alıp Pasifik’ten Atlantik kıyılarına kadarki geniş bir coğrafyada gelişmesi beklenen konuları alınan ilk emarelerden yola çıkarak analiz edecek olursak, görünen o ki plan, demokratikleşme kavramının hemen yanına terörün de yerleştirildiği acımasız bir plandır. Bu analiz ile ortaya konan tespitleri bundan sonraki (en azından) dört yıl artan tempoda göreceğiz, yaşayacağız. Ben bu hususu Türkiye özelinde dikkatlere sunarak, gerekli karşı politikalar için bir çerçeve sunmak istedim.
ABD ve Çin arasındaki rekabeti 2030-2050 yılları itibarıyla incelersek mevcut ve gelişecek eğilimlerin etkisiyle küresel kurgunun ne şekilde belirginleşeceğine dair önemli çıkarımlarımız olacaktır. Bu çıkarımlar bizlere çatışma yönüyle de bilgiler verecektir. En basit yoluyla küresel eğilimleri, jeopolitik, güvenlik, ekonomik ve çevre yönleriyle açıklamak mümkün olmaktadır. Burada hareketle küresel kutuplaşma, çatışma ve gerilim konularına etki eden faktörleri belirginleştireceğiz.
MİT'in Ankara merkez binasından sonra İstanbul Bölge Başkanlığı binası açıldı. Türkiye bu dünyada kendini ispatlamış istihbarat örgütü ile beraber güçleniyor.