Türkiye - Page 79

15.7K views
8 Ekim 2021

Kırılma Cilt I

Bu bir kitap olacak. Bu günü gününe tutulan notların birikimi ile gerçekleşecek. Geçenlerde bir twit attım ve ne dedim biliyor musunuz? Yazar adaylarına, günlük tutar gibi olanları not edin, bir ay sonra iki ciltlik eser sahibisiniz! Evet, böyle olduğunu size bizzat göstereceğim. Kitabın adını
asker 7.7K views
29 Temmuz 2017

Asker

Burada “gerçek asker” ile ilgili bir yazı okuyacaksınız. Nasıl? Kendi kültürel değerlerimizle
fitnenin-arkeolojisi 2.1K views

Fitnenin Arkeolojisi

23 Mayıs 2014
2.1K views
18 mins read
Arap Ülkelerinde, Türkiye’nin çevresindeki coğrafyalarda, Balkanlar’da, Kafkaslar’da ve elbette Ülkemizde bazı somut ve çok ciddi, tarihe mal edilen olaylar yaşandı, yaşanmakta da. Bunların çağımızda, eskinin kanlı canlı savaşlarının yerine geçtiğini biliyoruz. J. Nye’nin “Yumuşak Güç” uygulamalarındaki yumuşaklık, kelimenin dokunuşundan ve insanların çıkarcılığından ileri gelir. Bir bilgi savaşından, bir küresel siber sahneden bahsediyorum. İşte bu ortamda toplumumuzdaki sorunlara göz atarak fitnenin arkeoloji kazısını yapıyoruz. Fitne konusunu ele alış biçimim, haliyle kullanıldığı yer itibarı ile Müslüman toplum çerçevesinde değerlendirilecektir. Yazımın öznesi de buna göredir. Neleri Bilmeliyim? Çok beylik bir ifade; insan ne olduğunu bilmelidir. Fitneye gelinceye kadarki durumu gözden geçirdiğimizde, temelde insanı
ustun-iradeli-insan 2.1K views

Üstün İradeli İnsan

21 Mayıs 2014
2.1K views
15 mins read
Toplumumuza dair ana sorunları tartışıyoruz. Buraya kadar bazı teşhisler yaptık. Önce “Binyılcı Düşüncenin Türkiye’ye etkileri” konusunda bir tartışmamız vardı. Burada bir “algı-gerçeklik” sorununa dikkat çekmiştim.[1] Takiben, “Onurlu Olmak” ile ilgili konuya değindik.[2] Sonra, “ezbercilik” sorun sahası üzerinde durduk.[3] Bunu halletmek ve yaratıcı akla yönelmek gerektiği noktasında olduğumuzu düşündük. Daha sonra günümüzün “amatör” bakışının farklarını belirginleştirdik, amatörlük yapmanın mahzurlarını işaret ettik.[4] Şimdi de “bilmek” ile ilgili yansımaları düşüncelerimizin içine dahil edeceğiz. Üstün İrade, Bilgi, Cehalet, Düşünce ve Zan konularına değineceğiz. Bütün bunlar bizleri şu sorunun cevabına ulaştıracak: “Gerçekten biliyor muyuz, yoksa ne?..” Bütün bunları bilmeyen veya bilmeye kendini kapatan için inceliyoruz,
maden-ve-enerji-uzerine-sorular 4.7K views

Maden ve Enerji Üzerine Sorular

14 Mayıs 2014
4.7K views
9 mins read
Genel Ülkemiz madencilik ve enerji kaynakları ile ilgili tarihsel bir çizgide bakıldığında, hem dışa bağımlı olunduğu, hem de çok can kaybedildiği görülmektedir. Kömür gibi işletmelerin verilen fiyatlardan ve buna karşılık standartlardan yana olan sağlıksız yapısı nedeniyle, son yıllarda özelleştirme sonrası işletmeler yerli firmaların eline geçmiştir. Çünkü yabancılar verilen bu fiyatlarla hassasiyet gerektiren bu işin olmayacağını bilmektedirler. Şu husus değişmeyecekti; yabancı da olsa, yerli de olsa, yöneticiler ve işin doğal kültürü bir yana, çalışacak işçi lokal kaynaktı. Öyle veya böyle, Soma veya diğer yerlerde işçi, milletimizin bağrındandır. Firmaların yerli olması elbette yararlı sonuçlar getirecektir. Ancak bu işin gerekleri tam bilinmeden birilerine
korku-hakkinda 1.8K views

Korku Hakkında

5 Mayıs 2014
1.8K views
9 mins read
Günlük yaşamda bir yanlışa sapmanın gerisinde yatan sebeplerin başında korkmakla ilgili bir konu var. Korku, Türkiye’nin ilerlemesine, gelişmesine ve değişmesine engeldir. Asıl cesaret savaş meydanlarında değil, kalplerdeki korkuyu alt etmektedir. Toplumun damarlarına işlemiş korkudan kurtulmadıkça hiç bir alanda iyileşme sağlanamaz. Şahsen Türkiye’de asıl toplumsal problemlerin teşhisinde, bu korku konusunu bir hayli önemsemekteyim. Bu yazı ile konunun ana hatları ifade etmeye çalışacağım. Arzum ise konunun enine boyuna tartışılmasıdır. Korku insan için olumsuz bir duygudur. Tehdit ya vardır ya da yaratılır ve böylelikle insan iç dünyasında bilinçli veya bilinçsiz bir tepki yaratır. Tepkiler değişiktir. Korkan insan kaçar, saklanır, saldırır, bağırır, zarar verir,
post-kapitalizmin-yonetim-erki 4.6K views

Post-kapitalizm

14 Nisan 2014
4.6K views
8 mins read
1
Yakın zamanda “Yeni Küresel Devrim” konusunu işlemiştim[1]. Bu devrim sürecinin içinde olduğumuzu işaret etmiştim. Şimdi de post-kapitalizm ve buna bağlı yönetim erkinin yapısını sistemsel olarak ortaya koyacağım.
yeni-kuresel-devrim 1.3K views

Yeni Küresel Devrim

8 Nisan 2014
1.3K views
8 mins read
Yakın geçmişe göre yaşamın bu döneminde görülenler bir sonraki dönemlerin ne denli yoğun değişimler içereceğinin de kanıtıdır. Çoğu şeyin değişimini seçebiliyoruz ama göremediğimiz bir alan var ki bu insanlık tarihinde hemen her dönemde oldu, oluyor da.
insanligin-kisa-politik-tarihi 1.1K views

İnsanlığın Kısa Politik Tarihi

2 Nisan 2014
1.1K views
22 mins read
Soyut ve somut dünyaların anlatımını yaparak bir inceleme yapacağız. Soyut alanda öncelikle insani ve doğal tavrın kökenine değineceğiz, bazı ütopik batıl politikaları ve bunların insanlara yansıyan araçlarını gözden geçireceğiz. Somut dünyayı anlatırken tarihi ve dramatik örnekler vereceğiz, yeni dünyayı inceleyeceğiz ve sonra yakın geleceğe bakacağız.
liderlik-sanati 2.3K views

Liderlik Sanatı

10 Mart 2014
2.3K views
10 mins read
Temel Liderlik Küresel, bölgesel liderlik, ülkenin lideri, şirketlerin liderliği, CEO’lar, kumandanlar… Politika konuşurken gerekli olan liderlik sanatı vurguları… Sokakta, sosyal medyada, evde liderlik… Ne kadar da içli dışlıyız bu kavramla? Bazen aklımdan şöyle geçiyor: Bir ülkede bir komutana binlerce uçak, gemi, tank, top, asker veriliyor, savaşmadan kazansın isteniyor, savaş bir şekilde oluyor ve komutan yeniliyor, ülke insanı ve değerleri çöküyor. Buna karşılık sıfırdan bir CEO ortaya çıkıyor, on yıl gibi bir sürede şirketini öyle bir büyütüyor ki, ekonomik hacmi savaş kaybeden ülkenin birkaçını satın alabilecek güce erişiyor. Yan yana gelen veya gelmeyen şeyler ne ki liderlik burada bu kadar önemli
binyilci-dusuncenin-turkiyeye-etkileri 2.9K views

Binyılcı Düşünce

6 Mart 2014
2.9K views
5 mins read
Öteden beri bir cevabı arıyorum: Benim insanımın bu denli kafasını karıştıran nedir ki, gerçekte çok farklı tavırlar sergilemeye itiliyor? Geçmişteki organize olma, uyum sağlama, adalet tesis etme, hükmetme, bilimsel ve felsefi yönlerde ileri gitme örneklerine bakarsak; köklü tarihinde altın sayfaların olduğu bu toplum neden bugün farklı? Ne yapıldı veya oldu da bu hale gelindi?
yurutme-erki 2.2K views

Yürütme Erki

28 Şubat 2014
2.2K views
12 mins read
Genel Bilindiği gibi demokrasilerde yasama, yürütme ve yargı erklerinin bulunduğu ifade edilir. Türkiye’ye bakarak yürütme konularına giren bazı sorunları, seçilen yolları ve belli alanlarda nasıl sonuçlara ulaşabileceğimizi gözden geçireceğim. Yetmişli yıllardan günümüze, küreselden yerele, devletten kente ve bireye kadar bazı açılardan konuyu ele alacağım. İncelemede dördüncü güç olan medyayı bir tarafa koyacağım. Medya ayrı bir inceleme konusudur! Bu yazı size bir şablonmuş gibi sunulacaktır. Kolay bir formülü vardır. Sonuçta göreceksiniz ki bu şablonla siz; “Bu şekildeki bir yürütmenin başında olsam, kolay, ben de yönetirim,” diyebileceksiniz. Size hiç mali rakamlar, grafikler, mukayeseler vermeyeceğim. Basit bir mantık sırasıyla, zaten çoğunu bildiğimiz süreçlerdeki

Yazı Arşivi

DÖNBAŞA