İnanç - Page 3

insanligin-stratejileri 5.6K views
29 Nisan 2014

İnsanlığın Stratejileri

Serüvene kara, deniz ve hava stratejileri ile başlayacağız. Bu konularda öne çıkan stratejistleri hatırlayacağız. Yeni egemenlik stratejisine geçiş aşamasındaki karmaşayı tartışacağız. 2030’ların stratejisini açıklayacağız. Stratejist Yaklaşımı Asıl kara stratejistleri Türkler idi. Neredeyse Pasifikten Atlantik’e kadar at sürdüler. Ancak belirgin bir kara stratejisi yazıp bırakmadılar,
onurlu-olmak 5.1K views
6 Mayıs 2014

Onurlu Olmak

Bu yazı FETÖ’cülerin mesihçi aklına karşı, hatta bu doğrultuda giderek mankurtlaşan (sözde)
gerceklik 4.4K views
26 Temmuz 2017

Gerçeklik

Bu yazı gerçeklik kavramını irdelemektedir. Gerçeklik üzerine titiz olmak gerekmektedir, ama ne
fizikciyle-hayy-konulu-sohbet 814 views

Fizikçiyle “Hayy” Konulu Sohbet

30 Ocak 2016
814 views
10 mins read
Bazı şeyleri birlikte okumanın bir yolu var mı? Tek desek, çift de var; bir desek, iki de var; kül desek, parça da var; içte desek, dışta da var; ilk desek, sonda da var; her şart, hal, boyut, ölçü için var; bilinen de var, bilinmeyende de, bilmesi mümkün olmayan da (gayb) var; sende var, bende de… İşte bu durumdan dolayı de ki; O’dur anlatmakta yetersiz kalınan. Arapçada “ğ-y-b” seslerinden “gayb” diye bir sözcük doğar. Bilinemez olandır, bilinmesi belli kesitte mümkün olmayan bilgidir, çok derin bir konudur, derinliklerdekidir, kuyu içinde saklı bilgi gibidir; ama aynı zamanda olup bitenin ta kendisidir. Fizikçi nasıl
turkiye-cumhuriyeti-acisindan-ileri-demokrasinin-gerekceleri 866 views

Türkiye Cumhuriyeti Açısından İleri Demokrasinin Gerekçeleri

11 Kasım 2015
866 views
51 mins read
Tarihin gösterdikleri ve yaşanmışlıklar elbette yok sayılamaz; dekorlar, insanlıkla ilgili olan konular, medeniyet ve kazanılmış değerler… Tarihten dersler çıkartılır ve bu dersler ileriye gitmenin çabası içinde kullanılmalıdır. İnsanlar dününü ve bugününü bir bütünlük içinde görüyor. Ama daha ilerilere aldığı derslerle bakıyor. Düşünceler “İleri demokrasinin gerekçeleri” için Türkiye özelinde dikkate alınması gereken; din istismarı; ülke, devlet, millet istismarı; politika, ileri demokrasi ve küresel değerler; bütünsellik hakkındaki düşüncelerimi aşağıya listeledim. Ele aldığım konulara göre bu düşüncelerimi uygun bir akışla yazı içinde doğrulamaya çalışacağım, dolayısıyla gerekçelerimi daha ayrıntılı bir şekilde açıklamış olacağım.
grilik 1.1K views

Grilik

27 Ağustos 2015
1.1K views
18 mins read
Irak Şam İslam Devleti (DAİŞ/ISIS/İŞİD) terör örgütü hakkında yayımlanmış çeşitli raporların, bildirgelerin ve görüşlerin bir irdelemesi yapılacaktır. Burada daha çok DAİŞ gibi örgütleri yaratan mantık üzerinde durulacaktır, rapor ve bildirgeleri hazırlayanların akıllarının arka planı üzerine yoğunlaşmaya gayret edilecektir. Amaç, aynaya bakıldığında ne görülüyor, bu gerçeği belirginleştirmektir. İslam’ın savunmaya ihtiyacı var mı? İslam’ı savunurken asıl yapılan kendimizi savunmak mı oluyor? DAİŞ’e veya bir başkasına bakarak mı İslam’ı savunma ihtiyacı duyacağız? İslam’ın kendiyle sorunu yok, sorunu olan belli dönemlerin içindekiler, ortamın ve şartların akışında sürüklenenler, sorunu olan bizleriz!.. Düşünüyorum ki, ortada bir bataklık var, sivrisinekler türeyebiliyor, tarihsel verilerin ışığında örneklemek mümkün, bazen
modern-dunyanin-muzmin-sorunu 1K views

Modern Dünyanın Müzmin Sorunu

14 Temmuz 2015
1K views
7 mins read
Modern insancı kimdir? Çağımızın bütün icaplarını eksiksiz yerine getirebilen, küresel yapıların tümüne nüfuz edebilen, donanımlı, kendine güvenli, gerekli teknolojiyi kolay kullanabilen ve kendi hayatta kalma iradesini kendi seçimleriyle belirleyip gerçekleştirebilen yetkinlikteki birey modern insancıdır. Ben buna “yetkin insan” demekteyim, başkaları “modern insan” diyebilir. Bu kavramı “İnsanlar ve İnsancılar”[1] isimli kitabımda ortaya koymuştum. Muttaki fikrini güncel yaşama yerleştirme aşamasındayken yetkin ile muttakinin farkını açıklamak amacıyla “Muttaki”[2] adlı kitabımda bazı açıklamalar ileri sürmüştüm. Bu tür anlatımların ne önemi olabilir, yani insancının ve muttakinin, diye sorabilirsiniz. Bir örnekle açıklamak isterim. Geç Orta Çağ’ın “Fransiskan-Nominalist Tanrı” inanışını duymuşsunuzdur. Biraz buna değinelim. Göreceğiz ki birbirine
soru-uzerine-din 1.7K views

Soru üzerine: Din

7 Temmuz 2015
1.7K views
19 mins read
Sorular Tam olarak dinden anlaşılması gerekenler nelerdir? Dinin zararı var mıdır, gereksiz bir şey midir? Sorunların sebepleri nelerdir? Tespitler Öncelikle bir tespit yapılmalıdır. Din sosyolojik basitlikte görülecek salt inanç konusu değildir. Dar düşünülürse elbette tartışmalı sonuçlar doğar. Yararı ve gereği hakkında çeşitli fikirler çıkar. Din insanlığın bilebileceği bütün olasılıkları kapsar. Din bu dünya yaşamının tüm ihtiyaçlarını karşılar. Din başka alemlerin ve varlıkların habercisidir. Din anlatımında zamanın, mekanın ve başka boyutların konu edilmesinden çok amacın ve hedefin öne çıkması gerekir. Din insanın sınavını vurgulayan bir anlatımı öncelikli görür. Din önü kapalı gelecek tartışmalarının konusu değildir. Bu yaşamdan sonrasına dair anlatımları da
pagandan-muttakilige 2.4K views

Pagandan Muttakiliğe

25 Haziran 2015
2.4K views
9 mins read
Latince pagus kırsal kesim, köylü ve cahil anlamına gelir. İngilizce peasant ve Fransızca paysan da buradan türetilmiştir. Romalı aristokrasi karşısındakini aşağılamak için “köylü” anlamına gelen “pagan” derdi. Bugün refah seviyesi yüksek kesimlerin bir kısmı, her ne kadar saygı duyuyor görünse bile inanan kesime bir köylüymüş gibi bakmaktadır. Onlara göre inanç sahipleri cahillerdir, insan olmanın gücüyle hareket edenler ise elitlerdir. Ben bunlara “insancı” diyorum.
din-ve-ibadet-istismari 1.2K views

Din ve İbadet İstismarı

20 Haziran 2015
1.2K views
6 mins read
Yaratan’ın zatı bir muhabbet konusu değildir. O’nun zatı ve sıfatları dahil, emirleri, kainatın düzeni ve kanunları üzerine bilimsel çalışmalar yapılabilir, bu tür yararlı işler inceleme ve araştırma konusu olabilir; hatta astronomi, fizik, jeoloji, kimya, matematik vb dallarda konu irdelenebilir. Ama sanki (haşa) O’nun yanındaymış gibi garip anlatımlarla bir tür kişisel ayrıcalık elde etme işine tevessül edilemez. Hatta Peygamberimiz için de bu kaide geçerlidir. İbadet ederken dahi sürçü lisan eylemek kabul edilir bir hal değildir. Örneğin bir program yaparken, “O onu dedi, bu da böyle yaptı…” türünden açıklamalar hiç değildir. Alemlerin (bu belki sayısız evren demek, belki bu evrende başka başka
muttakilik-yolu 1.7K views

Muttakilik Yolu

13 Haziran 2015
1.7K views
20 mins read
Okullarda öğrendiklerimiz bilmemiz gerekenler değil mi? Çok basit ve geçerli olanlar anlamamız gerekenler değil de nedir? Günlük yaşamın başarısını inkar edebilir miyiz? Yaşamla gerçek arasında büyük bir kopukluk mu var? Kültürümüzde neden farklı bir anlatım ve dil var? Farklılık neden bir istismar konusu olabiliyor? Size farklı düşünceleri bütünleştirecek bir anlatımla çok kapsamlı ve derin bir konuyu aktaracağım. Okuduktan sonra, kimliği, kisvesi veya sundukları ne olursa olsun, “Beni farklı bir algıya sürükleyenlerden kurtulmalıyım,” deyin doğrusu budur.
kas-yaparken-goz-cikarmayalim 1.1K views

Kaş Yaparken Göz Çıkarmayalım

3 Mayıs 2015
1.1K views
13 mins read
Ülkemizde sosyoloji ve politika neleri söylüyor, olması gereken ne? Din siyasetin bir aracı mıdır, öyle olmasını mı tercih ediyoruz? Siyasetin hızlandığı bir seçim atmosferindeyiz. Siyaset konuşuyoruz. Ayrıca bölgemizde din önemli bir tartışma konusudur. Entelektüeller her cephede düşünce üretmekteler. Gündemde sürekli ileri-geri, din-iman, sağ-sol, köy-kent vs bildiğimiz ikilikler var. Hatta bu ikiliklerden dolayı ortam sürekli geriliyor. Bu başlığı atamın sebebi, belli kavramları ele alan sosyologlara bazı hatırlatmalarda bulunmak istememdendir. Tartışılan konular var, tartışmalar bir kısmıyla yararlı oluyor. Ama tartışmalar içinde kullanılan kavramlardaki nüansı irdelemezsek esasa ilişkin önemli hatalar yapmış oluruz, diye düşünüyorum. Açıklamalarım sosyologların gündeme getirdiği konulara ilişkin olacaktır. Örnek olarak
uzun-savas 2.3K views

Uzun Savaş

15 Ocak 2015
2.3K views
18 mins read
Daha yakın zamanda Nijerya’da Boko Haram iki bin kişiyi katletti. Aynı tarihlerde Fransa’da bir “terör” hadisesi meydana geldi. Çeşitli çevreler konuyu derinlemesine tartışıyorlar. Nedenler ve sonuçlar masaya yatırılıyor. İki olayın birbirine yakın tarihlerde olması ibret alınacak başka sonuçları da gündeme getirdi. Akla şu soru geldi: Bu nasıl bir savaş?

Yazı Arşivi

DÖNBAŞA