22 Ekim 2021/

Kırılma-16
Akar-Austin görüşmesi
NATO Yapay Zeka Programını başlattı
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın Türkiye’nin geri listeye alınmasına tepkisi
NATO Parlamenterler Asamblesi Türk Grubu Washington’da
Putin Taliban’ı terör listesinden çıkarabileceklerini söyledi
ABD’li Temsilciler Meclisi Üyelerinin Türkiye’ye F-16 verilmesin mektubu
Putin, Bennett ile Soçi’de görüştü
ABD yargısının Halkbank davası kararı
İran’ın Suriye’deki harcamaları üzerine
NATO Toplantısı için Brüksel’de bulunan Savunma Bakanları Hulusi Akar ve Lloyd James Austin görüşmesinde, G20 Liderler Zirvesi öncesinde olumlu gündem oluşturulması için ayrıntılı görüşme yapılmasının gerekliliği ele alındı.
Benzer görüşmeler Akar tarafından diğer Savunma Bakanları ile de yapıldı. Örneğin İngiltere, Yunanistan Savunma Bakanları ile ikili görüşüldü.
NATO savunma bakanları toplantısının son gününde ittifakın ilk yapay zeka stratejisini geliştirme konusunda anlaştığı açıklaması geldi. Genel Sekreter, NATO İnovasyon Fonu kapsamında NATO ülkelerindeki mucitlere 1 milyar Euro yatırım yapılmasını beklediğini belirtti. Stoltenberg ayrıca “NATO İnovasyon Fonu, daha büyük bir resmin bir parçasıdır. Beraberinde NATO, Kuzey Atlantik için ‘DIANA’ dediğimiz bir Savunma İnovasyon Hızlandırıcısı inşa ediyor. DIANA’nın bir parçası olarak Müttefikler, güvenliğimiz için sivil yeniliklerden daha iyi yararlanmak amacıyla İttifak genelinde bir teknoloji test merkezleri ve hızlandırıcı siteler ağı sağlamaya kararlıdır,” dedi. Genel Sekreter ayrıca bakanlar toplantısında önemli bir karar alındığını belirterek müttefik ülkelerin ilk defa ‘yapay zeka stratejileri’ üzerinde anlaştığını ifade etti. Avrupa Birliği (AB), Finlandiya ve İsveç ile görüşmeler yapıldığını açıklayan Stoltenberg “NATO-AB işbirliği şimdiden görülmemiş seviyelere ulaştı. Siber uzayda, gerçek zamanlı olarak tehditler ve güvenlik açıkları hakkında bilgi alışverişi yapıyoruz. Ege Denizi’nde deniz misyonumuz, Türkiye ile yaptıkları anlaşmayı uygulamak için AB ile birlikte çalışıyor,” ifadelerini kullandı.
Bir önceki gün Türkiye FATF tarafından gri listeye alınmıştı. Hazine ve Maliye Bakanlığı, FATF’nin Türkiye’yi ‘gri listeye’ almasına tepki gösterdi. İlgili bakanlık tarafından cevap, “Yapılan uyumluluk çalışmalarına rağmen ülkemizin gri listeye alınması hak edilmeyen bir sonuç ortaya çıkarmıştır,” şeklinde verildi. Devamında, “Ülkemizin hak etmediği bu listeden en kısa sürede çıkması sağlanacaktır,” dendi.
Benim düşüncem Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın Türkiye’nin kurumsal olarak konuya ilişkin neler yaptığını açıklaması FATF için yeterli bir cevap olmayacak niteliktedir. Onlar daha ziyade İdlib bölgesindeki ticaretin nasıl işlediğine bakıyorlar, cevapta bu gibi saha bilgilerine ilişkin savunma yok.
TBMM NATO Parlamenter Asamblesi Türk Grubu üyeleri (AK Parti, CHP, MHP, İYİ Parti) Washington DC’de Amerikalı mevkidaşlarıyla görüşmeler yapmaktalar. Türk-Amerikan ilişkilerinin derin bir kırılma yaşadığı ve özellikle Kongre kanadında Türkiye aleyhine tutumların arttığı bir dönemdeyiz. Bu tür temaslar yararlı görülebilir ancak yetersizdir. Daha etkili ve sık gerçekleştirilmelidir.
Bir Rus medya organına göre, Putin, ülkesinin Taliban’ın terör listesinden çıkarılmasını destekleyeceğini söyledi.
ABD’de 3 Temsilciler Meclisi Üyesi tarafından, Dışişleri Bakanı Blinken’a yolladığı Türkiye’ye F-16 verilmemesini talep eden mektup çerçevesinde şimdi de benzer bir şekilde meslektaşlarına mektup gönderildi. Mektupta, CAATSA hatırlatması, Kongre’nin gerekli ek adımları atacağı hatırlatması ve F16’nın verilmesinin risk olacağı konularını kapsamaktadır. Mektubun Türkçesini aşağıda veriyorum:
“Sizi, Türkiye’den ABD’den mevcut savaş uçakları için 40 F-16 savaş uçağı ve düzinelerce modernizasyon kiti satın almak için bildirilen Talep Mektubuna (LOR) karşı Dışişleri Bakanı Antony Blinken’e gönderdiğimiz iki taraflı mektubumuza katılmaya davet ediyoruz.
2017’de Kongre, Yaptırımlar Yoluyla Amerikan Düşmanlarına Karşı Mücadele Yasasını (CAATSA) kabul etti ve Başkan yasalaştırdı. CAATSA ilerlerken ve Kongre’nin niyeti çok açık olmasına rağmen, Türkiye S-400 karadan havaya füze savunma sistemini Rusya’dan satın alacağını duyurdu. Türkiye’nin CAATSA’yı ihlal etmesini engelleyecek bir çözüm bulunması için yaklaşık üç yıldır süren girişimlere rağmen Türkiye, Rus S-400’lerini satın alıp devreye sokmaya devam etti ve CAATSA yaptırımları uygulandı.
17 Ekim’de Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan gazetecilere verdiği demeçte, ABD’nin ‘bir grup F-16 savaş uçağının satışını teklif ettiğini’ söyledi. Kongre’nin Türkiye’nin F-35 programından çıkarılmasında ısrar etmesinin nedenlerinden biri, S-400’lerin ve F-35’lerin bir arada kullanılmasıyla ilişkili önemli riskler yüzündendi. Uzmanlar, Ankara’nın Rus S-400’lerine sahip olmaya devam etmesi durumunda, Türkiye’ye modernizasyon kitlerinin sağlanmasının benzer ortak yerleşim riskleri oluşturduğuna dikkat çekti.
ABD, Erdoğan hükümetinin ABD yasalarını ve NATO ittifakının standartlarını ihlal ettiği için hesap vermekten kaçmasına izin veremez. Mektuba katılmak isterseniz, lütfen bu formu doldurun. Herhangi bir sorunuz varsa, lütfen Jake Friedman ile Jake.Friedman@mail.house.gov adresinden Pappas Temsilcisi ile iletişime geçin.
İçtenlikle, Kongre Üyeleri; Chris Pappas, Gus M. Bilirakis, Carolyn B. Maloney“
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, İsrail Başbakanı Naftali Bennett ile ilk kez bir araya geldi. Soçi’deki görüşme öncesi konuşan Putin, iki ülke arasında belli ölçüde, hatta benzersiz bir ilişki geliştiğini ifade etti.
Geçtiğimiz günlerde Osman Kavala konusu gündeme geldi. Bugün de Halkbank davası sorunu kendini gösterdi. Bu bekleniyor muydu? Evet. Peki bizim açımızdan olan ne? Kırılma! Kırılmayı yazma nedenimizi destekleyen konu Halkbank değil, olayların peşi sıra gelişmesidir. Bu periyoda sığdırılan konular bir bütün halinde okuduğumuzda bir sonuç çıkarmış oluruz ki Kırılma karşılığını bulmuş olur.
Bugün, devlet bankası Halkbank, İran’ın Amerikan yaptırımlarından kaçmasına yardımcı olduğu suçlamaları nedeniyle yargılanabileceğine karar verdi. ABD 2. Temyiz Mahkemesi, Yabancı Egemen Dokunulmazlıklar Yasası bu bankayı korusa bile, Halkbank’a yönelik suçlamanın ticari faaliyet istisnası kapsamına girdiğini gerekçesiyle bu kararı aldı. ABD savcıları, Halkbank’ı petrol gelirlerini önce altına, ardından İran’ın çıkarları için nakite çevirmekle ve petrol gelirlerinin transferini haklı çıkarmak için sahte gıda sevkiyatlarını belgelemekle suçlamıştı.
Şimdi şöyle düşünün, Roma’da veya Glasgow’da Biden ve Erdoğan görüşmesi olursa, F-16 mı konuşulur, Halkbank mı?
Bir rapora göre, İran’ın Suriye’deki fiili askeri ve ekonomik harcamalarının tahmini bu tarihe kadar 30 milyar dolar ile 105 milyar dolar arasında değişiyor, deniyor. Bana göre bu tür bilgiler aldatıcıdır. Zira İran’ın sistemi şudur, gider bir ülkeye orada ihaleleri alır, ticari faaliyetlere katılır ve bununla kendine bir bütçe oluşturur. Bu sistemi öldürülen IRGC Kudüs Gücü eski Komutanı Kasım Süleymani kurdu. Bu yapı en fazla Suriye’de ve Irak’ta uygulanmaktadır. Suriye’de doğudan batıya alınan yol ve Lazkiye bölgesinde liman işletmesi işlerini İran aldı, bu bilineni. Hesapta olmayan ise ticaretten komisyon almasıdır.
NOT: Fikri mülkiyet hakları gereği bu bilgileri referans vererek kullanabilirsiniz.
Gürsel Tokmakoğlu