Güvenlik - Page 11

15.1K views
8 Ekim 2021

Kırılma Cilt I

Bu bir kitap olacak. Bu günü gününe tutulan notların birikimi ile gerçekleşecek. Geçenlerde bir twit attım ve ne dedim biliyor musunuz? Yazar adaylarına, günlük tutar gibi olanları not edin, bir ay sonra iki ciltlik eser sahibisiniz! Evet, böyle olduğunu size bizzat göstereceğim. Kitabın adını
diplomasi-nedir 7K views
13 Şubat 2020

Diplomasi Nedir?

Bugün kendilerini deneyimli tanıtan bazı eski diplomatların belli bir kesiminde bariz yanlışlar
cin-tayvan-zirvesi-uzerine 1.3K views

Çin-Tayvan Zirvesi Üzerine

4 Kasım 2015
1.3K views
2 mins read
Cumartesi günü Singapur’da başlayan Çin-Tayvan zirvesi, Çin Başkanı Xi Jinping ve Tayvan Başkanı Ma Ying-jeou’un katılımı ile gerçekleşmiştir. Nedense konu Türk basınında pek ilgi çekmedi. Halbuki konu sadece Pasifik ile ilgili değil, küresel etkileri olabilecek değerdedir. Konuyu ana hatlarıyla analiz etmekte büyük yarar görmekteyim.
bu-sizin-son-sansiniz 792 views

Bu Sizin Son Şansınız

22 Ekim 2015
792 views
6 mins read
1
Seçimlere yaklaşık bir hafta kaldı. Türkiye yine zor bir sınavdan geçecek. Halk adına ve halka bir sorum var: İleri demokrasi istiyor musunuz? Ahlakıyla, usulleriyle, işleyişiyle, her yönüyle mücehhez… Bilinen konularla başlayalım anlatmaya, önce neye gerek duyduk, söyleyelim, sonra bir son şans verelim bugünkü siyasilere ve dahi kendimize. Bakın şöyle… “7 Haziran” seçimleri ülkeye belli bir deneyim oldu. “1 Kasım” seçimi bu deneyime göre yapılacak ve sonuçları buna göre değerlendirilecek. Aslında iki aşamalı bir seçimin sonucunu görmüş olacağız.
merkelin-touchgo-ziyareti 858 views

Merkel’in Touch&Go Ziyareti

19 Ekim 2015
858 views
7 mins read
Angela Merkel’in günübirlik İstanbul ziyareti çok hızlı şekilde gerçekleşti. Merkel hem Cumhurbaşkanı hem de Başbakan ile görüştü. Basına ana hatları bakımından görüşme, “Küresel ve bölgesel konular,” diye duyuruldu. Ayrıntıdaki başlıklar; Suriye ve mülteciler, Schengen vizesi, AB fasılları ve diğer… Ben burada dile getirilmeyen veya üzerinde az durulan birkaç diplomasi, dış politika ve güvenlik hususunu açıklamak istiyorum. Ancak önce Batı basınını ziyaretle ilgili verdiklerine dikkat çekip daha sonra iç basında geçenler ve kendi çıkarımlarımı ifade edeceğim.
tarih-tansiyon-ve-turkiye 949 views

Tarih, Tansiyon ve Türkiye

16 Ekim 2015
949 views
6 mins read
Yaşanan gelişmeler bölgemizde önemli bir askeri yığınaklanma ve diplomatik temas trafiği yaratmıştır. Gerginlikler değişik alanlara yayılmakta ve tansiyon tırmanarak artmaktadır. Acaba bu durumu Türkiye ne denli değerlendiriyor? Oldum olası ara-hatların ve geçiş zamanlarının zayıflığından çekinmişimdir. Çünkü buralar ve bu anlar bazı zayıflıkları işaret eder. Kendime, “Dikkat et, şeytan zayıflıkları sever!” derim. Yaşanan gelişmelere bakıp, olup biteni fazla önemsiyor olabilirim ama, eğer olaylar düşündüğüm ölçüde gelişirse, yine tarihin bir tekrarı daha gerçekleştirme inatçılığına şahit olacağız. Bu tekrar nedir? Bu bir tarihsel “mağduriyet edebiyatının” ve “yakınmanın” tekrarı olabilir mi? Örneğin, “Her şeyin farkındaydık, sorumluluk sahipleri ellerinden geleni yaptılar, ama gücümüz yetmediğinden dolayı
davutoglunun-mirasi-ne-olacak 823 views

Davutoğlu’nun Mirası Ne Olacak?

15 Ekim 2015
823 views
7 mins read
Konuya sadece liderlik gözüyle ve fikirler bağlamında ele alalım. Bu gözle Davutoğlu misyonu tamamlandığında kurumsal bağlamda hatırlanabilecekleri inceleyelim. Bunun için daha çok erken, diyenler olabilir. Ama önemli olan bugünden bir değerlendirme yapmaktır, ülke yararına daha iyi sonuçlar çıkarılabilir. Dolayısıyla işimiz ülke yararıdır, kişilerin özelleri değil liderliklerinin analizidir.
turk-istihbaratina-elestiri 854 views

Türk İstihbaratına Eleştiri

12 Ekim 2015
854 views
2 mins read
Ankara’daki olaylar sonrasında Başbakan Davutoğlu’na “istihbarat zaafı” konusu çokça soruldu, eleştiriler yapıldı. Kabaca cevap: Güvenlik yapılanmamızda ve istihbaratta iyi durumdayız, ama etrafımızda çok sorun var. İstihbaratta ve tedbirlerde varsa ihmali olanlar arayıp bulacağız… Ben de buna istinaden düşünüyorum. Doğrudur; Emniyet, MİT ve kamu istihbaratını belli bir çatıda buluşturan bir müsteşarlık var. Gerekli donanımlara ve kapasiteye de sahiptir. Kişilerle, sistemlerle ve politik şekillerle ilgilenmeyelim. Konuyu başka yönde ele alalım. Eğer bugün Türkiye terör ve radikalizmi üreten bir ülke konumunda ise acaba bir eksiklik var mı diye düşünmeden hareket etmek yersiz bir davranış olur. Eksiklik var mı? Bunu anlamak için 11 Eylül’den
hdp-ile-nereye 747 views

HDP ile nereye?

1 Ekim 2015
747 views
2 mins read
Seçimlerin devre arasındayız. Mevcut iktidarın güç kazandığı pozisyonunu tek başına iktidar olmakla muhafaza etmek, anayasayı kendi istediği şekilde yazmak ve onaylatmak, Türkiye’yi daha uzun yıllar yönetmek arzusu ve planı alenen ortadadır.
kavramlarin-hazmi 1.6K views

Kültürde Değişim

13 Temmuz 2015
1.6K views
10 mins read
Dilin Önemi Eğer kavramlar akılda bir yer bulduktan ve buradan başka kavramlarla ilişki kurabildikten sonra dışa açılıp kullanılabiliyorsa anlam kazanırlar. Kavramlar zihinde işleme tabi tutulmalı, sözle veya yazıyla kullanılmalıdır. Konuşulan dil bu amaçla önemli bir işlev görür. Kullandıkça dil kavramları, kavramlar da dili beslerler. Bütünüyle birey için bu bir sürekli gelişme demektir. Farklı bir sonuç daha gerçekleşebilir; bu işin olumsuz gelişmesi ile ilgilidir. Dil sürekli aynı şeyleri kullanıyorsa, hatta eskileri tekrarlıyorsa ve artık soru olmaktan öte geçmiş konuları gereksiz yere açıklıyorsa körleşir. Bu durumda değişmeyen veya gelişmeyen bir kültüre dayalı kör kavramlar akılda kökleşir, yani bir sabitlik hali mevzubahistir. Toprağın
stratejik-belirlilik 1.1K views

Stratejik Belirlilik

11 Temmuz 2015
1.1K views
13 mins read
Anlaşma olacakmış gibi işletilen süreçler taraflarca, “hep bir orta yol vardır,” iyi niyet ifadesiyle beslenir. Ama varılan noktada ayrışma bile bir doğal sonuç olabilir ve ayrışma anlaşma masasında imzaya açılabilir. Bu sonuç post-modern dünyanın sosyolojik evrilmesi şeklinde açıklanacak bir konudur. Temel yaklaşımın ötesinde Türkiye özelindeki değişmez düşüncem ayrışmak değil birleşmektir. Küresel dünyada güç oluşturarak gelişmek en doğru yaklaşım olacaktır. Dolayısıyla önce az da olsa tarihsel bir tahlille hafızalarımıza başvuralım ve politik-askeri süreçleri ön planda tutarak bir inceleme yapalım. Daha sonra sosyolojik konuda bir tespit yapabiliriz. Birinci Uluslaşma Dönemi Uluslaşma dönemlerini ikiye ayırmaktayım. Kendi içindeki dinamiklere bakıldığında bu dönemler çok farklı

Yazı Arşivi

DÖNBAŞA