Nefis - Page 4

onurlu-olmak 5.1K views
6 Mayıs 2014

Onurlu Olmak

Bu yazı FETÖ’cülerin mesihçi aklına karşı, hatta bu doğrultuda giderek mankurtlaşan (sözde) askerlerin haline ve yapmak istediklerine tepki olarak yazıldı. FETÖ veya başka türlü konuyu din temelinde tutarak kendine bir vazife çıkarıp terörist olanları düşünerek okuyalım lütfen. Olanlar ve iddialar şaka değil, tam bir
merkezcilik 4.7K views
1 Ekim 2013

Merkezcilik

İnsanlık için yönlerin önemi sürekli bir anlam taşımaktadır. Ayrıca dünyanın yuvarlak olması
suretin-catismasi 1.2K views

Suretin Çatışması

28 Ekim 2013
1.2K views
9 mins read
Resim ve felsefenin iç içe duruşunda suretin insanlık için nasıl bir çatışma yarattığına bakacağız. Özgün bir çizgi ile Batı kültürünün eleştirisini yapacağım. Başta söylemeliyim: Haddimi bilirim. Foucault veya Magritte de kim oluyor diyecek biri değilim. Ancak tartışmayı aksettirebilmek için düşüncelerimi anlatacak bu yolu seçtim. Rahmetli dedemin Padişah Vahdettin’in askeri olduğu zamanda çekilmiş saray fotoğrafları var. Rahmetli ninem ise bu fotoğrafları evinin duvarlarına asmazdı. Evlerinde ve gönüllerinde surete değer verilmezdi! Resme ciddiyetle lise dönemlerinde başlamıştım. Aklımın arka planında aileden gelen bu “suret” eleştirisi bir bulut gibiydi. En azından suret olmasın diye “ipsiz sapsız” diyebileceğim ama aslında ip kullandığım tablolar yapıyordum. Size
hukuk-mu-politika-mi-tugyan-mi-muttaki-mi 1.4K views

Hukuk mu, politika mı; tuğyan mı, muttaki mi?

19 Ekim 2013
1.4K views
7 mins read
İnsanlık tarihinde en çok bilinen hak, adalet, hukuk ve politika kavramları; Habil ve Kabil olarak bilinen şahsiyetler; tuğyan ve muttaki olarak öne çıkarmaya gayret ettiğim nitelemeleri birlikte değerlendireceğiz. Bu yalnızca belirgin somutluklardan hareketle atılmış bir düşünce turu mahiyetindedir. İlahi adalet çok başka bir şey Temelde “ilahi adalet” ile “insan elinden çıkan adaleti” ayırmak, aynı zamanda “adalet” kavramının insanlık tarafından olası istismarını engellemek için gerekli bir önlemdir. İlahi adaletin ve mülkün sınırları, ölçüsü ve kanunları malumdur. Bu anlayıştaki düşünce sistemleri insana adaletin ideal formunu da yansıtır.  Vaktiyle bazı hükümdarlar ve krallar kendilerini ilahi misyonun odağında görmeleri ve adaleti tesis etmekten sorumlu
antropik-dusuncenin-caresizligi 937 views

Antropik Düşüncenin Çaresizliği

12 Ekim 2013
937 views
8 mins read
Antropik kısaca “insan merkezli” demektir. Çoğu yerde ve şekilde insan merkezli konuları yazdığımı ifade etmek isterim. Buradaki açıklamalar ise hem sözcüklerin hem de benim çaresizliğimin bir itirafıdır. Diğer yandan insanın doğasının çok basit şekilde tarifidir. Bu yıl Nobel Fizik ödülü çok haklı bir seçim sonucuyla Higgs Bozonu ile ilgili çalışmalarda bulunan iki bilim insanına verildi. Bu çalışmalarla insanlık Standart Model’in eksiksiz açıklanabilmesini gerçekleştirdi. Diğer yandan fizikçiler Sicim Kuramı bağlamında çalışmalarını sürdürüyor. Çabalar bir rezonansın bilincini çözmeye dönük ilerlemektedir. Bir şeyin içerisinde en küçük madde bile olsa onun hareketinin nedenini bilmek çok daha önemli görülmektedir. Temel soru neden’dir. Aslında ben her
olanlar-uzerine-bir-beyin-firtinasi 933 views

“Olanlar” üzerine bir beyin fırtınası

10 Ekim 2013
933 views
10 mins read
Sizlere sırasıyla; esas olanı, yanlış olanı, ardından doğru olanı, kişisel olanı, akıllı olanı, başa gelecek olanı, özde olanı, muttaki olanı ve sonuçta gerekli olanı takdim edeceğim. Böylelikle bir beyin fırtınası yapma sürecimiz gerçekleşmiş olacak. Kişiye, topluma ve politikaya ayrı ayrı odaklanalım. Çağdaş, pratik ve mantık süzgeciyle düşünelim. Sadece kendimizin girebileceği bir kapının arkasına değil, öncelikli olan sorumluluğumuza dair bir tespit yapacağız. Hatta bir ders çıkaracağız. Esas olan Öncelikle anlatılmak istenen şudur: Şimdi’nin değerini hakkı bilerek vermek ve alanımızda sorumlu davranmaktır. Ancak önemli bir konu daha var. Örneğin 2050’lere gelindiğinde torunlarımızın daha adil ve sorumlu bir tavırla insanlığa ve dünyasına yararlı
kuresel-degisim-ve-saf-insanin-sorumlulugu 1.3K views

Küresel Değişim ve Saf İnsanın Sorumluluğu

7 Ekim 2013
1.3K views
12 mins read
İnsanlık çaresizliğine bir isim mi arıyor? Olup bitene bakıldığında etrafımızı saran “kendi çalıp kendi söyleyen” türden baskın bir kültür mü var? Hatta bu olup biteni tüm insanlığa mı maledeceğiz? Suçlu ve masum kim? Zaten her şey değişim içinde de; bir de insanlık adına bir kesim inisiyatif alıp şartları belirliyor ve böylelikle düzen kendini değiştiriyor. İnsan çevresini bu değişime uydurmaya çalışıyor. Peki, kim ne tarafta? Yaşadığımız dünyada bildiği yolda gidenler de kendini yeni olarak tarif edenler de var. Bütün bunlara karşı, yolunu sürekli merkezde, yani doğruda tutan ve saf kalmayı başaranlar varsa, bu kesimin önlerindeki ev ödevleri neler? Anthropocene Dönem –
ustun-insan-halife-ve-muttaki 1.2K views

Üstün İnsan, Halife ve Muttaki

6 Ekim 2013
1.2K views
4 mins read
Amaç insanı tarif etmek değil, onun önemini ve yerini işaret etmektir. Burada çok önemsediğim ve çözümleyebildiğim açılardan; “halife,” “üstün insan” ve “muttakilik” temel kavramlarının arasındaki farkı açıklamak isterim. Böylelikle insanı tarifle ilgili söz sahibi olanların göz önünde bulundurabileceği bir başka açı daya ortaya konmuş olacaktır. Bazı kavramların insanlıktan önce de var olduğunu ve insanın çok üstünde bir kapsamda geçerli olduğunu çeşitli vesilelerle ifade etmiştim. Bazı kavramlar ise kendi tarihi içerisinde insanın tarifine karşılık gelmektedir. En başta şunu ifade edeyim: Ne bir şeyi olduğundan fazla ne de değerinden aşağı görmenin bir anlamının olmadığı apaçık gerçektir. Bu makaleyi yazarken açıklamaları halife, muttaki
kavramsal-icgudu 914 views

Kavramsal İçgüdü

2 Ekim 2013
914 views
13 mins read
İnsan kavramlarla yaşayan bir canlılardır. Bilgi ve kendini ifade yeteneği ile birçok donanıma sahip olma gücü sayesinde insanın dışa vurumu kavramsal kökeniyle açıklanabilir. Ben buna “insanın kavramsal içgüdüsü” diyorum. Bilgi insana verilmiş bir güçtür. Edinimlerini de verili olanların üzerine inşa eder. İnsan bilmek ve bilgiyi yönetmekle olan kabiliyetiyle kendini ispat etmektedir. İspat etmeyi, bir şeye karşı olmaya değil, aslında bir şeye bağlı olmaya dönük okumak gerekir. Düşünceme göre iki tür kavram vardır. Birincisi benim “ilahi uyuma dayalı” dediğim, insanlık var olmadan önce de kâinatın sahip olduğu kültüre ilişkin kavramları kapsar. İkincisi ise “iradeli üstün insanın” atanması ile başlayan süreçte ortaya
muttaki 2.6K views

Muttaki

1 Ekim 2013
2.6K views
25 mins read
Siteye adını veren bu kavram aynı zamanda “Muttaki” isimli kitabımın da konusu idi. Günlük yaşamda bu kavramı kullanmanın yaygın hale gelmesi çabası içindeyim. Muttaki Arapça bir sözcüktür. Kur’an’da tanımı yapılmış ve insana atfedilen yüksek bir değere karşılık gelmektedir. Muttaki “takva sahibi olan” demektir. Sözlük anlamı olarak takva, kuvvetli bir iradenin himayesine girerek korunan, sakınan ve kendini muhafaza altına alan insana denir. İslâm felsefesine göre muttaki; iman edip emir ve yasaklara uyan, Allah’a karşı gelmekten sakınan, dünya veya ahirette insana zarar verecek söz, fiil ve davranışlardan sakınan anlamındadır.  Bu tanımı biraz daha pratik hale getirecek olursak, muttakinin bir kimlik ifadesi olduğunu söylememiz gerekir.
ahlak 1.4K views

Ahlak

1 Ekim 2013
1.4K views
4 mins read
Muttaki için ahlaklı olmak en temel göstergedir. Muttaki ancak davranışlarındaki ahlaklılıkla güzel örnek olur. Ahlak, kişilerin uymak zorunda oldukları davranış biçimleri ve kurallarıdır.  Ahlak, vicdanın tavsiyesine veya sesine uyarak, insanın gerçekleştirmek üzere olduğu veya ortaya koyduğu somut bir davranışın niteliğini kabul ve tasdik ettiği bir akıl yürütmedir. İnsan yaptığı ve söylediği her şeyde doğru bildiği şeyin izini sürer. Ahlak, vicdanın işaret ettiği iyileri, doğruları ve güzelleri derleyip toplar; bir bütün halinde insanın ortaya koyduğu iradeli davranışlara işler. Ahlak, inanç dünyası açısından başat bir konudur. Hatta insan için dünyada verilen sınavın esası bir açıdan “ahlaklı olmak” üzerine kurulmuştur. İnsan nefsini iyi
vicdani-egitim 1.7K views

Vicdani Eğitim

1 Ekim 2013
1.7K views
21 mins read
Muttakinin vicdanını eğitmiş olması diğer bütün dışavurumlarında temel konudur. Eğitimin her türlüsünden bahsetmekteyiz. Ama vicdana dönük bir eğitimi de göz önünde tutarsak nelerden bahsetmeliyiz? Birey ve toplumun eğitiminin önemine değinmeye gerek yoktur diye düşünüyorum. Amaç olarak “yaşadığı evrenin içinde uyumlu, kişilik sahibi, vicdanlı insanlar yetiştirmenin ağırlığının bilincinde olmak bile yeterlidir” kanaatindeyim. Hiç olmazsa başlangıçta doğru bir nokta ifade edilmiş olur. Zaten, evinde küs gibi yaşayan modern ailenin bireyleri içinde “çocuk da bir şekilde yetişiyor işte…” deyip çaresizlik ifade etmek insanın iddiasına ters değil mi? Anne işten geldi yorgun, baba çok sinirli, oğlanın sınavları var ama kafasını bilgisayardan kaldırmıyor. Bebek ise

Yazı Arşivi

DÖNBAŞA